CHP'nin cumhurbaşkanı adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, bu sabah aralarında kendisinin de olduğu isimler için açılan "casusluk" soruşturması hakkında bir açıklama yaptı.
Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi sosyal medya hesabından paylaşılan açıklamada İmamoğlu şu ifadeleri kullandı:
Böyle bir iftira, yalan ve komplo şeytanın bile aklına gelmez! Kelimelerle tarif edilemeyecek, utanç verici bir ahlaksızlıkla karşı karşıyayız. Bu nasıl bir ihtiras, nasıl bir koltuk hırsı, nasıl bir korku ve çaresizlik halidir? Yolsuzluk ve terör suçlamalarıyla ikna edemediğiniz bu aziz milleti casusluk gibi akıl almaz bir iftira ile mi ikna edeceksiniz? Aziz Milletim; Bugün yargı üzerinden yürütülen operasyonlar; Türkiye Cumhuriyeti Devleti, yüce Türk Yargısı ve 86 milyon vatandaşımız için artık çok büyük ve tarihi bir tehdide dönüşmüştür. Ancak asla umudunuzu kaybetmeyin: Azim, kararlılık ve sabırla, devletimizin ve milletimizin bekası için bu bir avuç muhterisle mücadelemize devam edeceğiz.
"Millet olarak trajikomik bir durumun içerisindeyiz"
Yeni soruşturma hakkında İmamoğlu’nun eşi Dilek Kaya İmamoğlu'ndan hiciv içerikli bir tepki geldi. İmamoğlu sosyal medya paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
Son incelemelere göre Roma’yı da Ekrem İmamoğlu’nun yaktığı iddia ediliyor. Her ne kadar o dönemde yaşamamış olsak da, biz yine de bu konunun da titizlikle araştırılmasını talep ediyoruz. Yeter ki soruşturmalar yürüsün. Tarih bekleyebilir! Maalesef ki artık millet olarak trajikomik bir durumun içerisindeyiz.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Hatimoğulları: "Siyasi saiklerle yürütüldüğü açık olan soruşturma silsilesine bir yenisi daha eklendi"
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, casusluk suçlamasıyla başlatılan soruşturmaya ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Hatimoğulları, şunları kaydetti:
Siyasi saiklerle yürütüldüğü açık olan soruşturma silsilesine bir yenisi daha eklendi. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na ve TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ’a 'casusluk' suçlamasıyla açılan soruşturma kabul edilemez. Gazetecilik faaliyetinden 'casusluk' çıkarmaya çalışan aciz bir akılla karşı karşıyayız. Yıllardır tüm Türkiye’nin gözleri önünde gazetecilik faaliyetini icra eden Merdan Yanardağ’ın gözaltına alınması itibar suikastıdır, muhalif basına verilmek istenen gözdağıdır. Sabah yayınlarını gerçekleştirirken polis aramasına maruz kalan TELE1 emekçilerinin yanındayız.
"Bu çabanın sahiplerine başarı getirmeyecektir"
DEM Parti: Ülkede adalet terazisinin ne kadar bozulduğunu gösteren bir başka yargısal operasyonun devreye konulduğu açıktır DEM Parti, sosyal medya hesabından operasyona ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
Sabah saatlerinde TELE1’e polisler tarafından 'casusluk' iddiasıyla baskın düzenlenirken, Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ gözaltına alındı. Aynı soruşturma kapsamında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında da 'casusluk' soruşturması açıldığını öğrenmiş bulunmaktayız. Ülkede adalet terazisinin ne kadar bozulduğunu gösteren bir başka yargısal operasyonun devreye konulduğu açıktır. Hukukun görevi adaleti sağlamak olmalıdır. Ancak maalesef Türkiye'de yargı mekanizmaları uzun zamandır siyaseti şekillendirme aracı olarak kullanılmaktadır. Masa başı siyaset mühendisliğiyle siyaseti ve basını baskı altına almaya çalışmak, bu çabanın sahiplerine başarı getirmeyecektir.
Murat Emir: Bu, demokrasiyi rejim dışına itme operasyonudur
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir de sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
Halkın oylarıyla dört kez seçilmiş bir Cumhurbaşkanı adayı, halkın haber alma hakkı için bedel ödemiş bir gazeteci ve o adayın halkla buluşmasını sağlayan bir siyasal iletişimci… Ekrem İmamoğlu, Merdan Yanardağ ve Necati Özkan, aynı dosyada 'casusluk' suçlamasıyla anılıyor. Bunu adını koyarak söyleyelim, iktidar, artık iktidarı almayı suç haline getirme aşamasına geçti. Sandığı bir tehdit, seçimi bir darbe, halk iradesini bir 'ele geçirme planı' olarak göstermeye çalışıyor. Bu, demokrasiyi rejim dışına itme operasyonudur. İktidar, kendisini 'değiştirilemez' ilan ederken, alternatifini 'tehlike' olarak kodluyor. Ve bu otoriterliğin son evresidir.
Independent Türkce