Suriye'de deprem felaketinin üçüncü günü: Ölü sayısı 3 bine dayandı

Türkiye'nin komşusunda iç savaşın etkileri yardım çalışmalarına da engel oluyor

22.50: Beyaz Baretliler, Suriye'nin kuzeybatısında muhaliflerin kontrol ettiği bölgelerde ölenlerin sayısının 1730'a çıktığını duyurdu. 2 bin 850 kişinin de yaralandığı aynı açıklamada bildirildi.

Şam yönetiminin kendi kontrolündeki bölgeler hakkında açıkladığı son rakam 1200'dü. Böylece Suriye'nin tamamında ölenlerin sayısı 2930 oldu. 


22.00: Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Gelen yardımların Suriye'ye ulaşması konusunda gerekli desteği veriyoruz. İki tane daha kapının açılması konusunda çalışmalar yapıyoruz" dedi.

20.45: AB, Türkiye ve Suriye'deki depremzedelere yardım için mart başında bağışçılar konferansı düzenleneceğini belirtti. AB Komisyonundan yapılan açıklamada, Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen ile AB Dönem Başkanı İsveç'in Başbakanı Ulf Kristersson'un Türk makamlarının koordinasyonunda böyle bir konferans düzenlemek istedikleri bildirildi.

19.30: Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Türkiye ve Suriye'ye yardım göndereceğini açıkladı. DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, deprem bölgelerine tıbbi yardım malzemelerinin yer aldığı üç uçak gönderileceğini belirtti.

15.30: Yetkililer ve sağlık görevlileri Suriye'de ölü sayısının 2 bin 662 kişiye ulaştığını açıkladı. Ancak AFP'nin haberine göre uzmanların en kötü korkuları gerçekleşirse bu rakam iki katına çıkabilir.

Dünya Sağlık Örgütü Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus, binlerce yaralı ve hala mahsur kalmasından korkulan kişiler için zamanın azaldığı uyarısında bulundu.

Hasarın büyüklüğü ve belirli bölgelere yardım gelmemesi nedeniyle hayatta kalanlar felakete müdahale ederken kendilerini yalnız hissettiklerini söyledi.

İsyancıların elindeki Cinderes kasabasında yaşayan ve tam adını vermeyen Hassan adlı bir bölge sakini enkaz altında kalanların sayısının üsttekilerden daha fazla olduğunu söyleyerek ekledi:

Çöken her binanın altında yaklaşık 400-500 kişi sıkışmış durumda ve onları çıkarmaya çalışan sadece 10 kişi var. Ve hiçbir makine yok.

Suriye'de isyancıların kontrolündeki bölgelerde enkaz altında kalan insanları kurtarma çalışmalarına öncülük eden Beyaz Baretliler "zamana karşı yarışlarında" uluslararası yardım çağrısında bulundu.

Depremden bu yana, savaştan zarar gören Suriye'nin kuzeybatısında hükümetin kontrolü dışında kalan bölgelerde düzinelerce yıkılmış binanın enkazı altından sağ kalanları çıkarmak için çalışıyorlar.

Resmi olarak Suriye Sivil Savunması olarak bilinen grubun sözcüsü Muhammed Şibli, "Uluslararası kurtarma ekipleri bölgemize gelmeli" dedi. Komşu Türkiye'den AFP'ye konuşan Şibli, "İnsanlar her saniye ölüyor; zamana karşı bir yarış içindeyiz" diye ekledi.

Avrupa Komisyonu'nun kriz yönetiminden sorumlu üyesi Janez Lenarcic, Suriye'ye yardımın hassas bir konu olduğunu ve Şam'da yaptırımlara maruz kalan hükümetin AB'den resmi olarak yardım talebinde bulunduğunu söyledi.

On yıldır devam eden iç savaş ve Suriye-Rusya hava bombardımanı hastaneleri yerle bir etmiş, ekonomiyi çökertmiş ve elektrik, yakıt ve su sıkıntısına yol açmıştı.

Lenarcic, Avrupa Komisyonu'nun AB üyesi ülkeleri Suriye'nin tıbbi malzeme ve gıda talebine yanıt vermeye "teşvik ettiğini" ve aynı zamanda yardımların Devlet Başkanı Beşar Esad hükümeti tarafından "saptırılmamasını" sağlamak için izleme yaptığını belirtti.

13.30: Suriye'nin talebiyle AB Sivil Koruma Mekanizması aktif hale getirildi. Pazartesi günü Türkiye için benzer bir açıklama yapan AB'nin İnsanı Yardım ve Kriz Yönetimi konularından sorumlu sözcüsü Balazs Ujvari, AB uydu izleme sistemi Copernicus'un faaliyete geçirildiğini belirterek şöyle demişti:

Bu sistem AB'ye, Türkiye'den uydu fotoğrafları sağlayarak bu doğal afetten en çok etkilenen bölgeleri tespit etme imkanı veriyor. Gelecek saatlerde elbette Türk makamlarıyla iletişim halinde olacağız ve sahada ihtiyaç olduğu taktirde ek destek mekanizmalarını harekete geçireceğiz.

12.30: Beyaz Baretliler, 4 gönüllüsünün aileleriyle birlikte enkaz altında kalarak öldüğünü duyurdu.


12.10: Çin, Suriye'ye 30 milyon yuanlık (yaklaşık 83 milyon TL) yardım yapacağını açıkladı. Pekin yönetimi daha önce de acil insani yardım için Türkiye'ye 40 milyon yuan (yaklaşık 111 milyon TL) tahsis edeceğini duyurmuştu.

10.55: Pazartesi günü meydana gelen, Kahramanmaraş merkezli, 7.7 ve 7.6 Mw büyüklüğündeki depremler Türkiye'nin komşusunu da vurdu.

Suriye'nin çeşitli bölgelerinde ölenlerin sayısı 2 bin 530'a, yaralananların sayısı ise 4 bin 645'e yükseldi.

Suriye'de depremlerden etkilenen İdlib, Halep, Hama, Lazkiye ve Tartus illerinde arama kurtarma çalışmaları 6 Şubat'tan bu yana sürüyor.

Devlet haber ajansı SANA'nın haberine göre, depremde Halep, Lazkiye, Hama ve Tartus illerinde rejim kontrolündeki bölgelerde 1250 kişi hayatını kaybetti, 2 bin 45 kişi yaralandı.

Suriye'nin kuzeyinde muhaliflerin kontrolündeki bölgelerde de çok sayıda bina yıkıldı veya hasar gördü. Sahadaki Anadolu Ajansı muhabirlerinin Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR), Sivil Savunma (Beyaz Baretliler), yerel yetkililer, sağlık kuruluşları ve yerel kaynaklardan derlediği bilgiye göre, Suriye'nin İdlib ile Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatı bölgelerinde en az 1280 kişi öldü, 2 bin 600'den fazla kişi yaralandı.

AA
Kurtarma çalışmalarında muhalif Suriye Milli Ordusu mensupları da yer alıyor (AA)


İç savaşın etkileri yardım çalışmalarına da engel oluyor 

Suriye'ye yardım götürmek için uğraşan insani yardım çalışanları, iç savaşın etkilerinin kendilerine sıkıntı yarattığını vurguluyor. 

Depremden önce dahi ülkenin her bölgesine yardım ulaştırmak siyasi ve lojistik engellerle karşılaşırken şimdi bu sorunlar daha da büyüdü. 

Suriye'de muhaliflerin kontrol ettiği bölgelere Türkiye üzerinden yapılan yardımlar, yolların ve altyapının hasar görmesiyle durduruldu. Salı günü açıklama yapan bir BM sözcüsü, ülkenin kuzeybatısındaki bu bölgelere yapılan yardıma ara verilmek zorunda kalındığını bildirdi.


2011'de başlayan iç savaşın ardından Beşar Esad yönetimine yaptırımlarla cephe alan ABD ve Avrupa ülkeleri, hâlâ yardımları ona iletmek istemiyor. Yardımların muhaliflerin kontrolündeki bölgelere hiç gönderilmeyerek Esad yönetimine bağlı kişi ve kurumlara yönlendirilebileceği endişesini taşıyorlar. 

Sahadaki acil durum çalışanlarıysa gecikmenin pek çok cana mal olacağını vurguluyor. 

Diğer yandan Washington merkezli Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi'nden Natasha Hall, özellikle şu anda acil harekete geçilmesi gerektiği için yardımın muhaliflerin kontrolündeki bölgelere Şam üzerinden ulaştırılmasının mantıklı olmadığını ifade ediyor:

Şam'dan onay almak hem lojistik açıdan hem de idari olarak aşırı zor. Suriye hükümetinin ülkenin kuzeybatısındaki sivil toplum kuruluşlarını tanımaması yardımın koordinasyonuna engel oluyor.

Washington merkezli Ortadoğu Enstitüsü'nden Emma Beals, Hatay Havalimanı ve Bab el Hava sınır kapısına giden yolun gördüğü hasarın yardımları engellediğini söylüyor. BM'nin yalnızca Bab el Hava'dan yardım gönderilmesine yetki verdiğini hatırlatıyor. 

"Türkiye'de de devasa ihtiyaç var" diyen Beals, uluslararası kurtarma ekiplerinin Suriye'de Heyetu Tahriru'ş Şam'ın kontrolündeki yerlere gitmekten emin olamadığını, zira bu grubun ABD tarafından terör örgütü olarak kabul edildiğini bildiriyor:

Örgütün varlığı, bölgeye yardım etmeye hazır olan pek çok bağışçının elini kolunu bağlıyor.

