İran bir yol ayrımında mı?

Zor seçimler ile karşı karşıya olan Reisi, büyük bir çıkmazın içinde. Nitekim ya doğrudan suçluyu ya ahlak polisini ya da kurbanı kınayacak. Bunların her birinin de ciddi yansımaları olacak

Fotoğraf: AA

İran rejimi, Mahsa Amini adlı genç kızın ahlak polisi tarafından öldürülmesine ilişkin protesto krizini her yoldan Kürt sorununa bağlamaya çalışıyor.

Dikkatleri, iki haftadır bir durulup bir alevlenerek devam eden protestolardan uzaklaştırmak amacıyla dışarıya yönelmeye ve komplocu rolünü büyütmeye karar vererek, muhalefetteki İran Kürdistan Demokrat Partisi'ne (İKDP) öfkesini kustu.

Partinin kuzey Irak'taki merkezlerini 73 balistik füzeyle bombaladı. Mermilerinden birinin Erbil kenti yakınlarında çocukların eğitim gördüğü bir okulun yakınına düşmesiyle neredeyse bir katliama neden olacaktı.

Bu hamlesiyle Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) kendisini, İran'ın düşmanlarıyla bağlantılı iç istikrarı bozmaya çalışan silahlı bir gruba karşı dış savaş yürüten bir oluşum olarak lanse etti.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Protestolar üçüncü haftasına girerken İran rejimi emellerine ulaşamadı. Göstericiler arasında anlaşmazlık çıkarmak için milliyetçi ve mezhepsel çekişmeyi kışkırtmayı başaramadı.

Protestolar ulusal ve bölgesel boyutunu aşarak İran'ın farklı bölgelerine yayıldı. Güvenlik güçleri tarafından onlarca insan öldürüldü.

Protestoculara uyguladıkları şiddete rağmen güvenlik güçleri protestoları dindirmekte zorlanıyor.

Şimdiye kadar maruz kaldığı baskı ve şiddete rağmen protesto hareketi devam ediyor. Ancak hareket orta sınıf ve üniversite öğrencileriyle sınırlı.

Göstericiler, gözaltından ve baskılardan kaçınmak, toplanma ve geri çekilmede daha hızlı hareket edilmesini sağladığı için küçük çaplı toplanma yöntemini benimsiyor.

Bu, protestoların birkaç hafta boyunca bu hızda devam etmesini sağlayabilir. Ancak bunların bir halk ayaklanması düzeyine çıkması, tüm sınıf ve etnik düzeyleriyle İran halkının yapısında hızlı olmayacak gibi görünen değişikliklere bağlıdır.

Bu yüzden, İran rejiminin yapısı üzerindeki etkileri bakımından en tehlikeli olarak kabul edilebilecek mevcut protestolar, son 10 yılda görülen önceki protesto hareketlerinin kaderine mahkum olmamak için İran toplumunun her değişim hareketine dayattığı geleneksel koşulların aşabilmeli ve akıbetini kontrol etme gücüne sahip olmalıdır.


İran'daki değişim hareketinin iki çift katman arasında bir kesişime ihtiyacı var.

Birincisi, en büyük iki ulus oldukları ve devlet kurumlarının önemli pozisyonlarını kontrol ettikleri için Azeriler ve Persler tarafından benimsenen milliyetçilik.

Bunların büyük katılımları herhangi bir protesto hareketi için popüler bir kapsama alanı sağlayacaktır.


İkincisi ise iki katmanlı: orta sınıfın düşük gelirli sınıfla ittifakı. Birinci taraf, ikinci tarafın sağladığı ivme olmadan devam edemez.

Aynı zamanda uzlaşmaları, rejimin ve birimlerinin yoksulları kazanma ve onları türlü türlü vaatlerle yatıştırma olasılığını çökertir.

Ayrıca başta üniversite öğrencileri olmak üzere orta sınıfın insanlarının izole edilmesini de engeller.
 


Öte yandan, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin Mahsa Amini'nin şüpheli ölümüyle ilgili soruşturmaya İran yargı kurumunu dahil ettiği görülüyor.

Amini olayını 'ilerlemesini durdurmak için İran'a karşı kurulan bir komplo' olarak nitelendiren Reisi, yargıdan nihai raporun çıkmasını bekliyor.

Bu, doğrudan Dini Lider'e bağlı olan kurumu ciddi bir sıkıntıya sokuyor. Zira İran yargısı ya polisin hatasını kabul edip faillerin cezalandırılmasını talep edecek -ki bunun devlet kurumları ile birimleri arasındaki ilişki üzerinde gelecekte yansımaları olacak ve ileride herhangi bir cezadan kaçınmak için bu birimlerin üyelerini dikkatli olmaya ve vatandaşlarla olan ilişkilerinde baskıya son vermeye zorlayacaktır- ya da failleri cezalandırmamaya karar verecek ve Emini'nin ölümünün kendisine yapılan işkenceden kaynaklanmadığını ilan edecek. Bu ise İran sokaklarında büyük tepkilere yol açabilir.

Zor seçimler ile karşı karşıya olan Reisi, büyük bir çıkmazın içinde. Nitekim ya doğrudan suçluyu ya ahlak polisini ya da kurbanı kınayacak. Bunların her birinin de ciddi yansımaları olacak.

Bu nedenle önümüzdeki günler sürprizlere gebe gibi görünüyor. Ancak şu bariz ki İran, birincil ve ikincil derecede hasar almadan geçemeyeceği karmaşık bir yol ayrımına sürükleyen dönüşümlerden geçiyor.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

Independent Türkçe için çeviren: Sema Sevil

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU