Cezayir'de kış evsizler için zor geçiyor

Cezayir'de bir üniversite profesörünün sokakta ölmesi tartışmalara yol açtı. Dayanışma Bakanlığı merhumun akli dengesinin yerinde olmadığını iddia etti

Cezayirlilerin çoğu kaloriferli evlerde yaşarken, bazıları dışarıda sert kış şartlarıyla mücadele ediyor / Fotoğraf: AFP

Cezayir'in doğusundaki şehirlerden birinde sokakta soğuktan etkilenen bir profesörün ölümüne ilişkin resimler, sosyal paylaşım sitelerinden resmi makamlara kadar yayılan geniş çaplı bir kargaşaya yol açtı.

Cezayir şu anda kar yağışının eşlik ettiği soğuk hava dalgasına tanık oluyor.

Cezayirli vatandaşların çoğu, farklı maddi koşullara ve sosyal düzeylere bağlı olarak çeşitli ısınma araçlarını kullanarak evlerinde yaşarken, sert hava şartlarına göğüs geren bir grup, sokakta evsiz, yataksız, sıcak bir tas çorbaya muhtaç bir şekilde hayırseverlerin yardımını bekleyerek yaşıyor.

Başkent Cezayir'in Port Said Meydanı'nı ve çevresindeki cadde ve sokakları gezerken, kaldırım kenarlarında ve bina girişlerinin önünde eskimiş battaniyeler üzerinde yatan çok sayıda evsiz gördük.

Binaların, dükkanların ve hastane, cami, yolcu taşıma istasyonları gibi diğer yerlerin girişlerinde yaşları çocuklardan yaşlılara kadar değişen, akıl hastaları, erkek ve kadınlardan oluşan evsizler bulunuyordu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Dayanışma, Aile ve Kadın Sorunları Bakanlığı, evsizlerin özel merkezlerde barındırılması amacıyla yılda 1.500'den fazla devriye gezdirmektedir.

Bunlar evsizlerin sağlık takibini sağlayan sivil savunma, güvenlik güçleri ve sağlık ekipleriyle koordinasyon içinde yürütülen ekip çalışmalarıdır.

Onlarca yerel yardım kuruluşu evsizlere yiyecek, giyecek, ve battaniye dağıtarak onları topluma yeniden entegre olmaya ve barınma merkezlerine gitmeyi kabul etmeye teşvik etmek için bu ekiple birlikte çalışmaktadır.


Doktorun soğuk algınlığı nedeniyle ölümü

Cezayir sokaklarındaki evsiz krizi yeni değil, ama geçtiğimiz günlerde bu krizi tekrar gündeme getiren şey, Annaba şehrindeki evsiz bir kadının ölüm haberlerinin fotoğraflar eşliğinde sosyal medyada yayılması oldu. Daha sonra bu kişinin biyoloji alanında uzmanlaştığı ortaya çıktı.

Bu, Annaba valiliğini olay hakkında "yanlış bilgi ve haber" yayıldığı gerekçesiyle şu açıklamayı yapmaya sevketti:

Vefat eden F.B. emekli bir üniversite profesörüdür ve evsiz biri değildir. Kendisine ait müstakil bir konutu vardır. Ancak, şehrin sokaklarından birinde vefat edinceye kadar, zaman zaman aile evini terk etmesine neden olan bir akıl hastalığından mustariptir. Evsizlerin takibinden sorumlu ekibimiz çalışmalarını sürdürmektedir ve özellikle geceleri olmak üzere her gün devriye gezmektedir.