Bu durum Şam ve müttefiki Moskova'nın elini güçlendirdi. Esad yönetimi, yardımların Şam üzerinden dağıtılması gerektiğini daha güçlü bir dille ifade ediyor.  

AFP
Muhaliflerin kontrolündeki Cinderes'te de soğuk hava koşulları hakim (AFP)


Salı günü düzenlediği basın toplantısında Suriye Arap Kızılayı Başkanı Halid Hbubati, "Yıkıcı depremin yansımalarıyla yüzleşmek için Suriye'ye uygulanan ablukanın ve ekonomik yaptırımların kaldırılması çağrısında bulunuyoruz. Yaptırımlar ve abluka yüzünden yardım ve kurtarma konvoylarına verecek benzinimiz bile yok" dedi.

Hbubati, ülkenin her yerine yardım ulaştırmaya hazır olduklarını ve muhaliflerin kontrol ettiği bölgelere yardımın BM aracılığıyla yapılabileceğini söyledi.

Rusya başta olmak üzere Birleşik Arap Emirlikleri, Irak, İran ve Cezayir gibi ülkeler Esad yönetiminin kontrolündeki havalimanlarına yardım yolladı. 

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, pazartesi günü gazetecilere bölgedeki partnerleriyle çalışmayı sürdüreceklerini vurgulayarak şöyle dedi:

Kendi halkına 12 yıldır gaddarca davranan bir hükümele yardım eli uzatmamız ironik olur ve ters etki edebilir.

Birleşik Krallık'tan da benzer bir açıklama geldi. Dışişleri, İngiliz Milletler Topluluğu ve Kalkınma Ofisi sözcüsü, "Yaptırım rejimi, hükümet ve yandaşlarının insan hakları ihlalleri ve diğer istismarlı yüzünden başlatıldı" ifadelerini kullandı. 

ABD ve Birleşik Krallık'ın desteklediği Suriye Sivil Savunması, muhaliflerin kontrolündeki bölgelerde faaliyet gösteriyor. ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı Yöneticisi Samantha Power Beyaz Baretliler olarak da bilinen grubun başkanı Raid Salih'le dün görüşerek bölgeye nasıl yardım gönderilebileceği konusunda görüş alışverişinde bulundu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Avrupa Birliği'yse BM ve sivil toplum kuruluşları üzerinden tüm Suriye'ye yardım sağlamaya çalıştığını Avrupa Komisyonu Sözcüsü Balazs Ujvari aracılığıyla açıkladı. Macar sözcü, arama kurtarma ve sağlık ekipleri konusunda Esad yönetiminin henüz kendilerinden resmen yardım talep etmediğini söyledi. 

Teoride ABD ve AB yaptırımlarının, Esad yönetiminin kontrol ettiği bölgelere yapılabilecek insani yardımları engellememesi gerekiyor, zira bu yardımlar için yaptırımlarda istisna maddeleri var. Ancak pratikte durum değişiyor. Bankalar yaptırımları ihlal etme korkusuyla para transferini engelleyebiliyor.

Suriye Dışişleri Bakanı Faysal Mikdat da El Mayadin televizyon kanalına yeni verdiği röportajda, ABD yaptırımlarının kendilerine yönelik yardımları engellediğini vurguladı. 

BM, Kızılhaç ve sivil toplum kuruluşlarına yardım talebinde bulunduklarını söyleyen Mikdat, "ABD ve Batı ülkelerinin uyguladığı yaptırımlar, felaket ve yıkımı büyüttü" dedi. Mikdat, BM Güvenlik Konseyi kararlarına göre insani yardımın yaptırımlardan etkilenmemesi gerektiğinin çok açık bir şekilde belli olduğunu savundu. 

Beyaz Baretliler Başkanı Raid Salih, "Bize yardım konusunda vaatler verilse de buraya gelen hiçbir şey yok" diyor.

Suriye'de Beşar Esad yönetimine karşı gösterilerin vahşice bastırılmasıyla 2011'de başlayan iç savaş, yabancı askerlerin ve cihatçıların bölgeye girmesiyle farklı bir boyut kazanmıştı. 

Hâlâ yönetimin tamamını kontrol edemediği Suriye'deki iç savaşta yaklaşık yarım milyon kişi öldü. Ülkeden kaçan milyonlarca kişi başta Türkiye olmak üzere çevre ülkelere ve dünyaya yayıldı. 
 

Independent Türkçe, Reuters, AFP, AP, AA, SANA

DAHA FAZLA HABER OKU