Almanya'daki ırkçı saldırıda oğlu Gökhan Gültekin'i kaybeden baba Behçet Gültekin, Frankfurt Başkonsolosu Burak Karartı ile Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) heyetinin ziyareti sonrası gazetecilere açıklamalarda bulundu.

52 yıldır Almanya'da yaşayan Behçet Gültekin "İki tane oğlum vardı, ikisi de burada doğup büyümedir. Saldırı kurbanı 37 yaşındaki küçük oğlumdu ve daha bekardı, benimle beraber duruyordu. Saat 22:00 civarı iş yerinden geçerken ona selam verdim. Birkaç arkadaşıyla oturuyorlardı, iki dakika sonra öldürdüler, ayrılmamız iki dakika sürdü. Ben inanmadım" şeklinde konuştu.

Kanser hastası olduğunu aktaran baba Gültekin, "Her hafta iki sefer Frankfurt Universitesi kliniğine gidip kemoterapi görüyorum. O beni götürüp getiriyordu, o bana tercümanlık yapıyordu. Eğer yaramaz bir çocuk olsaydı bunca zaman benimle yaşayamazdı. Çok yardımsever ve çok dindardır. Onun için nişan parası yapmak istiyorduk, nişan yapacaktık nasip olmadı” ifadelerini kullandı.

"Birlikte sesimizi gür çıkaracağız"

Frankfurt Başkonsolosu Karartı ise Gültekin ailesine başsağlığı dileyerek Almanya'daki Türk toplumunun geçmişinde bu tür acılar olduğuna işaret etti.

"Özellikle 90'lı yıllarda bu tür acıları yaşadık. 2000'li yılların başında NSU denilen terör örgütünün hedefi haline gelen vatandaşlarımız oldu” diyen Karartı, “Terörün milliyeti, cinsiyeti, etnik kökeni yok. Ama maalesef bu aşırı sağcı, ırkçı ve yabancı düşmanı terörün hedefinde genelde yabancı kökenli toplumlar oluyor. Almanya'daki en geniş yabancı kökenli toplum olarak da milletimiz bu hastalıklı zihniyetin, bu zehirli ideolojiye inanmış sapkınların maalesef hedefi haline geliyor” değerlendirmesinde bulundu.

“Alman siyasetçiler yabancı ve Müslümanları ötekileştiren demeçlerinden vazgeçmeli”

Bağımsız İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu ile İslam Toplumu Milli Görüş (IGMG) Genel Sekreteri Bekir Altaş, Almanya'nın Hanau kentinde ırkçı terör saldırısında yaralananlar ile olayda yaşamını yitirenlerin ailelerini ziyaret etti.

Ziyaretlerin ardından saldırıların gerçekleştiği noktalarda incelemede bulunan Yeneroğlu, yaptığı açıklamada, Alman siyasetçilerin yabancı kökenlileri ve Müslümanları ötekileştiren demeç ve tutumlardan uzaklaşması gerektiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:

Özellikle Hessen eyaletinde bu olaylar geliyorum diye bağırıyordu. Son yıllarda 'İslam ve Müslümanlar buraya ait değil' denilip Türklerle ilgili olumsuz yaklaşımlar doğal olarak insanları bir noktaya getiriyor.

Alman toplumu içerisinde zaten ırkçıların arayıp bulamadıkları bir zemin bu. Merkez sağ partiler kitle partileri buradaki göçmenlerle ilgili olumsuz, ötekileştirici ve düşmanlaştırıcı söylemler kullandıkları taktirde, birileri bunun devamını getirip 'gitmiyorlarsa kovalım, imha edelim, öldürelim' şeklinde yaklaşımlara girebiliyorlar.

"Camilerde kurumsal olarak kendi önlemlerimizi alıyoruz"

IGMG Genel Sekreteri Altaş de "Öncelikle gerçekten çok acı bir terör olayıyla karşı karşıyayız. İlk olay değil ve son da olmayacak diye toplumumuz endişe içinde" dedi.

Altaş, "Şu andan itibaren biz camilerimizde kurumsal olarak kendi önlemlerimizi alıyoruz. Gerekli olan koruma çalışmaları yapılıyor. Bunun ötesinde polis teşkilatı, emniyet müdürlükleri ve istihbarat birimlerinin de gerekli önlemleri alması hususunda bir beklentimizi açıkça ifade ediyoruz" ifadelerini kullandı.

Independent Türkçe, Ajanslar