Son yıllarda hem dünyada hem de ülkemizdeki turizm eğilimlerine bakıldığında, kentlerde yaşayan insanların, farklı arayışlar içine girdiğini görüyoruz.
Yoğun stres, gürültü ve hava kirliliğine maruz kalan kent insanı, doğayla iç içe olabilecekleri, farklı deneyimler yaşayabilecekleri, deniz, güneş, kum turizmine alternatif olan turizm türlerini tercih ediyorlar.
Bu kapsamda, doğal ve kültürel varlıklar açısından zengin olan kırsal alanlar, insanların doğayla bağlantı kurabileceği, geçmişten gelen geleneksel yaşantının deneyimlenebileceği, farklı etkinlikleri içeren alanlardır.
Dünyada yaşanan çevre sorunları sonucunda "sürdürülebilirlik" kavramının önem kazanmasıyla, çevre üzerinde olumsuz etkilerin yaşandığı deniz, güneş, kum turizmine alternatif olan farklı turizm türleri ortaya çıktı.
Kırsal turizm, kırsal alanlarda turistlerin konaklamasıyla gerçekleştirilen, turistlerin, yerel kültürü yakından tanımasına fırsat sağlayan ve yöreye has olan etkinlilere katılmasını sağlayan turizm türüdür.
Turistler, kırsal turizmde, bir köy, çiftlik veya dağ evinde konaklayarak, kırsal kültürü deneyimleme fırsatı bulur.
Kırsal turizm bazı kaynaklarda, tarım ve çiftlik turizmi olarak da adlandırılıyor.
Kırsal turizmin önemli özelliklerinden biri de, turistlerin değişen beklentilerini karşılamanın dışında, kırsal alanlarda yaşayan (çiftçiler) gibi yerel halkın kalkınmasına da katkı sağlaması.
Kırsal turizm, tarımsal üretim dışında, yerel halka alternatif geçim kaynağı sağlayarak, yerel halkın yaşam kalitesinin artmasına, yerel halkın kalkınmasına ve bu sayede, kırsal alanlardan kentlere olan göçün azalmasına katkı sağlar.
Bu sayede de, kırsal alanlar için çekicilik unsuru olan doğal ve kültürel zenginliklerimiz korunup, gelecek nesillerimize aktarılır.
Kırsal alanlarımızın doğal ve kültürel zenginliklerinin korunabilmesi için hem yerel halka, hem ziyaretçilere ve tur operatörlerine gerekli eğitimler verilmeli.
Doğal ve kültürel varlıklarımızın, tek taraflı çaba ile korunabilmesi mümkün değil.
Yerel yönetimler, yerel halk ve sivil toplum kuruluşları ile işbirliği halinde çalışarak, kırsal alanlarda yaşayan yerel halkın gereksinimleri belirlenmeli.
Ayrıca, belirlenen gereksinimlerle ilgili gerekli projeler, eğitimler, festivaller gibi çeşitli etkinlikler geliştirilmeli.
Kırsal turizm ile köy yaşantısı gelecek nesillere aktarılıyor
Kırsal turizm, ziyaretçilere, kentlerde yaşayamayacakları, doğayla iç içe olan, köy yaşantısı içinde yaşayabilecekleri farklı etkinlikleri deneyimleme fırsatı sağlıyor.
Bu sayede turistler, köy yaşam biçimi, tarım ve hayvancılık, gelenek, görenekler, köy mutfağı, yöreye has olan el sanatları gibi kültürel özellikler hakkında bilgi sahibi oluyor.
Ayrıca, bu etkinliklere katılan ziyaretçiler, yerel halkla birebir iletişim kurma fırsatı da buluyor.
Türkiye'de kırsal turizm ve Karadeniz Bölgesi'nin potansiyeli
Ülkemizde bulunan köylerimiz, doğal, kültürel, tarihi varlıklarının zenginliği ile kırsal turizm için büyük potansiyel taşıyor.
