Naci Ağbal'ın göreve gelmesinden sonraki ilk Merkez Bankası kararı: Politika faizi 475 baz puan artırıldı

Ekim toplantısında politika faizini yüzde 10,25 seviyesinde sabit bırakan Merkez Bankası, yeni Başkan Naci Ağbal yönetiminde gerçekleşen ilk Para Politikası Kurulu sonrası bu oranı yüzde 15’e yükseltti

2015-2018 yılları arasında Maliye Bakanlığı yapan Naci Ağbal, 9 Kasım'dan bu yana Merkez Bankası Başkanlığı görevinde/ Fotoğraf: AA

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) 23'üncü Başkanı Murat Uysal'ın 7 Kasım'da görevden alınıp yerine eski Maliye Bakanı Naci Ağbal'ın atanmasının ardından ilk Para Politikası Kurulu (PPK) gerçekleşti. 

Politika faizi olan bir hafta vadeli repo faizini eylülde yüzde 8,25'ten yüzde 10,25'e yükselten, ekim toplantısında ise bu seviyede sabit bırakan Merkez Bankası, kasım toplantısında 475 baz puan artışa gitti ve politika faizi yüzde 15 seviyesine çıktı. 

Ekonomistlerin beklentisi yaklaşık yüzde 15 faizi artırımı şeklindeydi

Karar öncesi 7 lira 70 kuruş seviyesinde seyreden Dolar/TL kuru, kararın ardından 7 lira 51 kuruşa kadar geriledi. 14:30 itibarıyla 7 lira 60 seviyelerine çıktı. 

TCMB, son güçlü faiz artışını 13 Eylül 2018'deki PPK toplantısı sonrası yapmıştı. O dönem yapılan 625 baz puanlık güçlü bir parasal sıkılaştırma ile politika faizi yüzde 17,75'ten yüzde 24'e çekilmişti. 

"Tüm fonlama bir hafta vadeli repor faizinden yapılacak"

Merkez Bankası’nın faiz kararıyla ilgili internet sitesinden yaptığı açıklamada önemli ifadelerden biri “Merkez Bankası fonlaması temel politika aracı olan bir hafta vadeli repo faiz oranı üzerinden yapılacak ve bu faiz oranı parasal duruş için tek gösterge niteliğinde olacaktır” oldu. Bu, gecelik fonlama ve geç likidite penceresinin kullanılmayacağı anlamına geliyor. 

Merkez Bankası, ekim toplantısı politika faizini değiştirmemiş ancak  Geç Likidite Penceresi işlemlerinde uygulanacak Merkez Bankası borç verme faiz oranı ile gecelik borç verme faiz oranı arasındaki farkı 300 baz puan olarak belirlemişti. 

Bankaların gün sonunda hesaplarını kapatmak için Merkez Bankası’ndan sağladıkları gecelik fonlamada borç alma faizi yüzde 8,75, borç verme faizi ise yüzde 11,75’ti. 

Saat 16:00’a kadar hesaplarını denkleştirememiş bankaların açıklarını kapatmak üzere başvurduğu geç likidite penceresinin faizi ise yüzde 14,75’ti. 

"Cari işlemler dengesi olumsuz etkilenmektedir"

Yazılı açıklamasında artan Kovid-19 vakaları nedeniyle küresel ekonomiye ilişkin belirsizliklerin yükseldiğini belirten Merkez Bankası, yurt içinde iktisadi faaliyetin toparlanmaya devam ettiğinin altını çizdi. 

Metinde, “Artan vaka sayıları nedeniyle getirilen kısmi kısıtlamalar, başta hizmetler sektörü olmak üzere iktisadi faaliyetin kısa vadeli görünümüne dair belirsizlikleri arttırmaktadır. Diğer yandan, salgın döneminde sağlanan güçlü kredi ivmesinin gecikmeli etkileriyle artan iç talep, ithalat kanalıyla cari işlemler dengesini olumsuz etkilemektedir” ifadesi yer aldı. 

Merkez Bankası, enflasyon görünümünü olumsuz etkileyen faktörleri şöyle sıraladı: 

- Türk lirasındaki değer kaybının gecikmeli etkileri, 
- Iluslararası gıda fiyatlarındaki yükseliş 
- Enflasyon beklentilerindeki bozulma 

"Sıkılaştırma, enflasyonda kalıcı düşüş sağlanana kadar sürecek"

TCMB, kasım ayına ilişkin veriler kapsamında, enflasyonda döviz kuru oynaklığı kaynaklı bir yükseliş olacağını vurguladı ve ekledi: Para politikasındaki kararlı duruşla beraber bu artışın geçici olacağı değerlendirilmektedir. 

Merkez Bankası, faiz artırım kararı ile ilgili olarak “Enflasyon görünümüne dair risklerin bertaraf edilmesi, enflasyon beklentilerinin kontrol altına alınması ve dezenflasyon sürecinin en kısa sürede yeniden tesisi için, net ve güçlü bir parasal sıkılaştırma yapılmasına karar verilmiştir. Önümüzdeki dönemde parasal duruşun sıkılığı, enflasyonu etkileyen tüm unsurlar dikkate alınarak, enflasyonda kalıcı düşüş sağlanana kadar kararlılıkla sürdürülecektir” açıklamasını yaptı. 

"Döviz rezervleri" ile ilgili ilk açıklama

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın metninde diğer metinlerden en büyük fark, döviz rezervlerine yapılan vurguydu: 
 

Düşük enflasyon ortamının kalıcı olarak tesisinin, ülke risk primlerinin düşmesi, dolarizasyon eğiliminin tersine dönmesi, döviz rezervlerinin artış eğilimine girmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla, makroekonomik ve finansal istikrarı olumlu etkileyeceği değerlendirilmiştir.

Merkez Bankası, fiyat istikrarını sağlama ve sürdürme temel amacına enflasyon hedeflemesi rejiminin gerektirdiği şeffaflık, öngörülebilirlik ve hesap verebilirlik ilkelerini uygulayarak ulaşacaktır. 

6 Kasım ile biten haftada Merkez Bankası’nın döviz rezervleri, 41 milyar 914 milyon dolardı. Bu miktar, ocak ayında 74 milyar 856 milyon dolardı. 

16 ay süren Murat Uysal döneminde ne oldu?

1931'de Selahattin Çam ile başlayan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanlığı makamında, görev süresi boyunca en çok faiz indiren Başkan, Murat Uysal'dı. 

Görevde kaldığı 16 ay boyunca 14 PPK toplantısı gerçekleştiren Murat Uysal döneminde, politika faizi toplam 1375 baz puan düşürüldü. 

Göreve geldiği 8 Temmuz 2019'da 5 lira 70 kuruş seviyesinde olan Dolar/TL, 19 Kasım 2020'ye 7 lira 70 seviyesinde başladı. Dolar/TL kuru, tarihi rekorunu 8 lira 51 kuruş seviyesiyle 6 Kasım 2020'de kırmıştı. 

12 Haziran 2019'da Murat Çetinkaya başkanlığında gerçekleşen son toplantı ve Murat Uysal dönemindeki diğer 14 PPK'da alınan faiz kararları şu şekilde: 
 

Tarih Politika faizi Enflasyon oranı Dolar/TL Euro/TL
12 Haziran 2019 24 15,72 5,80 6,56
25 Temmuz 2019 19,75 16,65 5,69 6,35
12 Eylül 2019 16,50 9,26 5,65 6,26
24 Ekim 2019 14 8,55 5,76 6,40
12 Aralık 2019 12 11,84 5,79 6,45
16 Ocak 2020 11,25 12,15 5,85 6,52
19 Şubat 2020 10,75 12,37 6,08 6,57
17 Mart 2020 9,75 11,86 6,39 7,03
22 Nisan 2020 8,75 10,94 6,98 7,55
21 Mayıs 2020 8,25 11,39 6,79 7,44
25 Haziran 2020 8,25 12,62 6,85 7,69
23 Temmuz 2020 8,25  11,76 6,84 7,93
20 Ağustos 2020 8,25  11,77 7,29 8,65
24 Eylül 2020 10,25 11,75 7,62 8,90
22 Ekim 2020 10,25 11,89 7,93 9,38

 

"Şeffaflık, hesap verebilirlik ve öngörülebilirlik" vurgusu

Naci Ağbal, göreve geldikten sonra yaptığı ve 9 Kasım'da yayımlanan ilk basın açıklamasında TCMB'nin temel hedefinin fiyat istikrarını sağlamak ve sürdürmek olduğunu hatırlatmıştı. 

"Fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda tüm politika araçları kararlılıkla kullanılacaktır" diyen Ağbal, "Para politikasında, şeffaflık, hesap verebilirlik ve öngörülebilirlik ilkeleri çerçevesinde iletişim güçlendirilecektir" ifadesini kullandı. 


Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU