Siyaset kasetlerle mi dizayn ediliyor? 

Kimi AK Parti'li siyaset yorumcularına göre Kemal Kılıçdaroğlu'na CHP Genel Başkanlığı'nın yolunu açan "kaset operasyonu"nun bir benzeri, cumhurbaşkanlığı yolunda yine devreye girdi ve Kılıçdaroğlu lehine yine kurgulandı. 

Hükümet çevreleri, kasetin FETÖ tarafından hazırlanıp servis edildiğini belirtiyor. Onlara göre siyaseti bu kasetlerle dizayn eden odak, uzun süredir tekrar aktif duruma geçmek için hazırlık yapan FETÖ. 

FETÖ'nün daha önce de Baykal kasetinden bazı MHP'lilerin mahrem görüntülerine kadar çok sayıda operasyonu hazırladığına ve kamuoyuna servis ettiğine ilişkin çeşitli yargı kararları bulunuyor. 

O kararlardan birinde, "MHP'lilere ilişkin görüntülerle, MHP genel başkanını değiştirmek amaçlandı" deniliyor, Baykal'ın özel görüntülerini içeren kasetin de FETÖ mensubu polislerce çekilerek FETÖ davalarından firari bulunan gazeteci Cevheri Güven'e verildiği ifade ediliyordu.

Muharrem İnce'ye yönelik bazı kurmaca görüntüler, bir süredir Güven'e ait YouTube kanalında çeşitli iddialarda bulunan Ali Yeşildağ adına açılmış bir Twitter hesabından paylaşıldı. 

Hal böyle olunca, "Türkiye'nin siyasi muhalefeti ile FETÖ'nün işbirliği yaptığı", "Kılıçdaroğlu'nun FETÖ tarafından esir alındığı", "CHP'nin (dolayısıyla Millet İttifakı'nın) kirli kumpasların merkez üssü haline geldiği" ve "Seçmenlerin bu kirlilikten uzak durması gerektiği"ne yönelik "yorum bombardımanı" da eş zamanlı geldi. 

 

 

Kılıçdaroğlu Rusya'yı işaret etti

CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu'na göre ise adres çok net: Rusya.

Twitter hesabından yaptığı paylaşımda "Sevgili Rus dostlarımız" diye başladı Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

"Dün bu ülkede ortaya saçılan montajlar, kumpaslar, Deep Fake içerikler, kasetlerin arkasında siz varsınız. Eğer 15 Mayıs sonrası dostluğumuzun devamını istiyorsanız, elinizi Türk'ün devletinden çekin. Biz hâlâ işbirliğinden ve dostluktan yanayız."

Rusya, Kılıçdaroğlu'nun bu açıklamalarını yalanladı. 

Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov, "Moskova, cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu'nun iddialarını reddediyor. Eğer biri ona böyle bir bilgi verdiyse yalancıdır" dedi. 

Seçimlerde siyasilerin bir rakibi de Rusya

Ancak Moskova'nın dünyanın başka ülkelerindeki seçimlere müdahalesine ilişkin gündem yeni değil.

Bu yöndeki bulgulardan birini, Amerikan merkezi istihbarat örgütü CIA ele geçirdi.

CIA'nın istihbaratına göre Rusya, Cumhuriyetçi Başkan Adayı Donald Trump ile Demokrat aday Hillary Clinton'un yarıştığı 2016 seçimlerinde Trump lehine gizli örtülü faaliyetler yürütmüştü. Amerikan istihbaratının bu yöndeki raporlarını Senato İstihbarat Komisyonu da doğruluyor. Komisyonun hazırladığı bir raporda, Rusya'nın, ABD seçimleri sürecinde sosyal medyada manipülasyon faaliyeti yürüttüğüne yönelik saptamalar yer aldı.

"Wagner, sahada askerle, masada trolle savaşıyor"

Rusya'nın sosyal medyadaki dezenformasyon faaliyetlerine ilişkin gösterilen öncelikli adres, Suriye, Ukrayna, Libya gibi sıcak çatışma bölgelerinde fiili çatışmalara katılan özel savunma şirketi olan Wagner. 

Wagner'in patronu Yevgeni Prigozhin, savaş tüccarı olduğu kadar St. Petersburg'da kurduğu "Troll Çiftliği"yle de gündeme geldi. Rusya İnternet Ajansı adı altında kurulan bu "sosyal medya şirketi"yle başka ülkelerde hem seçimlere müdahale etmeye hem de siyaseti dizayn etmeye çalıştığına yönelik kuşkular bulunuyor. 

 

 

2016 Brexit referandumunda da Rusların müdahale etmeye çalıştığı iddia edilse de bu müdahale girişiminde başarılı olup olmadığına ilişkin net bir bilgi paylaşılmadı. Fransa Dışişleri Bakanlığı da 2017'de Rusya'nın seçimlere müdahale etmeye çalıştığını açıklayarak Rusya'yı uyarmıştı.

Veri analizi şirketi Datalior'un nisan ayında yayınladığı bir raporda 12 bin Rus ve Macar menşeli Twitter hesabının Türkiye'de aktifleştirildiğini bildirdi. Bu durumu, Rusya'nın seçimlere müdahale iddiasının bir işareti olarak kabul edenler var. 

 

 

"Rusya hem siber kapasitesi hem de niyetleriyle bu işlere uzak değil"

"Rusya'nın ABD seçimlerine müdahil olmak istediğini hatırlatan Prof. Dr. Ahmet Kasım Han, "Onun da ötesinde Rusya'nın Ukrayna savaşı esnasında 'Deep Fake' diye tabir ettiğimiz, benim 'Derin düzmece' dediğim videolarla Ukrayna Cumhurbaşkanı'nın askerlerine silahları bırakmaları yönünde mesaj verdiği yönünde ürettiği videolar da var. Zaten Rusların hem siber kapasiteleri bakımından hem de niyetleri bakımından bu işlerden uzak olmadığını söyleyebiliriz" dedi.

Bu tür olayların örtülü operasyonlar olarak kurgulandığını ve bunu kesin olarak Rusların yapıp yapmadıklarını söyleyebilmesinin mümkün olmadığını belirten Han, Türkiye-Rusya ilişkilerinin bugün lider diplomasisi ve karşılıklı ticaret bağlamında zirve noktada olduğunu belirterek, Rusya'nın hem Türkiye'nin gaz borcunu gelecek seneye ertelediğini hem de ülkenin çok ihtiyacı olduğu bir sırada Akkuyu projesi kapsamında Türkiye'ye çok miktarda sıcak döviz girişi sağladığını hatırlattı. 

Bu örneklerin, Türkiye ile Rusya ilişkilerinin bugünkü ahvaline verdiği değeri teyit ettiğini vurgulayan Han, "Bunu S400 alımına da götürebilirsiniz, nükleer santral anlaşmasana götürebilirsiniz. Dolayısıyla ilişkiler iyi. Rusya ile ilişkilerin ilişkilerinin tarihsel derinliğinden de kaynaklanan ama bugünkü ticari bağlantılara da yansıyan ilişkiler ağı bulunduğu, Türkiye'nin Rusya ile Karadeniz güvenliği noktasında oldukça yüksek düzeyde örtüşen anlayış birliğine sahip olduğu, ortak bir Suriye dosyası olduğu gibi unsurları da dikkate alırsanız Türkiye'de hangi iktidar olursa olsun ilişkiler pek de farklı olmayacaktır. Kim iktidar olursa olsun Rusya ile o hususi ilişkiyi sürdürecektir" ifadelerini kullandı.

Rusya olsanız 'AK Parti kalsın' istersiniz

Kılıçdaroğlu'nun söz konusu Twitter mesajında da "dostluktan yanayız" dediğini aktaran Han, "Ama bu durumun Rusya'dan görüntüsü böyle olmayabilir" dedi ve ekledi:

"Rusya'da bazı basın organlarında Sayın Kılıçdaroğlu'nu 'Yeni bir Zelenski' olarak tanımlayan kimi haberler oldu. Bunun bir kaynağının olması lazım. Bir endişe, kaygı, korku var orada. Ve bu kaygı, bu korku Rusya'nın bugün çok ihtiyaç duyduğu bir nefes alma kanalı olan Türkiye ile ilgili. Rusya olsanız elbette o kanalın açık olmasını garanti eden bir iktidarın kalmasını tercih edersiniz." 

