Hava sıcaklıkları ve iklim değişiklikleri sağlığı nasıl etkiliyor? Uzmanlar yanıtladı

İstinye Üniversite Hastanesi Liv Hospital İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Selim Kum ile Sağlık Bilimleri Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Göğüs Hastalıkları Uzmanı Yakup Arslan, hava değişiminin sağlığa etkilerini Independent Türkçe’ye değerlendirdi

Fotoğraf: Pixabay

Hava sıcaklıkları ve hastalık ilişkisini değerlendiren uzmanlar, özellikle ani değişimlerin sağlık üzerindeki olumsuz etkilerine dikkati çekti.

İstinye Üniversite Hastanesi Liv Hospital Bahçeşehir İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Selim Kum, hava sıcaklıkların yükselip düşmesinin hastalık oluşumunu tetiklediğini söyledi.

"Ani hava değişimleri risktir, hastalıkları tetikler"

"Ani ısı değişimleri sağlığımızı etkiler"  Kum, şunları kaydetti: 

Özelikle nemli ve sıcak havalar sağlığımız için en sıkıntılı ve zararlı havalardır. Soğuk havalarda ise özelikle kar yağması ile beraber hava kirliliğinin de bir temizlenme olur yani kar yağışı hava kirliliğini yere indirir ve kış aylarında bizde hastalık yapan mikroorganizmalar soğuk havada canlılığını sürdüremez.  Ama farklı pek çok hastalık var; örneğin kalp hastalarında çok soğuk hava da iyi değil, aşırı sıcaklar da iyi değil. Yani soğuk havanın etkilediği farklı hastalık grupları olabilir. Hava değişimi ve özelikle iklimlerdeki değişiklikler, insan yapısının ve organizmasının savunmasını ve dengesini etkileyen faktörlerdendir. Sadece giyinmek değil artı mikroorganizmaların hayatta kalma süreci değişiyor ve bizimde organizmamızın bu ani hava değişikliklerine karşı uyumu karşı savunma mekanizmalarında sorun oluşuyor yani romatizma hastalıkları soğuk havada daha çok şiddetlenebiliyor, sıcak havalarda ise etkisi azalabiliyor yani bu hastalığın cinsine göre de değişiyor. Mikrobik hastalıklarından bahsediyorsak eğer enfeksiyon hastalıkları açısından ani hava değişimleri her zaman risktir, hastalıkları tetikler.

 

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Selim Kum. Liv Hospital.png
Selim Kum / Fotoğraf: Liv Hospital

 

Kar yağışı ve hastalık ilişkisi

Selim Kum, uzun süre kar yağmamasının da bazı hastalıklarda etkili olabileceğine değindi: 

Kış aylarında rahatsızlık veren mikroplar, kar yağışıyla beraber eksi (sıfırın altında) değerlerde yaşamını sürdüremeyebilir ve böylece hastalık yapma riskleri azalır. Ayrıca kar yağarken ortamdaki, havada asılı olan kirli havayı ve istemediğimiz gazları yer seviyesine indirdiği için havanın oksijen oranını artırır ve bu da sağlık için iyidir. Dolaysıyla oksijen potansiyeli arttıkça bizim bağışıklık sistemimiz daha çok güçlü hale gelir.

 

yağmur hava şemsiye. Pixabay.jpg
Fotoğraf: Pixabay

 

“Kar yağışı geciktikçe grip de değişti”

Hava durumu ve hastalık ilişkisini değerlendiren Kum, kar yağışının gecikmesinin grip vakalarını da etkilediğini söyledi:

Nemli ve sıcak havalar sağlık için en zararlı havalardan biridir, solunum yolu hastalıkları için istemediğimiz durumlar ortaya çıkabilir. Alerjenler çok vardır, astım hastaları, tansiyon hastaları sıcak ve nemli havalarda daha çok zarar görürler yani ortalama bir iklim şartı bulması gerekir. Kar yağışı geciktikçe grip de değişti. Eskiden bizim ekim ayında gördüğümüz gripler artık aralık, ocak ayına kadar sarktı, iklimin değişikliğinden dolayı hastalığın olma süresi de değişiyor. Her zaman beklediğimiz sürelerde olmuyor. Eskiden biz, ‘Grip aşısını biz ekim ayında olun’ derdik. Eğer hasta grip olmamışsa ‘Kasım ayında da olun’ diyoruz. ‘Hatta aralık ayında da olun’ diyebiliyoruz. Mevsim değişikliği ile birlikte hastalıkların görülme süresi de ileriye doğru olmaya başladı.

 

Epidemic salgın grip virüs Pixabay.jpg
Fotoğraf: Pixabay

 

“Tokalaşmaktan ve öpüşmekten kaçının”

İç Hastalıkları Uzmanı Selim Kum, bu hastalıkları önleyebilmek için kalabalık ortamlardan, tokalaşmaktan ve öpüşmekten kaçınmak gerektiğini de sözlerine ekledi:

Bulunduğumuz havayı havalandırmak, toplu alanlarda daha az bulunmak, tokalaşmaktan ve öpüşmekten kaçınmak gerekiyor. Bunun haricinde fiziksel aktiviteye ve seçtiğimiz gıdaya dikkat etmemiz gerekir. Bunun yanında ek olarak bazı vitamin ve minareleri daha çok tüketmemizde fayda var. Kış aylarında özellikle selenyum ve E - C vitamini alımını artırmakta fayda var. Bunun haricinde de gerekli olan yerlerde ve şüpheli olan yerlerde maskeyle dolaşmak gerekebilir.

 

Grip hasta kadın. Pixabay.jpg
Fotoğraf: Pixabay

 

Arslan: Hava, toprak, su, gıda kalitesi ve güvenliği tehlikeye girmektedir

Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Öğretim Üyesi ve Göğüs Hastalıkları Uzmanı Yakup Arslan ise iklim değişikliğinin sağlık üzerindeki etkilerini şu sözlerle değerlendirdi: 

İklim değişikliği, sağlık üzerine doğrudan ya da dolaylı olarak etki edebilmektedir. Doğrudan etkileri, kasırgalar, seller, hortum, kar ve rüzgâr fırtınaları ve kuraklık gibi aşırı hava olaylarının şiddeti ile orantılı olarak hastalık ve ölümler direkt olarak meydana gelmektedir. Dolaylı etkileri ise biraz daha karmaşıktır. İklim değişikliğinin çevresel sonuçları, sıcaklık artışı, bazı yerlerde aşırı yağış, bazı yerlerde kuraklık, aşırı hava olayları ve artan deniz seviyelerini içermektedir (Haines ve ark., 2006). Bu nedenle, hava, toprak, su, gıda kalitesi ve güvenliği tehlikeye girmektedir. İklim değişikliği sonucu hava, su, vektör (hastalık taşıyan canlılar), yiyecek ve hayvan yoluyla bulaşan hastalıkların ve görülme alanlarının dağılımları ve tekrar etme durumları azalıp, artabilmektedir.

 

Yakup Arslan Sağlık Bilimleri Üniversitesi. researchgate.net_.jpg
Yakup Arslan / Fotoğraf: researchgate.net

 

"Kuş gribi, kene kaynaklı hastalıklar, kolera, ebola, parazitler, verem gibi hastalıklarda artış..."

Arslan, hastalığa neden olan patojenlerin etkilerinin hava sıcaklığına bağlı olarak arttığına dikkati çekti:

Sıcaklıkların yükselmesi, nemin artması, düzensiz yağış dağılımı, buharlaşmada yaşanan değişim ve artma, hastalık yapıcı patojenlerin (havada, suda ve toprakta) üreme, sağ kalma, direnç, yayılma ve hastalığa neden olma kabiliyetlerinin artması ve hızlanmasına neden olmaktadır. Özellikle bulaşıcı hastalıkların, kuş gribi, kene kaynaklı hastalıklar, kolera, ebola, parazitler, verem gibi hastalıklarda artışa yol açmaktadır. Kronik hastalık sıklığı ve bunlara bağlı ölümlerde artışa yol açmaktadır. Ayrıca suyun azlığı ve kişisel / toplumsal hijyen sorunları, parazitlerde çoğalma ve zarar verme gücünde artış, eski hastalıkların yeniden görülmesi ile hastalık etkenlerinin değişen dağılım ve sıklıklarında değişikliklere yol açmaktadır.

Yakup Arslan, son olarak "İklim değişikliği ve sağlık ilişkisi üzerine yapılan tüm açıklamalar, teorik temele dayanmaktadır. Henüz kanıt havuzunun gücü zayıftır" ifadelerini kullandı.

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU