Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.
Konuşmasına Muğla'da yaşanan deprem için geçmiş olsun dileklerini ileterek başlayan Hatimoğulları,“Biz ülke olarak depremden çok çektik, 6 Şubat depremlerinin acısı hala yüreğimizde taze. Başımıza daha büyük bir felaket gelmeden deprem konusunda ciddi adımların atılması gerekiyor" dedi.
"31 sene önce kaybedilerek daha sonra katledilen Savaş Buldan, Adnan Yıldırım, Hacı Kara'yı sizlerin önünde saygıyla anıyoruz. Ümit ediyoruz ki 90'lı yıllarda Susurluk çetesi dahil olmak üzere, yargısız infazlar, o karanlık dönemi geride bırakmak ve yepyeni bir barış sayfası açarak, o karanlık tarihin sayfalarını kapatabiliriz^diyen Hatimoğulları özetle şunları söyledi: .
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Barış konusunda bir adım atılması gerekiyor. Kalıcı bir barış inşa edebilmemiz için aynı zamanda hafızayı diri tutmak ve tarihle cesur bir şekilde yüzleşmek önemlidir.
Ortadoğu küresel ve bölgesel güçlerinin rekabet ve nüfus mücadelesine sahne olan bölge olarak her gün yeni gelişmelere tanıklık ediyoruz. Gazze'de yaşananlar insanlığın sıfır noktasıdır. Uluslararası hukuk kağır parçasına dönüştü. Bölgenin jeopolitik yapısı kaotik bir dönüşüm sürecinden geçiyor. Deyim yerindeyse kabuk aynı ama içi hızlı bir şekilde değişiyor.
Bölgedeki birçok karmaşık sorunun çözümünde kilit bir rol oynayan Kürt jeopolitiği Ortadoğu'nun labirentinden bir çıkış kapısıdır. Kapıyı görmezden gelenler labirentte kaybolmaya mahkumdur. Türkiye'nin artık taraf olmaktan çıkıp, sorunları çözen, bölge barışı için arabulucu rol üstlenmesi acildir. Türkiye'nin Kuzey ve Doğu Suriye'yi ziyaret etmesi, oradan gelen yönetimlerin Ankara'da ya da Rojava'da ağırlanması barış sürecinin daha sağlıklı adımlarla ilerlemesine büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz. Bu sadece Türkr ve Kürt’ün barışı ya da Türkiye'nin iç barışı için değil; atılacak adımlarla Türkiye bölgenin barışına büyük katkı sağlayacaktır.
Bir kez daha çağrımızı yineliyoruz, gelin barışı hep birlikte inşa edelim. Gelin iç barışı hep beraber inşa edelim ve tahkim edelim. Ve aynı zamanda bölge barışını hep birlikte kuralım. Gelin demokratik bir Türkiye'yi demokratik bir cumhuriyeti hep beraber inşaa edelim.
“İşçi, memur ve emekli maaşlarına ara zam mutlaka yapılmalıdır”
ENAG'ın yaptığı açıklamalar TÜİK'in açıkladığı rakamın 2 katı. Gerçek olan o rakamdır. Bu durum idare edilebilir durumdan çoktan çıktı. İktidar verdiği sözü 'İhtiyaç olursa ara zam yaparız' sözünü yeniden hatırlamak ve hayata geçirmek durumundadır. İşçi, memur ve emekli maaşlarına ara zam mutlaka yapılmalıdır.
23 bin işçinin başlattığı grev. İzmir'deki işçilerin hakları acilen verilmeli, hakları acilen karşılanmalıdır. İşçiler alanlarda, eylemlerde. İşçi kardeşlerime sesleniyorum; Hem bu parlamentoda sizlerin haklarını savunmaya devam edeceğiz hem de alanlarda birlikte olmaya devam edeceğiz. Direnişininizi buradan selamlıyoruz.
Yüzyılın en önemli meselesi umutlar ve beklentiler eşiğindeki kritik bir kavşakta olduğunu önemle belirtiyoruz. Süreci doğru anlamak, hakikatleri cesaretle dillendirmek, tepkisellik yerine bu ruh haline kapılmaksızın sakince bu süreci ele almak gerekiyor. Hem iktidar çeperinde hem de muhalefetin bir kısmında bu sürecin hacmi tam anlamıyla kavranabilmiş değil maalesef. İktidarın pratiklerine bakınca 'Bu sürece neden güvenelim' sorusu soruluyor; 'Hayırlı olsun, Türkiye'de yepyeni bir sayfa açılıyor' diyenler de aynı soruyu bir kez daha soruyorlar. 'Biz bu sürece neden güvenelim' diyorlar. Yeterince adım atılmadığını görüyorlar.
Bu beklemeci durumun birinci sorumlusu ve adım atması gereken iktidardır. Bir kez daha vurguluyoruz; iktidar mutlaka bazı adımları atmalıdır. Olumlu adımların atılması şarttır.
Kovid yasasını genişletelim
İnfaz yasası mağdurların aileleri buradalar. Bir kez daha hoş geldiniz diyorum. Bakın biz barışı konuşurken, birçok yasamanın barışa hizmet eder bir şekilde olmasını beklerken ne yazıkki yargı paketinde covid yasasının çıkacağına ilişkin bilgiler paylaştığı halde son anda iktidar geri çekti. Bu nedenle güvensizlik gittikçe artıyor. Sürecin hukuki alt yapısının kurulmaması güvensizliği varken bizler barış ortamını nasıl inşa edeceğiz?
Sürecin ciddiyetini, geri dönülmezliğini göstermek için güçlü, sembolik adımlara ihtiyaç vardır. Bunlardan biri Kovid yasasıydı, infaz paketinin genişletilmesiydi ama bunlar olmadı. Hala bir fırsatımız var ve bu fırsatı değerlendirelim. Kovid yasasını Meclis’e getirelim ve oy birliği ile değiştirelim
Independent Türkçe