İsrail, kimse için sürpriz olmayan bir saldırıyla cumartesi günü sabah saatlerinde İran'ın askeri tesislerini bombaladı. Ancak Tahran petrol sahalarını ve nükleer tesislerini hedef almayan bu saldırıyı önemsizmiş gibi gösterdi. İran Dışişleri Bakanlığı tarafından sakin bir tonda yapılan açıklamada, İran’ın iki taraf arasında tırmanan gerilimdeki son gelişmeyle birlikte misilleme hakkını saklı tuttuğu vurgulandı.
İsrail ordusu tarafından cumartesi sabahı yapılan açıklamada, Tahran'ın bu ayın başlarında İsrail'e düzenlediği saldırıya misilleme olarak İran'daki füze üretim tesislerine ve diğer hava yeteneklerine ‘hassas ve hedefli’ saldırılar düzenlediğini duyurdu. Açıklamada Tahran, misilleme yapmaya karar vermesi halinde ‘ağır bir bedel’ ödetmekle tehdit edildi.
İran, hava savunma sistemlerinin, İsrail’in Tahran’ın yanı sıra ülkenin batısındaki Huzistan (Ahvaz) ve İlam eyaletlerindeki askeri bölgeleri başarıyla püskürttüğü, bazı bölgelerde ‘sınırlı hasarın’ meydana geldiği belirtildi.
İran ordusu, saldırılarda hava savunmadan 4 askerinin öldüğünü açıkladı. Ancak askerlerin nerede hedef alındığını belirtmedi. İran'ın bu ayın başlarında İsrail'in daha önceki hamlelerine misilleme olarak İsrail'e yaklaşık 200 balistik füze fırlatması ve işgal altındaki Batı Şeria'da bir kişinin ölümüne yol açmasından bu yana gerilimin tırmanacağına dair korkular her geçen gün daha da artıyor.
İran'ın bölgedeki başlıca müttefiki olan Hizbullah'ın kuzeyine yönelik füzeli saldırılarını engellemek isteyen İsrail’in yoğun bir operasyon yürüttüğü Lübnan'daki şiddetli saldırılar da gerilimi arttırdı. ABD ve diğer ülkeler bu çatışma döngüsüne bir son verilmesi çağrısında bulunurken ABD'li üst düzey bir yetkili, “Bu saldırının bir sonu olmalı” dedi.
Tahran saldırıyı kınadı
İran Dışişleri Bakanlığı, İsrail'in İran'daki askeri bölgelere yönelik saldırılarını, daha önce yaşanan gerilimler sırasında yapılan açıklamalara kıyasla daha sakin bir tonda yaptığı bir açıklamayla kınadı.
İran Dışişleri Bakanlığı, Tahran’ın ‘kendini savunma hakkı ve yükümlülüğü’ olduğunu vurgulasa da ‘bölgede barışa ve güvenliğe yönelik sorumluluklarının farkında olduğunu’ da ekledi. Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ise İran'ın ‘çıkarlarını, topraklarının ve halkının güvenliğini savunmak konusunda hiçbir sınırı olmadığının’ altını çizdi.
İran devlet televizyonuna göre İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) eski komutanlarından Muhsin Rızai, “Siyonist yapının İran'a saldırısı, bir güç gösterisinden çok, onun korku ve kaçışını yansıtıyor” yorumunda bulundu.
İran Şura Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Başkanı İbrahim Azizi ise “Siyonist düşman ses çıkaran, ama hiçbir değeri ya da etkisi olmayan bir bozuk para gibi. İsrail İran'a zarar veremeyecek kadar zayıf” ifadelerini kullandı.
Abadan Milletvekili Muhammed Mevlevi, “Siyonist varlık ülkenin bazı noktalarına saldırı düzenlediği yanılsamasına kapıldı, ancak askeri gücünün bir seraptan ibaret olduğunu gösterdi” dedi. Mevlevi, “İran'ın buna yanıtı şüphesiz zamanında, duygusallıktan uzak, ani, beklenmedik ve rasyonel olacaktır” diye ekledi.
İran'dan gelen bilgileri yakından takip eden bölgeden iki yetkili, Reuters'a yaptıkları açıklamada, İran'ın tepkisinin kapsamını belirlemek için Tahran'da birkaç üst düzey toplantı yapıldığını söyledi. Bir yetkili hasarın ‘çok az’ olduğunu ve Tahran ve çevresinde DMO’ya ait bir üssün de hedef alındığını söyledi.
İlk saatlerde gelen çelişkili haberler
DMO’ya yakın İran'ın yarı resmi haber ajansı Fars, saldırının üzerinden bir saatten az bir süre geçtikten sonra İsrail'in Tahran'ın batısındaki ve güneybatısındaki bazı askeri üslere saldırdığını doğruladı. Ancak DMO’ya yakın Tesnim Haber Ajansı, ‘an itibariyle herhangi bir füzenin isabet etmediğini ve DMO’nun Tahran'ın batısındaki ve güneybatısındaki karargahlarına yönelik bir saldırı kaydedilmediğini’ bildirdi.
Tesnim, duyulan seslerin kaynağının hava savunma sistemlerinin İsrail'in askeri eylemlerine karşı Tahran çevresindeki üç noktaya yönelik müdahalesi olduğunu ve başkentin güneyindeki Tahran Petrol Rafinerisi'nde yangın ya da patlama olduğuna dair herhangi bir bildiri yapılmadığını kaydetti.
İran basını ayrıca Tahran'ın güneydoğusunda ve güneybatısında da birkaç patlama olduğunu bildirdi. Başkenti korumakla görevli DMO füze üsleri ve hava savunma sistemleri, Tahran'ın batısındaki Kudüs beldesinin eteklerindeki Kadiri Askeri Üssü de dahil olmak üzere burada bulunuyor.
İsrail ordusu, dün sabaha karşı onlarca savaş uçağının Tahran yakınlarındaki ve İran'ın batısındaki füze üretim tesislerine ve diğer bölgelere üç dalga halinde saldırı düzenlediğini açıkladı ve Tahran'ı misillemede bulunmaması konusunda uyardı.
Ancak İran'ın yarı resmi Mehr Haber Ajansı, konuyla ilgili bilgi sahibi bir kaynağın saldırıya 100 savaş uçağının katıldığını iddia eden haberlerin gerçek dışı olduğunu söyledi. Kaynak, “Siyonist varlık zayıf saldırısının boyutunu şişirmeye çalışıyor” diye konuştu.
İran içinde 20 noktanın hedef alındığına dair iddiaların ‘gerçekçi olmadığını’ söyleyen kaynak, “Gerçek hedef sayısı çok daha düşük” dedi. Saldırının İran sınırları dışından gerçekleştirildiğini ve sınırlı hasarla sonuçlandığını açıklayan kaynak, DMO’nun herhangi bir karargahının hedef alınmadığını belirterek bu yöndeki haberleri ‘gerçeği dışı’ olarak nitelendirdi.
İranlı yetkililer erken saatlerde Şiraz'daki patlamaları yalanladı. New York Times (NYT), İsfahan, Meşhed ve Kürdistan eyaletlerinde patlamalar duyulduğunu, ancak seslerin niteliğinin bilinmediğini bildirdi.
Resmi kaynaklara dayanmayan bazı haberlerde başkent Tahran’ı ve Fordo Nükleer Tesisi’ni korumakla görevli S300 Hava Savunma Sistemi’nin ve Kudüs beldesinde konuşlu S200 Hava Savunma Sistemi’nin hasar gördüğü bildirildi.
İran devlet televizyonu, başkent Tahran çevresinde güçlü patlama seslerinin duyulduğunu bildirdi. Yarı resmi haber ajansları ise patlamaların Tahran’ın komşusu Kerec şehrinde de duyulduğunu söyledi.
İran basını tarafından yayınlanan videolarda, hava savunma sistemlerinin Tahran'ın merkezine gelen füzelere sürekli olarak ateş açtığı görülürken, hangi tesislerin saldırıya uğradığı belirtilmedi. İsrail ordusu ise İsrail savaş uçaklarının, füze üretim tesislerini ve karadan havaya füze rampalarını vurduğunu ve güvenli bir şekilde geri döndüğünü açıkladı.
İsrail ordusunun açıklamasında, “Eğer İran rejimi yeni bir saldırı başlatma hatasına düşerse, karşılık vermek zorunda kalacağız” denildi. Reuters'a konuşan ABD'li bir yetkili, İsrail'in İran'ı vurmadan önce ABD'yi bilgilendirdiğini, ancak Washington'ın operasyona dahil olmadığını söyledi. İran merkezli haber siteleri Tahran'ın Mehrabad Uluslararası Havaalanı’ndaki yolcuların görüntülerini yayınlayarak, saldırıların çok az hasara yol açmış gibi göründüğünü vurguladı.
Saldırıdan saatler sonra İran ordusu hava savunmadan 2 askerin öldüğünü duyururken, bu sayı daha sonra 4'e yükseldi.
İlk açıklamada şu ifadeler yer aldı:
İran ordusu, gece boyunca mücrim Siyonist rejim tarafından fırlatılan füzelere karşı koyarken iki askerini kaybetti. Bu, ülke egemenliğinin savunulmasının, güvenliğinin, halkın ve ulusal çıkarların korunmasının bir parçası.
Bu ilk açıklamadan birkaç saat sonra İran merkezli internet siteleri ölen asker sayısının 4'e yükseldiğini duyurdu. Ölen askerlerin kimlikleri Seccad Mansuri ve Mehdi Nekavi olarak açıklanırken fotoğrafları yayınlandı.
Tahran Belediye Meclisi'ne bağlı Hemşehri gazetesinin haberine göre ölen askerlerden Binbaşı Hamza Cihandideh'in İsrail tarafından cumartesi sabahı Farsça konuşulan Meşhur Mahşehr Limanı’na düzenlenen saldırıda öldürüldü.
Bazı kaynaklar, Tahran ve Huzistan (Ahvaz) eyaletlerinde konuşlu DMO’nun füze mevzilerinin ‘ağır’ saldırılara uğradığını ve onlarca can kaybına yol açtığını söylediler.
Kaynaklara göre saldırılarda Huzistan güneyindeki Maaşur Petrokimya Rafinerisi yakınlarındaki bir hava savunma karargahı vuruldu. Saldırılar Abadan Havaalanı yakınlarındaki bir bölgeyi de kapsadı. Ancak İran basınında sabah saatlerinde yer alan videolarla söz konusu iki şehirdeki petrol tesislerinde patlamalar yaşandığı iddiaları yalanlandı.
Kaynaklar, Huzistan’ın kuzeyindeki Dezful şehrinde bulunan bir hava üssünün yanı sıra DMO'nun Ahvaz’daki füze biriminin merkezi olan Asizade Üssü’nün de hedef alındığını bildirdiler.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.