Kırsal turizmin amacı, tarımsal üretimin yerine geçmek değil, aksine, tarımsal üretime entegre olan, onu tamamlayan ve yöresel ürünlerin tanıtılıp, pazarlanmasına fırsat sağlayan bir turizm anlayışı geliştirmek.
Kırsal turizm, kırsal alanlarda yaşayan yerel halka ek gelir sağlayarak, yerel halkın kalkınmasına katkı sağlıyor.
Türkiye'de kırsal turizm son yıllarda, hem yerli kaynaklar, hem de yabancı kaynaklar tarafından desteklenen projeler aracılığıyla büyük önem kazandı.
Ülkemizin kırsal turizm açısından öneme sahip bölgelerimizden biri de Karadeniz Bölgesi'dir.
Yeşil Yol Projesi
Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKAP), kırsal turizmle ilgili, Samsun'dan başlayıp, Ordu, Giresun, Gümüşhane, Bayburt, Trabzon, Rize ve Artvin yaylalarını birbirine bağlayacak Yeşil Yol Projesi geliştirerek, yayla yollarında çalışmalar başlattı.
Kalkınma Bakanlığı Projesi olarak 8 tane Karadeniz ilini kapsayan bu projeyle (Karadeniz'de Yeşil Yolculuk Projesi), Orta ve Doğu Karadeniz yaylalarını birbirine bağlanacak.
Yeşil Yol Projesi'nin toplan uzunluğu, yaklaşık olarak, 2350 kilometreden oluşacak. Turizm ve konaklama merkezi olarak, Çamlıhemşin, İkizdere-Çifte Köprü, Ardeşen, Fındıklı, Gürcüdüzü yaylaları yer alıyor (Haberal, 2018).
Karadeniz Bölgesi'nin büyüleyici ilçesi Rize Fındıklı ve Çağlayan Köyü
Doğal ve kültürel zenginlikleri ile Karadeniz Bölgesi'nin büyüleyici ilçelerinden biri Rize Fındıklı.
Büyüleyici güzellikleri olan Rize Fındıklı, benim için farklı bir anlama sahip.
Annem, Rize Fındıklılı. Bu sene aile ziyareti nedeniyle, annemin memleketi Fındıklı'ya seyahat ettik.
Aile büyüklerimiz ile vakit geçirip, geçmişe ait olan anıları dinlemek her zaman çok güzel.
Beni en çok etkileyen unsurlardan biri de, Fındıklı halkının doğaya, toprağa, ağaca verdikleri önem.
Yerel halk, bu bölgenin korunması için ellerinden geleni yapıyorlar.
Ağaç ve toprak sevgimiz atalarımızdan geliyor.
Eskiden farklı tatil arayışları içindeyken, yoğun çalışma koşulları ve kent yaşantısının getirdiği stres sonucunda, kendimi, doğayla iç içe olabileceğim tatil arayışı içinde buldum.
Ülkemizin önemli çay üretiminin yapıldığı bu bölge, yeşilin inanılmaz tonları, biyolojik çeşitliliği ve rengarenk çiçekleri ile inanılmaz görüntüler sunuyor.
Bu bölgede bulunan tarihi konaklarda, konaklama imkanı bulunuyor.
Şişmanoğlu Konağı da, Fındıklı Çağlayan Köyü'nde, yerel halkın yaşantısını deneyimleyebileceğiniz çok güzel bir konak.
Fındık toplama etkinlikleri, yayla turları, yöresel yemekleri tatma ve çay tadım turları ile bu bölge, kırsal turizm için büyük potansiyele sahip.
Fındıklı halkının önemli kaygılarından biri, bu eşsiz güzelliklerin korunup, gelecek nesillere aktarılması.
Bölgede kırsal turizmin gelişimini istemelerine rağmen, bölgeyi, turizmin neden olabileceği olumsuz etkilerinden korumak istiyorlar.
*Bu içerik serbest gazeteci veya konuk yazarlar tarafından hazırlanmıştır. Bu içerikte yer alan görüş ve ifadeler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish
