Biden'ın beklenen Suudi Arabistan ziyareti

Bugün siyasetin makulluk sanatı olduğunu ve realite olmadan siyasetin hiçbir anlam ifade etmediğini hatırlatma günüdür. Tipik Suudi yaklaşımı budur ve bunun dışındaki ayrıntıların herhengi bir değeri yoktur

Fotoğraf: AP

ABD medyasında Başkan Joe Biden'ın önümüzdeki ay Suudi Arabistan'a yapacağı ziyaretle ilgili bir dizi makale ve haber şöleni var.

Bu, temelde bir çelişkiyi yansıtıyor. Söz konusu haberleri ağaçtan aşağı inme kampanyası olarak adlandırabiliriz. Ancak bu bizim değil onların hikayesi.

Siyaset ne sloganların ne iyi niyetlerin ne de solcu safların hayallerinin sahnesidir... Siyaset realitedir, rasyonalliktir, çıkarların konuşmasıdır.

Bölgemizde bunun okulu dün olduğu gibi Allah'ın izniyle bugün ve yarın da Suudi Arabistan Krallığı olacaktır.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bu kampanyalar kapsamında söylenenler söylenir, atılanlar atılır. Suudi Arabistan ise kendi çevresinde, bölgede, Arap ve İslam dünyasında ve uluslararası toplumda etkili bir ülke olmaya devam eder. Bu bir slogan değil, hakikattir.

Ukrayna'da savaş olsa da olmasa da herkes bunun farkında. Zira siyaset sadece Suudi Arabistan'da veya bölgede değil, kendi ülkelerinde bile istenmeyen hayalperestlerin değil, realistlerin işidir.

Biden önündeki enerji ve bölgesel güvenlik sorunlarının yanı sıra İran ile artan çatışma meselesi ile geliyor. Programında Mısır, Irak ve Ürdün'ün katılımıyla gerçekleştirilecek olan Körfez-Arap zirvesine katılmak var.

Biden'ın bu zirveye katılma amacı, solun saçmalıkları ve hayalperestlerin sloganları ile yönetilmeyen Suudi Arabistan-ABD stratejik ortaklığını güçlendirmek.

Batı İran'a güvenilmeyeceğini anlamışken Biden, Suudi Arabistan'a geliyor. Hiç kimseyi memnun etmek için değil, sadece Suudiler için bugün bölgede en büyük ve en hızlı reform hareketine öncülük eden Suudi Arabistan'ı ziyaret edecek.

Biden ve Suudi Arabistan, İran'ın yıkıcı modeline karşılık bölgedeki en ideal model olmaya geliyor.

Birileri Biden'ın ülkesinin çıkarları için Suudi Arabistan'a geleceğini söyleyebilir, ki bu doğru. Ancak ABD Başkanı'nın başkalarını değil kendi ülkesini önemsediğini söyleyerek kafamızı şişirenlere, Suudi liderliğinin de başkalarının değil, Suudilerin çıkarlarını sağlamak için kararlı ve rasyonel olduğunu ve böyle olmaya devam edeceğini söylüyoruz.

Bu yüzden Biden'ın Suudi Arabistan'ı ziyaret etmesi ve burada yönetimle, yani Kral ve Veliaht Prens'le görüşecek olması, çıkar kavramını güçlendiriyor.

Bu, Suudi Arabistan'ın her zaman ve sonsuza kadar kullanıldığının farkında olduğu bir kart. Çünkü Suudi Arabistan ağır bir ülke ve tüm bölge için bir güvenlik, emniyet ve istikrar kalesi sayılıyor.
 


Dolayısıyla artık Batı'da ne yazılıp çizildiği ve ne yayınlandığı önemli değil. Bu onların meselesi. Ağaçtan inmek için merdiven dayamak zorundalar.

Bizim bölgemizde de bu ziyarete karşı çıkanların ne dediği bizi ırgalamıyor. Çünkü onlar bizim olduğumuz şeyin ve reformu, hoşgörüyü ve istikrarı pekiştirmeyi hedefleyen Suudi Arabistan'da planladığımız şeyin tam tersini temsil ediyorlar.

Bizi ilgilendirmez diyoruz. Çünkü Batı'da bazıları, İran ve Suriye'de görmezden geldikleri insan hakları gibi meselelerin nasıl da güzel ticaretini yapıyorlar.

Bazıları bölgenin güvenlik ve istikrarının kalbinde yer alan dosyalara zarar vermeye çalıştığı için örneğin Irak'ın bunun sonuçlarından ne kadar etkilendiğini görüyoruz.

Bizim için önemli olan şey, Suudi Arabistan'ın rasyonalitesinin ve yukarıda bahsi geçen üzerinde çalışılan adımların galip gelmesidir. Devletlerin mantığı budur.

Suudi-ABD stratejik ortaklığı, yanlış sloganlar altında istikrarını bozmaya yönelik girişimlere maruz kaldıktan sonra şimdi tekrar yoluna girdi. Bu girişimlerde yaşananlar, Suudi Arabistan'ın statüsünün hafife alınmayacak bir ülke olduğunu kanıtladı.

Bugün ne düşmanlara hakaret etme ne de propaganda yapma günüdür. Bugün siyasetin makulluk sanatı olduğunu ve realite olmadan siyasetin hiçbir anlam ifade etmediğini hatırlatma günüdür. Tipik Suudi yaklaşımı budur ve bunun dışındaki ayrıntıların herhengi bir değeri yoktur.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Sema Sevil

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU