ABD Başkanı Donald Trump ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, küresel ve bölgesel gelişmelerin ele alındığı bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
Çin resmi haber ajansı Xinhua’nın aktardığına göre Şi, görüşmede ABD’ye, İkinci Dünya Savaşı zaferinin sonuçlarını ve savaş sonrası oluşan uluslararası düzeni birlikte savunma çağrısında bulundu. Şi, Tayvan’ın Çin’e iadesinin bu düzenin “önemli bir parçası” olduğunu vurguladı.
Busan görüşmesine atıf
Çin Dışişleri Bakanlığı, Şi’nin 30 Ekim’de Güney Kore’nin Busan kentinde yapılan liderler zirvesinin “olumlu sonuçlarından memnuniyet” duyduğunu aktardı. Şi’nin, “Çin ve ABD’nin başarı için birbirini desteklemesi ve ortak refaha ulaşması vizyonu artık ulaşılabilir bir hedef haline geldi” ifadelerini kullandığı belirtildi.
Taraflar Ukrayna’daki gelişmeleri de değerlendirdi. Şi, Çin’in “barışa yönelik tüm çabalara destek verdiğini” vurgularken, krizin köklü biçimde çözüleceği adil, kalıcı ve bağlayıcı bir barış anlaşmasına kısa sürede ulaşılması temennisini iletti.
Görüşme Çin–Japonya geriliminin arttığı bir dönemde yapıldı
Liderlerin görüşmesi, Japonya Başbakanı Takaiçi Sanae’in Tayvan Boğazı’na yönelik askeri müdahale ihtimalini ima eden açıklamalarının ardından Pekin-Tokyo hattında tansiyonun yükseldiği bir döneme denk geldi.
Takaiçi’nin 7 Kasım’da parlamentoda yaptığı, Tayvan’a müdahaleyi “ülkenin varlığını tehdit eden bir durum” olarak göreceklerine ve gerektiğinde askeri güç kullanılabileceğine dair sözleri Çin’in sert tepkisine yol açmıştı. Bu açıklamalar, bir Japon Başbakanının ilk kez Tayvan’ın işgali halinde askeri olarak devreye girilebileceğini açıkça ifade etmesi nedeniyle “stratejik belirsizlik” politikasından sapma olarak yorumlanmıştı.
Tepkiler üzerine Takaiçi sözlerinin “varsayımsal” olduğunu belirtmiş, ancak geri almamıştı. Çin Dışişleri Bakanlığı, Japonya’nın Pekin Büyükelçisini çağırarak protesto notası vermişti.
Japonya, 1895’teki Birinci Çin–Japon Savaşı’nın ardından Tayvan’ı işgal etmiş ve Ada’daki sömürge yönetimi 1945’e kadar sürmüştü.
AA
