Eski Kadıköy Belediye Başkanı Nuhoğlu: Merkezileşme akımından CHP de payını aldı

CHP’li Nuhoğlu, siyasetin kendisinin soruna dönüşmüş olmasının tek başına iktidarın suçu olamayacağını söyledi

Fotoğraf: Twitter / aykurtnuh

Eski Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, CHP’nin kongre ve kurultay sürecine dair yaptığı değerlendirmede “Ülkemizde siyasetin sorunları çözmekten çok, kendisinin soruna dönüşmüş olması kuşkusuz tek başına iktidarın suçu olamaz” dedi.

Nuhoğlu, ”Başkanlık sistemiyle başlayan merkezileşme, neredeyse tüm kurumlara yansıdı. Bu merkezileşme akımından CHP de payını aldı” ifadesini kullandı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

“CHP’de değişim isteyen taban günden güne genişlerken, karar verici merkezi kadro gittikçe daraldı” değerlendirmesi yapan Nuhoğlu şunları kaydetti:

Bu daralmanın sonucu olarak, kongre sürecine girdiğimiz şu günlerde ne yazık ki, ne dünyada yaşanan gelişmeler ne de partinin bu gelişmelere gösterdiği ya da göstermediği refleksler konuşulabiliyor. 

Nuhoğlu, CHP’nin kongre sürecine dair görüşlerini Cumhuriyet yazarı Mine Kırıkkanat’la paylaştı.

 “Saray’a kim çıktı’ haberi kamuoyunu meşgul ediyor. Milyonun üzerinde üyesi bulunan Cumhuriyet Halk Partisi iki isim arasına sıkıştırılarak yeni çıkabilecek alternatiflerin de önü kesilmeye çalışılıyor” diyen Nuhoğlu şunları ifadeleri kullandı:

Olumsuz süreçlerin olumluya çevrilmesi her zaman mümkündür. Ancak bu değişimi, sistemi kendi varlıklarını korumak üzerine işleten yönetimlerin gerçekleştirmesi mümkün değil. Değişimin gerçekleşebilmesi için insanların kendi düşüncelerini ifade edebilecekleri tartışma ortamlarının yaratılması ve açık tutulması gerekir. Atama yetkileri ile donatılmış, kendi üyesi ile bağını koparmış bir yapının bu tartışma ortamını kendi kendine açma ihtimali yok. Bu sebeple medyanın, kişileri konuşmak yerine bu tartışma ortamının açılmasına katkı sağlaması gerektiğini düşünüyorum. CHP’nin kongre ve kurultay sürecinde, parti üyelerinin iradesiyle, kuruluş değerleri ile birlikte dünyadaki değişimleri ele alan, yönlendiren, geleceği tasarlayan kadroların ortaya çıkabilmesi, Türkiye’de siyasetin, sorunların çözümündeki rolünü güçlendirecektir. 

 

Independent Türkçe, Cumhuriyet

DAHA FAZLA HABER OKU