Bir ilişkiler yumağı ve çok yönlü bağımlılıklar ve bağlantılar söz konusu olduğunu belirten Han, bu bağımlılık ve bağlantıların üzerine Kılıçdaroğlu'na kimi haberlerin gelmiş olmasının da muhtemel olduğunu belirterek, "O haberlerin de üzerinde bir fikriyat inşa etme suretiyle sayın Kılıçdaroğlu dün o tweeti attı diye düşünüyorum" diye konuştu.

 

 

"Bıçak kemiğe dayanmış"

Prof. Dr. Mensur Akgün, Kılıçdaroğlu'nun elinde bir veri olduğu ve bu reaksiyonu bu yüzden sergilediği düşüncesinde olsa da verdiği "mesajı" sert bulduğunu ifade etti.

 "Seçimlerden sonra kazanacak olursa Rusya ile Türkiye çalışmak zorunda. Ruslar şu anda Türkiye'ye pek çok anlamda muhtaçlar ama daha yumuşak bir şekilde bunu ifade etmek mümkün olabilirdi" diyen Akgün, "Ama belli ki bıçak kemiğe dayanmış ki böyle bir tweet atmış" dedi.

Şimdi Ruslar Kılıçdaroğlu'nun Batılı gazetelere verdiği mülakatlara da bakarak, Kılıçdaroğlu'nun kazanması halinde Türkiye'nin Rusya karşıtı bir politika izleyeceğini düşüneceklerini kaydeden Akgün, Türkiye, şu anda kurulmuş olan bu dengeyi ne olursa olsun sürdürmeli" ifadelerinin kullandı.

Başka ülkelerdeki seçimlere Rusların da ABD'lilerin de bazı Avrupalı devletlerin de elinden geldiğince müdahale edeceğini belirten Akgün, "ABD'nin kaç seçime müdahale ettiğine ilişkin yazılmış akademik makaleler var. Rusya da aynı şekilde yapıyordur, bundan hiçbir şüpheniz olmasın. Ama önemli olan bu müdahalelerin etkisinin ne olduğu" diye konuştu.

 

 

"Ruslar, 'Acaba Kılıçdaroğlu'nun bu adımını ABD mi destekliyor' diye düşünüyor"

Kremlin yanlısı gazeteci Amur Gadjiev, Kılıçdaroğlu'nun tweetlerinde Rusya'yı net bir şekilde suçlasa da bu suçlamayı temellendirecek bir delil ortaya koymadığını söylüyor.

Söz konusu tweetleri sıradan Rusya vatandaşları da okuyabildiğini belirten Gadjiev, "Onların aklına ilk olarak 'Acaba bu, ABD tarafından desteklenen bir adım mı' sorusu geliyor. Böyle bir suçlama varsa kanıtının da mutlaka olması gerekir" dedi. 

Rusya'da, Kılıçdaroğlu'nun kendilerine karşı bir rahatsızlığı olduğu izlenimi oluştuğuna değinen Gadjiev, "Son dönemde Türkiye ile Rusya ilişkileri büyük yol kat etti. Bu, karşılıklı çıkar esasına dayanan bir iş birliği. Kılıçdaroğlu acaba kendi ülkesinin dışındaki çıkarları mı güdüyor" diye sordu. 

"Rusya, ABD değil ki seçimlere karışsın" iddiasında bulunan Gadjiev, şunları söyledi:

"Dolayısıyla bu suçlamaları Sayın Kılıçdaroğlu'nu anlamakta güçlük çekiyoruz. Batı'nın çizgisinde olduğunun sinyalini vermek istedi. Ama sonuçta eğer seçilirse o zaman nasıl Rusya ile ilişki yürütecek? Bunu liderlik iddiası olan birinin düşünmesi gerekirdi."