Sosyal Bilimler Fakültesi'nde araştırmacı olan Bin Mustafa Dahu konuya ilişkin şu değerlendirmede bulundu:

Devletin, savunmasız ve muhtaç gruplara sosyal devlet ilkesinden hareketle bakma konusunda açık bir anayasal taahhüdü vardır. Şahsen, örneğin Batı Cezayir'de Mostaganem'deki Dayanışma Müdürlüğü'nün içinde evsizlerin adlarının asılı olduğunu gördüm. Ancak kimlik belgesi veya kişinin kimliğini kanıtlayan herhangi bir belgenin ibraz edilmesi konusunda hukuki bir sorun yaşanıyor. Çünkü evsizlerin birçoğunda bu belge bulunmuyor. Buradaki yardım merkezleri huzurevlerine veya gençlik merkezlerine bağlı olduklarını ve 60 yaşından küçüklere sadece üç gün kalma izni verebildiklerini söyledi. Bu insanlara daha iyi bir gelecek sağlamak için sosyal meselelere ilişkin yasal metinlerin değiştirilmesi gerekmektedir. Bazı evsizler merkezlerde kalmayı reddediyor. Bazıları akıl hastalıkları veya nörolojik bozukluklardan muzdariptir. Programın bu hastalıktan muzdarip olan bu grubu desteklememesi toplumsal çıkarların sorumluluğunu dışlamak demektir. Bu nedenle, psikolojik, sosyal ve ekonomik olarak ezilen bir toplumsal grubun yaşadığı bu trajediyi ele almak için yeni ve bütünleşik bir sosyal ve yasal yaklaşım ortaya konmalıdır. Ahlaki ve hukuki bir sorun teşkil eden bu durumdan toplum ve devlet olarak hepimiz sorumluyuz. Bu nedenle, Dernekler Kanunu’nda değişiklik yapılmalı ve yükümlülüklerin ne ölçüde kollektif çalışmaya karşılık geldiği incelenmelidir. Faaliyetlerinin bütünü hakkında yıllık raporlar sunmaları koşuluyla, dernek programlarına açık yükümlülükler dahil edilmelidir.


Konu daha karmaşık hale geliyor

Dayanışma Bakanlığı sorunun çözümü adına hayata geçirdikleri faaliyetleri şu şekilde açıkladı:

Bakanlığın yıllardır yürüttüğü barınma kampanyaları ile sokaktaki evsizlere sahip çıkmak için zor durumdaki yaşlıları ve evsizleri ihbar etmek adına ‘Milli Dayanışma Dinliyor’ adlı bir platform kuruldu. Bu sayede vatandaş, ikamet ettiği ildeki Sosyal Faaliyetler Müdürlüğü kendi bilgilerini işledikten sonra kendisine ait bir elektronik hesap açabilir. Bu da taleplerini kaydetmesine, takip etmesine ve bunlara yanıt almasına olanak tanır. Evsiz yaşama olgusu yeni değil, ancak Cezayir'deki evsizlik gerçeği giderek daha karmaşık ve kontrol edilmesi zor bir hal alıyor. Günümüzde çözüm, özellikle birçok evsizin yer değiştirmesi ve bu durumun sorumlu makamlarca kendilerine yardım sağlanmasını engellemesi nedeniyle elektronik başvuru yoluyla bildirim fırsatı sunulmaktır. Evsizlerle ilgili yaşanan başka bir sorun daha vardır. Pek çok evsiz insan, giriş ve çıkış zamanlaması dayatılarak özgürlüklerinin kısıtlandığını hissettikleri sosyal yardım merkezlerinden kaçıyor, belirli bir düzene göre yaşamaya tahammülleri kalmadığı için özellikle açık alanda yaşadıkları özgür hayata geri dönüyor.


Diğer yandan Cezayir Kızılayı, "Sıcak Kış" kampanyasına devam ediyor.

20 merkez, kadın ve erkek 30 gönüllünün bir arada olduğu dayanışma konvoylarıyla evsizlere battaniye ve sıcak yemek dağıtıyor.

Şu ana kadar 15'ten fazla ile 500 gıda kolisi dağıtıldı, evsiz insanlara 3 bin battaniye yardımı yapıldı.
 

DAHA FAZLA HABER OKU