Açlıktan ölen Filistinlilerin sayısının artması, Batı'nın yanı sıra İsrail'deki muhaliflerin de Gazze'deki savaşa daha fazla tepki göstermesine yol açtı. 

Akademisyenler, aktivistler ve eski askerler Binyamin Netanyahu yönetiminin savaş politikasına yönelik itirazlarını kamuoyu önünde artık daha yüksek sesle dile getirmeye başladı. Onbinlerce İsraillinin imza attığı açık mektuplar, ateşkesin sağlanmasının gerekliliğini vurguluyor. 

Öldürülen Filistinli çocukların fotoğraflarını göstererek nöbet tutan İsrailli eylemcilere yenileri ekleniyor.

7 Ekim 2023'te Hamas öncülüğündeki örgütlerin çoğu sivil 1200'e yakın kişiyi öldürmesi, 251 kişiyi de rehin almasının yarattığı şokla savaşı destekleyen İsraillilerin bazıları, çoğu sivil 60 bini aşkın Gazzelinin ölmesinin ardından fikir değiştiriyor. 

Rehinelerin bir kısmının hâlâ Hamas'ın elinde olması ve savaşmaktan yorulan askerler de bu değişimde etkili.

Hükümetin sırf kendi iktidarını uzatmak için savaş suçları işlediği fikri, farklı kesimlerde yankılanıyor. 

Sapir Koleji'nde sosyoloji dersleri veren 56 yaşındaki Tamar Parush, Gazze yakınlarındaki Şaar Hanegev'deki bir savaş karşıtı gösteride şu ifadeleri kullandı:

Uçurumun kenarındayız. İntikam politika haline getirilemez. Daha akıllıca bir savaş yürütmeliydik.

Diğer yandan Tel Aviv Üniversitesi Ulusal Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü'nün mayısta yaptığı anket, İsraillilerin yüzde 64,5'inin Gazze'deki insani durumdan endişelenmediğini bulmuştu. 

İsrail Demokrasi Enstitüsü'nün kısa süre önce yaptığı bir başka anket de İsrail'deki Yahudilerin yaklaşık dörtte üçünün "Ordu, Gazze'deki Filistinli sivillerin çektiği acıları hesaba katmamalı" fikrine yakın olduğunu ortaya koymuştu. 

Kudüs merkezli bağımsız araştırma merkezi zaman içinde bu fikrin değişmeye başladığını belirtiyor. 

Kudüs İbrani Üniversitesi'nden tarihçi Lee Mordechai, "Söylemde fark edilebilir bir kayma yaşandı" ifadesini kullanıyor.

Savaşı yakından takip eden akademisyen, hükümetin savaş Gazze'de soykırım yaptığını söyleyip "Barış cephesinde neyin söylenip söylenemeyeceğine dair bir kriz hâlâ yaşanıyor ama sesini yükseltenlerin sayısı artıyor" diyor.

Eski İsrail Başbakanı Ehud Olmert ve eski Savunma Bakanı Moşe Yaalon gibi pek çok önemli isim, Netanyahu yönetimine kıtlığı savaş taktiği olarak kullanma ve etnik temizlik gibi suçlamalar yöneltiyor.

İsrail muhalefetinden Demokratlar Partisi lideri ve eski Genelkurmay Başkan Yardımcısı Yair Golan'ın mayısta kullandığı şu ifadeler de büyük ses getirmişti:

Aklı başında bir ülke sivillere savaş açmaz, hobi olarak bebekleri öldürmez.

İsrail hükümeti bu suçlamaları reddederek uluslararası hukuka uygun davrandığını savunsa da Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında çıkardığı yakalama emri, Tel Aviv'in sivil ölümlerini azaltmak için gereken adımları atmadığını vurguluyor.

Independent Türkçe, New York Times, AA

Derleyen: Eren Umurbilir