Cezayir'de işsizlik, diploma sahiplerinin peşini bırakmıyor

64 bine ulaşan sayı günden güne artmaya devam ediyor ve devlet çözümleri krizi körüklüyor

İşsiz doktora mezunlarının oturma eyleminden bir görüntü (sosyal paylaşım siteleri)

Cezayir'deki işsiz doktora mezunları, iş bulma girişimleri başarısızlıkla sonuçlanınca protesto gösterileriyle hareketlerini büyütmeye ve yıllar önce başlayıp çözüme kavuşmayan talep hareketini yinelemeye hazırlanıyorlar.

Çeşitli bilimsel disiplinlerden doktorlar, bir iş pozisyonu kazanmak için yarışmaların ve sınavların karmaşık sürecinden geçmeden, doğrudan istihdam edilmenin temel bir gereklilik olduğunu savunuyorlar.

Üniversite kurumlarının ve hatta Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırma Bakanlığı'nın kapıları önünde birçok oturma eylemi gerçekleştirmelerine rağmen istekleri sonuçsuz kaldı.

Doktorlar, sektör yetkililerini öteleme politikasından uzak ciddi bir diyalog başlatmaya davet ettiler.

Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırma Bakanlığı tarafından geliştirilen "Progres" Platformu'nun iş arayanların önünde engel oluşturması, akademik yılın başından bu yana binlerce doktora mezunu arasında öfke düzeyini yükseltti.

Bu süreç, mezunların yükseköğrenim alanı dışında istihdamı için çözümler sağlamak amacıyla Kamu İstihdam Kurumu ile Çalışma İstihdam ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı arasında doktora sahiplerini ve sektörde onlara açık pozisyonları yeniden sınıflandırmak için yapılan bir anlaşma ile sonuçlandı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Ekim 2021'de Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırma Bakanlığı, Çalışma İstihdam ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Kamu Hizmetleri Genel Müdürlüğü, doktora veya eşdeğeri bir diplomaya sahip kişilerin ekonomik kurumlar, kamu kurum ve kuruluşlarında istihdamına ilişkin önlemleri belirleyen ortak bir madde imzaladı. 


Protesto nöbetleri

Ayrıca, Doktora ve Yüksek Lisans Öğrencileri Ulusal Koordinasyonu, bu ayın 23'ünde Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırmalar Bakanlığı binası önünde barışçıl bir ulusal eylem düzenlemeyi planladığını duyurdu.

Doktora ve Yüksek Lisans Öğrencileri Ulusal Koordinasyonu'nda hukuk işlerinden sorumlu Ömer Haşimi, işsiz doktorların yüksek öğretim ve bilimsel araştırma sektörüne bağlı kurumlarda doğrudan istihdam mücadelesinin yıllar önce başladığını ve bunun talepler karşılanana kadar devam edeceğini ifade etti.

Doktora ve yüksek lisans derecelerini temsil eden Koordinasyon Komitesi'nin argümanlarının güçlü ve yasal gerekçelere dayandığını söyleyen Haşimi, doktora ve yüksek lisans öğrencilerini ve mezunlarını savunan Koordinasyon Komitesi'nin, savunmasını iki ana argüman ve dayanağa dayandırdığını açıkladı:

Birincisi, doktora eğitiminin açılmasına ilişkin 98-254 sayılı kanun hükmünde kararnamenin 15'inci maddesinin açıkça öngördüğü dikkate alındığında, hukuki boyutla ilgilidir. Doktora pozisyonları, öğretim görevlileri açısından üniversiteler tarafından ifade edilen niceliksel ve niteliksel ihtiyaçlara tabidir.


Haşimi'ye göre, ikinci dayanak, yaklaşık 40 bin araştırma profesörü olan üniversitelerin eğitimsel ve uygulamalı denetim açısından mustarip olduğu büyük kontenjan açığıyla ilgili.

Bu temelde, Koordinasyon Komitesi, doğrudan istihdam konusunun her şeyden önce, doğrudan istihdam talebinin karşılanması durumunda eğitimsel, bilimsel ve ekonomik rolünü yerine getirebilecek olan Cezayir üniversitelerinin çıkarına olduğu görüşünde. 

Ayrıca Ömer Haşimi, üniversite kurumlarının kontenjan açığını kapatmak için yarı zamanlı profesörler çalıştırmasını eleştirerek bunun, binlerce doktora sahibini iş olanaklarından mahrum bıraktığını söyledi.

Haşimi, ilgili doktora ve yüksek lisans sahiplerinin sayısının yaklaşık 12 bin olduğunu tahmin ederek, devletin bu soruna bir çözüm bulmak için tüm olanaklara sahip olduğunu belirtti.


Siyasi karar

Cezayir'in batısında bulunan Oran 2 Muhammed bin Ahmed Üniversitesi doktora temsilcisi Yasin Fafaa ise, "Doktorlar sorunu üniversite kurumları düzeyinde defalarca çözmeye çalıştılar. Ancak yetkililer her defasında karar verme yetkisinin bakanlığın elinde olduğunu söylüyorlar" dedi.

Doğrudan istihdam ve doktora yahut yüksek lisans dereceleri sahipleri için iş pozisyonları açılmasını açıkça öngören bir kararnamenin varlığına rağmen, mevcut krizin üniversiteleri ve yüksek öğretimin kalitesini büyük ölçüde etkilediğini söyleyen Yasin Fafaa, "üniversite kadrolarının marjinalleştirilmesi" olarak gördüğü faaliyeti eleştirdi.

Fafaa, krizin nedenini maliye bakanlığı tarafından yüksek öğretim sektörünün yararına verilen mali pozisyonların azlığına bağlıyor.

İşsiz doktora mezunlarının mağduriyetlerinin sona erdirilmesi için Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun'un siyasi bir karar vererek çeşitli sektörlerle koordinasyon sağlayarak müdahale etmesi gerektiğini kaydederek, çeşitli üniversitelerdeki doktorların barışçıl protestolarının bu sorun çözülene kadar devam edeceğini açıkladı.

Fafaa, doktora mezunlarının istihdamının, açılan kadroların üniversite öğretim üyesi ve araştırma görevlilerinin nitelik ve nicelik ihtiyaçlarına uygun olması gerektiğini öngören 98-254 sayılı kanun hükmünde kararnameye göre açıkça uygun olduğunu belirtti ve "Bu, hem yüksek lisans hem de doktora pozisyonlarımızın finansal olduğunun açık ve doğrudan kanıtıdır" dedi.

Yasin Fafaa'ya göre Doktora ve Yüksek Lisans Öğrencileri Ulusal Koordinasyonu'nun planı, seçkinlerin sesini ve doğrudan istihdam talebini iletmek için Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun ile yazışmaları üstlenen ve Cumhurbaşkanlığı'yla doğrudan ilgili tüm ulusal organlarla temas kuran bir komitenin oluşturulmasını içeriyor.

Ayrıca Fafaa, taleplerin aşılamaz olmadığını ve çözümünün mümkün olduğunu vurguladı.

Fafaa, Mümkün olan en iyi çözümün, doktorların gruplar halinde üniversiteye doğrudan entegrasyonu için bir mekanizma geliştirmek olduğuna inanıyor.

Kıdeme ve üniversitedeki öğretim yılına göre bu beş kademeli olabilir.


Bakanlık hareketi

Söz konusu gruptaki işsizliği kontrol altına almak için Cezayir Hükümeti bir dizi karar aldı.

Bunlardan en önemlisi, 70 yaşını doldurmuş üniversite hocalarının emekliliğe sevk edilmesiyle onların yerine yeni doktora sahiplerinin devlet dairelerinde istihdam edilmesi hamlesi.

Karar, ülkedeki 64 bin üniversite profesörü sayısının yalnızca yüzde ikisini temsil eden 70 yaş üstü 1.236 üniversite profesörünü kapsıyor.

Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırma Bakanı Kemal Bidari, doktora ve yüksek lisans sahiplerinin temsilcileriyle yaptığı toplantıda, istihdam mekanizmaları bulmak amacıyla doktora ve yüksek lisans derecelerinin istatistiklerini elde tutmak için dijital bir platform oluşturulacağını duyurdu.

Bunun istihdam sorununa çözüm bulma konusunda kendilerine yardımcı olacağını ve gündeme getirilen sorunlara çözüm bulunmasını kolaylaştıracağını ifade eden Bidari "İstihdam, kamu hizmeti kanunlarıyla düzenlenir ve sadece Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırmalar Bakanlığı'nın kararına bağlı değildir" diye konuştu.

Kamu ve iktisadi kuruluşlarda doktor kategorisine terfi mekanizmaları hakkında, Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırmalar Bakanı Kemal Bidari, "yeterlilik düzeyi dikkate alınarak öğretim üyeliği için nasıl istihdam edileceklerini açıklayan organizasyonel bir metin" yayımlanacağını duyurdu.

Yürürlükteki temel kanunlara göre, doktora derecesi veya eşdeğerliği tanınan sertifika sahipleri ile kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanların 16. derecede sıralandığını ve bunun kurumlardaki rütbelerin en üst derecelere terfi imkânı sağlamayan en yüksek dereceli tasnif olduğunu açıkladı.

Doktora derecesine sahip çalışanları terfi ettirme mekanizmaları dahilinde ve bakanlık talimatlarına göre, doktora derecesi veya denkliği tanınan sertifika sahiplerinin istihdamını artırmak için yüksek öğretim ve bilimsel araştırma sektöründe yardımcı doçent veya kadrolu araştırmacı olarak istihdam edilmelerinin yanı sıra, kamu kurum ve kuruluşlarında "doktor" pozisyonu oluşturuldu. 


 

DAHA FAZLA HABER OKU