Konya'daki barınağa girerek köpeklerin birbirlerini yediği görüntüleri çeken aktivist, "işyeri dokunulmazlığını ihlal" gerekçesiyle gözaltına alındı

Dernek başkanı, köpek barınağına girerek içeride yaşananları kayda aldığı için "işyeri dokunulmazlığını ihlal", belediye başkanlarına "katil" dediği için de "hakaretle" suçlanarak hakim karşısına çıkarıldı, yurtdışı yasağıyla serbest kaldı

Konya Büyükşehir Belediyesi'ne ait hayvan barınağına götürülen köpeklerin oradaki görevlilerce küreklerle öldürülmesi kamuoyunda çok konuşuldu. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Konuyla ilgili soruşturmanın başlatıldığı ve 2 görevlinin tutuklandığı olayı, Şefkat-Der Başkanı Hayrettin Bulan, Türkiye'nin gündemine taşıdı. 

İki köpeğin bir başka köpeği yediği görüntüleri çeken Bulan, barınak önündeki protestoların da tetikleyicilerinden oldu.

Barınak şartlarının çok kötü olduğunu ifade eden Bulan, bazı açıklamalarında Konya'daki belediye başkanlarına "katil" demişti. 

Bütün bunlardan sonra Bulan polis tarafından gözaltına alındı.

Barınağa girerek video çektiği için "işyeri dokunulmazlığını ihlal"le suçlanıyor

Bulan hakkında başlatılan soruşturmanın gerekçesi "işyeri dokunulmazlığını ihlal etmek" ve "hakaret".

Ters kelepçeyle gözaltına alınan ve terörle mücadele şubesinde de tutulduğunu söyleyen Bulan, yaşadıklarını Independent Türkçe'ye anlattı.

"Bu katliamın olduğu yeri dolaşırken arka tarafta bir boşluk bularak içeri girdim" diyen Bulan, açlıktan birbirlerini yiyen köpeklerle karşılaştığını söyleyerek, "4 bin 500 köpek canı oraya doldurmuşlar. Kaç bin öldürüldü, katledildi, açlıktan birbirini yedi belli değil. Çünkü Konya Büyükşehir Belediyesi 3 yıldır hiçbir ziyaretçiyi buraya almadı" dedi.

 

hayrettin-bulan-dan-ilginc-cikis-4118662_6440_amp.jpeg
Şefkat-Der Başkanı Hayrettin Bulan



"Köpek hapishanesi"

"Çok aç olanlar vardı. Bir adet mama bile yok, korkmuşlar, yaralılar, müdahale yok ve saat dört buçuktan sonra 4 bin 500 köpeğin yaşam savaşı verdiği bölgede hiçbir çalışan yok" diyen Bulan şunları söyledi:

"Dört buçuktan sonra sadece güvenlik görevlileri kalıyor. Onlar da buraya asla müdahale etmiyorlar. Ben oradaki durumu anlattım. Orası açık bir bölümdü, barınağa oradan girdim. Ama zaten o vahşeti önlemek için üstten de atlardım. Her şeyi yine yapardım. 'Konya Büyükşehir Belediyesi Hayvan ve Rehabilitasyon Merkezi' denen ama aslında ölüm kampı olan bu yere 'köpek hapishanesi' diyoruz. Nazilerin, Yahudi çocuklarını aç bıraktığı, öldürdüğü bir kamp gibi. Türkiye'de birçok ihlaller var. Her gün binlerce köpek zehirleniyor, vuruluyor. Çöplüklere atılıyor. Yasa dışı barınaklara kapatılıyor. Bu hapishanelerde birbirlerini parçalıyorlar. Yirmi dört saat can güvenlikleri olmayan bir durumlarla karşı karşıyayız."

"Ters kelepçe takıp terörle mücadele şubesine götürdüler"

Hem barınağa girdiği hem de Belediye başkanlarına "katil" dediği için hakkında soruşturma başlatılan Bulan, "Beni ters kelepçe takarak gözaltına aldılar. Önce normal polis karakoluna ardından da terörle mücadeleye götürdüler. Telefonlarıma el koymaya çalıştılar. Gözaltında olabildiğince uzun tutulmam için savcılığa özellikle geç çıkarttılar. Polis müdürünün 'Hayrettin Bulan'ı hemen savcılığa çıkarmayın, bekletin' talimatını yan odadan ben bile duydum" ifadelerini kullandı.

Hakimlik ifadesinde de bu durumları anlatan, yaşananların sorumluluğunun kanunsuz toplama yapan, yeterli personel istihdam etmeyen, hayvanları koruyamayan ve onları besleyemeyen belediye başkanlarında olduğunu söyleyen Bulan, hakkında yurtdışı çıkış yasağı getirilerek serbest bırakıldı.

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU