Kılıçdaroğlu’ndan sigara eleştirisi: Sana ne kardeşim?

CHP lideri, son günlerde yaşanan sigara tartışmasıyla ilgili tepkisini dile getirdi: Şimdi tutturdular sigara haramdır

Fotoğraf: AA

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sigara konusundaki açıklamalarına tepki gösterdi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Partisinin grup toplantısında konuşan CHP lideri, hükümete yönelik eleştirilerinin ardından arabada sigara içenlere kesilen para cezası ile Erdoğan’ın “Sigara içmek haramdır” ifadesine tepki gösterdi:

Tüm bunlar dururken bunların uğraştığı bir şey. 'Arabada sigara içmeyeceksin.' Sana ne kardeşim, araba benim. Senin başka derdin yok mu? Milletin mutfağında yangın var. Şimdi tutturdular sigara haramdır. Millet sigara içmese senin bütçe açığın daha da artacak. 

“Buna isyan ediyoruz arkadaşlar”

CHP lideri, polislerin şafak baskınıyla gözaltı yapmasının işkence olduğunu vurguladı:

Hala sözde 'adalet geldi'. Hala şafak baskınları yapılıyor. Sabahın köründe insanların evi basılır mı ya? Telefon edersin gelir. Şafak baskını yapıyor, tutukluyorsunuz. Gözaltına alıyorsunuz. Bunun adı işkencedir. Açarsınız telefonu, 'Şu saatte gel kardeşim, ifadeni alacağız.' Geliyorsa gelir. Neden ailenin gözü önünde, bir babanın ters kelepçeyle götürülmesi hangi vicdanda vardır? O çocukların bunu görmesi doğru mudur acaba? Biz buna isyan ediyoruz arkadaşlar. 

Bazı sivil toplum kuruluşlarının toplantılarının yasaklandığına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

Bakın örnek veriyorum, Demokrasi İçin Birlik bir toplantı yapmak istiyor. 'Yasak' diyorlar. Hrant Dink Vakfı Kayseri'de yasaklıyorlar, 'Tamam Şişli'de yapalım' diyorlar. 'Yok, yapamazsınız.' Hangi adalet, hangi reformdan bahsediyorsunuz. Hakimin vicdanı olmadan o ülkeye adalet gelmez. Hakim emri saraydan alıyorsa o ülkeye adalet gelmez. Önemli olan hukukun üstünlüğüdür, insan haklarıdır.

Erdoğan'a Pence tepkisi: Ezik

ABD heyetinin Türkiye'ye yaptığı ziyareti hatırlatan CHP lideri, Erdoğan'a tepki gösterdi:

16'sında gazeteciler 'ABD heyeti ile görüşecek misiniz?' sorusuna 'Ben dimdik ayaktayım, ben görüşmeyeceiğim, Trump geldiği zaman görüşeceğim" yanıtını veriyor. Aynı gün Fahrettin Altun Erdoğan adına görüşeceğine dair açıklama yapıyor. Niye kardeşim? Baştan söylediğin doğru mu doğru. Mevkidaşın mı? Cumhurbaşkanlığı forsunun önünde ABD Başkan Yardımcısı ile eşit konuma oturdukları fotoğraf beni rahatsız etti. Mütekabiliyet dediğimiz bir kural vardır. Oturması gereken yer Fuat Oktay'ın karşısı. Erdoğan onu yanına oturtuyor çünkü ezik.

Ben 'Trump'la görüşürüm' dedi, heyetle görüştü. Sürekli terör örgütü ile tanımladıkları PYD'ye bütün görüşmeler aktarıldı.'Senin, çocuklarının, ailenin mal varlığını araştıracağız' diye sopa gösterildi. Çıkıp aslan kesilmesini beklerdik. 'Araştırmazsan namertsin. Ben hesap vereceksem Türk milletine hesap veririm' diyeceksin ama demedi.

"Bu mektubu nasıl hazmettiler?"

Trump, aşağılayan bir dilde mektubu kaleme almış. Türkiye Cumhuriyeti devleti tarihinde bizi bu kadar aşağılayan bir mektup gelmedi. İnönü'nün Jhonsan'a yanıtını hatırlıyorsunuz. Bu mektubu nasıl hazmettiler. ABD'nin elinde nasıl kozlar var? Trump, Erdoğan'a 'Sorunlarını çözmek için çok uğraştım' diyor. Hangi sorunları çözmek için uğraştı? Kimse bu mektubu içine sindiremiyor. Erdoğan, mektubu inkâr edemiyor, unutulacak gibi değil. 'Bizim karşılık sevgi ve saygı bunu sürekli gündemde tutmaya müsaade etmiyor' diyor Erdoğan. Hangi sevgi saygı? Vakti ve saati ne zaman gelecek bekliyoruz. O mektup bütün devletlerin arşivine girdi."

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU