Ayşen Gruda: Sinema ve tiyatroya adanan bir ömür

Bir süredir yoğun bakımda tedavisi devam eden 74 yaşındaki tiyatro ve sinema oyuncusu Ayşen Gruda hayatını kaybetti

Ayşen Gruda, 61 yıllık sanat yaşamı boyunca birbirinden unutulmaz karakterleri canlandırdı. Gruda, özellikle komedi alanında akla ilk gelen isimlerden biri oldu.

Gruda, taklit yeteneğiyle çıktığı yolda, Türk sinemasının efsane oyuncuları arasına adını yazdırdı. Yeşilçam’ın birbirinden güzel filmlerinde rol alan Gruda, 61 yıllık oyunculuk yaşamına unutulmaz pek çok karakteri sığdırmayı başardı.

Ayşen Gruda kimdir?

Ayşen Erman, bilinen ismiyle Ayşen Gruda, 30 Kasım 1944’te İstanbul’da doğdu. Maddi sıkıntılar nedeniyle eğitimini yarıda bırakıp çalışma hayatına yöneldi.

İlham kaynağı Ermeni komşular

Taklit yeteneği ve etrafındakileri güldürme isteği, küçük yaşta keşfedilmesini sağladı. Özellikle Yeşilköy’deki Ermeni komşularından ilham alarak onları çok güzel taklit etmesi ve komedi yeteneği, çevresinin dikkatini çekti.
Oyunculuk yapmak isteyen Ayşen Gruda’nın ilk işi, 1961 senesinde katıldığı Tevfik Bilge’nin tiyatrosu oldu. Toplumsal sorunları mizahi bir yaklaşımla hicveden (vodvil) “Kongre Eğleniyor” isimli oyundaki hizmetçi rolüyle oyunculuğa ilk adımını attı. O küçük rol, Gruda’yla birlikte büyüdü. Aldığı alkışlar, hayatını adayacağı tiyatro sahnesindeki uzun ve başarılı bir yolun habercisiydi. Tiyaro onu sevmişti. O da sahnelere aşık olmuştu…

1965 senesinde kendisi gibi tiyatrocu Yılmaz Gruda ile evlenen Ayşen Erman, Gruda soyadını aldı. Bu evlilikten Elvan isminde bir kızı oldu. Ayşen Gruda ismiyle tanındığı için boşandıktan sonra da soyadını değiştirmedi.

“Domates Güzeli” Ayşen

16 senesini tiyatro sahnelerinde birbirinden güzel oyunlara emek vererek geçirdikten sonra sıra televizyona geldi. 1977’de bir eğlence programında yer alan skeçte canlandırdığı “Domates Güzeli Nahide Şerbet” karakteri, kendisinin tanınmasını ve “Domates Güzeli” olarak anılmasını sağladı.

 

Bitirimler Sınıfı’nın Cevriye’si, Neşeli Günler’in Nilgün’ü

Ayşen Gruda, Türk sinemasında birbirinden güzel rollerle hafızalara kazındı. Klasikleşmiş eserlerin vazgeçilmez ismiydi.

Televizyondaki ilk işi, 1975 yılında Cevriye karakteriyle rol aldığı Bitirimler Sınıfı oldu. Ardından Adile Naşit, Münir Özkul, Tarık Akan, Şener Şen ve Itır Esen gibi Türk sinemasının efsanevi oyuncularıyla birlikte 1976 yapımı Bizim Aile filminde Feride karakterini canlandırdı. 

Hanzo’nun Feride’si, Aile Şerefi’nin Ayşe’si, Süt Kardeşler’in Emine’si oldu.

Tosun Paşa’nın Tellioğlu Zekiye’si, Hababam Sınıfı Tatilde’nin Ayşe’si, Çöpçüler Kralı’nın Hacer’i, Şabanoğlu Şaban’ın Safinaz’ıydı. Neşeli Günler’in Nilgün’ü, Gırgıriye’nin Sevim’i, Hababam Sınıfı Güle Güle’nin Melahat’ı, Çiçek Abbas’ın Şükriye’si ve daha birçok eserin unutulmaz karakteri haline geldi.

 

Aylan bebeğe ithaf edilen Altın Portakal

Farklı bir figürdü Ayşen Gruda. Açık sözlülüğü ve hayata bakışı, sanatçılığını daha da parlattı. “Seni Seviyorum Adamım”, “Dedemin Fişi”, ”Pek Yakında”, ”Kağıt” ve ”Karagöz ile Hacivat Neden Öldürüldü” gibi son dönem Türk Sineması’nın ses getiren projelerinin vazgeçilmez ismi oldu. Türkiye’nin en önemli sinema ve tiyatro ödüllerini kazandı. 2013’te Gezi eylemleri sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik “Yeğenim seni yanıltıyorlar” çıkışıyla çok konuşuldu. 2015’te aldığı Altın Portakal ödülünü ise cansız bedeni kıyıya vuran Suriyeli Aylan bebeğe ithaf etti.


 

Gruda’dan Erdoğan’a: Yeğenim seni yanıltıyorlar

Haziran 2013’te Gezi olayları sırasında Halk TV’ye bağlanan Ayşen Gruda, dönemin Başbakan’ı Recep Tayyip Erdoğan’a “Yeğenim seni yanıltıyorlar” şeklinde hitap etmiş ve bu sözleri günlerce tartışma konusu olmuştu.

Ayşen Gruda şunları söylemişti:

"Sayın demek istemiyorum. Oğlum demeye de yaşımız tutmuyor. Yeğenim diyeceğim ona. Bu ülkeyi bölmek çok kolay, bir arada tutmak çok zor. İstersen hiç kimseye haber vermeden seninle görüşürüm. Seni yanıltan birileri var. İnsanları birbirine kırdırma. Biz birlikte yaşamak zorundayız. Bizim gidecek başka ülkemiz yok. Senin varsa bilmiyorum. Öteki, beriki olmaz. Empati yap. Öğreteyim empati yapmayı. Benim torunlarım var, senin torunları var. Seni yanıltıyorlar. Hırslarına kapılma. 56 senelik oyuncuyum. Benim sadece bir evim var. Senin nelerin var bilmiyorum ama mezara bir çorapla bile gidilmiyor yeğenim. Korkma, yapma... Onları bunların üzerine sen salıyormuşsun gibi görünüyor. Ama yapma. Seni sevenleri düşün, bütün ülke oy verdi. Bu ülkenin Başbakanı, benim yeğenimsin. Bugün konuşmanı dinledim. Yapma. Seni yanıltan bir ekip var. Yanındakiler iyi mi değil mi demek benim işim değil. Ama insanları birbirine kırdırmak felakettir. Bu ülkede hep beraber yaşamak istiyoruz. Sana bir şey söylüyorum yeğenim. Sevgi ve empati herşeyin ilacı. İstiyorsan bunu sana öğretirim. Ben bir öğretmenim. Suspus olur öğretirim. Sanatçıları üzme. Yeğenim seni kandırıyorlar... Bizi düze çıkar. Sana kızmak istemiyorum, seni anlamaya çalışıyorum. Rahatsızlığım var. Aynı rahatsızlıkları benim evladım da yaşıyor. Ne olursun bu ülkeyi düzeltelim, el ele verelim. Allah sana iyilikler versin..."

 

 

61. sanat yılını dolduran Ayşen Gruda’nın son oyunu “Deli Kadın” oldu.

Aralık ayından bu yana yoğun bakımda olan 74 yaşındaki Gruda, yaklaşık 1 yıldır pankreas kanseri tedavisi görüyordu. 

DAHA FAZLA HABER OKU