Kılıçdaroğlu: Tank palet fabrikasını Katar ordusuna nasıl sattınız, ihale yaptınız mı?

CHP lideri partisinin Bursa adayının tanıtım toplantısında konuştu

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Mustafa Bozbey'in tanıtım toplantısında konuştu. Fotoğraf: AA

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey'i tanıtım toplantısında konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun Sakarya Tank Palet Fabrikası'nın yüzde 49.9'luk hissesinin Katar'a satılmasına tepki gösterdi. Yanıtlanmasını istediği soruları sıraladı:

Bez fabrikanız vardır özelleştirebilirsiniz, beş tane bankanız vardır birini özelleştirebilirsiniz ama dünyada silah fabrikalarını özelleştiren bir ülke yoktur.

Silah namustur arkadaşlar. Dolayısıyla silah fabrikalarının özelleştirilmesi vatanın satılması anlamına gelir, biz buna şiddetle karşıyız.

Sakarya'daki işçilerin yanındayız. Tank palet fabrikasını özelleştiriyorlar, Katar'a veriyorlar yüzde 49,5'ini. Bu bir özelleştirme değil diyorlar.

Bizzat kendi KHK'sı yayınlandı, yani kendi kendisini yalanlıyor. 

Bursalılara bir sözüm var; bu ülke hepimizin ortak ülkesidir. Gazi Mustafa Kemal bizim ortak değerimizdir. 

Kurtuluş Savaşı'nda şehit olanlara kimse sizin yaşam tarzınız nedir diye sormadı. Biz bugün konuşuyorsak onların sayesinde konuşabiliyoruz.

Bugün tank palet fabrikasını kurmaya çalışsak 20 milyar dolar lazım. Sorularım şunlar:

-Bir değer tespit komisyonu kurdunuz mu, bu fabrikanın değeri ne?

-Bir komisyon kurduysanız, fiyatı neden açıklamıyorsunuz?

-Bir ihale komisyonu oluşturdunuz mu?

-İhaleyi yaptınız mı?

-İhale yapıldıysa ne zaman yaptınız, nerede yaptınız, hangi usule göre yaptınız?

-İhaleyi aldığını söyleyen Katar'a üretim ve gelir garantisi verdiniz mi?

-Tank palet fabrikasının BMC'ye yüzde 49,9'nu yüzde 49,9'unu Katar ordusuna kaça sattınız?

-Katar şeyhinin sana verdiği uçakla bu fabrikanın bir ilgisi var mı?

-Türk subayları Katar ordusunun emrinde çalışacak mı, çalışmayacak mı?

-İhaleyi yapmadan bu fabrikayı Katar ordusuna verdiysen hangi yetkiye, hangi kanuna göre verdin?

 


CHP liderinin konuşmasından diğer satır başları şu şekilde:

Bursa tarih demek, kültür demek, üniversite demek, yeşilin bütün tonları demek, deniz demek. Ne derseniz hepsi Bursa'da var.

Bir kent kültürünü, barışı barındıran bir kent kültürünü yeniden oluşturacağız. 

Siyasetin ve siyasetçinin toplumun bütün değerlerine saygı göstermesini istiyoruz.

Belediye başkanımız bu kültürün yerleşmesine katkı sağlayacak.

Toplumun bütün değerlerine saygı gösteren bir  kent kültürünü Mustafa Bozbey kardeşim yeniden inşa edecek.

İsmi, yaşam tarzı ne olursa olsun belediye başkanı hiç kimseyi ötekileştirmeyecek.

Bir kent eğer sadece yüksek binalardan oluşuyorsa o kent değildir. Bursa son 15-20 yılda bir beton ormanına dönüştü.

Belediye başkanlarımızın görevi yeniden bir "Yeşil Bursa" kimliğine kavuşturmaktır.

Eğer bir kentte açlık varsa, açlık sınırının altında yaşayanlar varsa Türk-İş'in belirlediği sınıra göre bu bin 942 lira bu insanlık onuruyla bağdaşan bir şey değildir.

Bursa'da hiçbir ailenin geliri bin 942 liranın altında olmayacak, hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. Huzurun ve barışın yolu buradan geçer.

Rantı siyasilerin yakınlarına mı vereceksin, o kentte yaşayanlara mı vereceksin? Bu hak o kentte yaşayanlarındır. Mustafa Bozbey ve arkadaşları o rantı kentte yaşayanlara verecek.

Bursa belediyesi yapacağı her harcamayı şeffaf bir şekilde yapacak. Herkese ama herkese hesap verecek.

İyi bir belediye başkanı belli gruplar için pozitif ayrımcılık yapmalı. Örneğin engelliler. Onların da parka, sinemaya gitme hakkı var.

Yoksul mahallelerden başlayarak sayın Bozbey kreşler açmalı. Anne ve babalar işe gidebilmeli.

Belediye başkanı seçildiği andan itibaren göğsünde belediye rozeti ya da Türk bayrağı rozeti takmalı. 

Kendisine oy versin vermesin herkesin belediye başkanı olacak.

Açlık sınırının altında biri mi yaşıyor, Bozbey onun yanına gidecek. 

Bizimle beraber kentlerde yaşayan başka canlılar da var. Bizim dışımızdaki canlıları korumak da belediye başkanının görevi.

Yaşlılarımız, gençlerimiz sanatla, kültürle, sporla buluşmalı. 

Tüketen değil üreten belediyecilik istiyoruz, istihdam yaratan belediyecilik istiyoruz. Gelir dağılımını olabildiğince dengeleyecek belediyecilik istiyoruz.

Rantçı değil halkçı belediyecilik istiyoruz. Halka yatırım yapan belediyecilik istiyoruz.

İnegöl'ün bütün dünyaya modern mobilyalarının ihraç edilmesi lazım. Uluslararası fuarlar düzenlenmesi lazım. Bunları Mustafa Bozbey yapacak.

Üreten bir toplum dünyada güçlü bir toplumdur. İster fabrikada, tarlada, lokantada üretsin bir toplum katma değer yaratıyorsa o toplum bileği bükülmeyecek bir toplumdur.

CHP'li belediyelerde artık çocuklar yatağa aç, okula botsuz gitmeyecek, biz bunların tamamını yapacağız. 

Açlığa mahkum edilen tek bir aile bırakmayacağız, herkes onuruyla yaşayacak. Onun da bir yolu var sağ elin verdiğini sol el görmeyecek. 

 

 

 

 

 

 

 

DAHA FAZLA HABER OKU