AB’nin 1,8 trilyon Euro’luk bütçesi ve kurtarma programı veto edildi

Coreper toplantısında, birliğin 2021-2027'deki bütçesi ve ekonomik kurtarma programı görüşüldü. Bütçe ve program hukukun üstünlüğü şartına karşı çıkan Macaristan ve Polonya tarafından veto edildi

Fotoğraf: Twitter / @SFischer_EU

Avrupa Birliği'nin (AB) toplam 1,8 trilyon avroluk gelecekteki bütçesi ve yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) ekonomik sonuçlarına karşı hazırlanan kurtarma programı, hukukun üstünlüğü şartına karşı çıkan Macaristan ve Polonya tarafından veto edildi.

AB üyesi ülkelerin daimi temsilcilerini Brüksel'de bir araya getiren Coreper toplantısında, birliğin 2021-2027'deki bütçesi ve ekonomik kurtarma programı görüşüldü.

Almanya'nın AB Konseyi Dönem Başkanlığı Sözcüsü Sebastian Fisher, toplantı hakkında sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımında, "İki üye ülkenin çekinceleri nedeniyle AB büyükelçileri gerekli olan oy birliğini sağlayamadı" ifadelerini kullandı.

Toplantıda, ilk olarak AB fonlarının hukukun üstünlüğü şartına bağlanmasının üye ülke temsilcileri tarafından nitelikli çoğunlukla kabul edildiğine işaret eden Fisher, bunun ardından Macaristan ve Polonya'nın oy birliği gereken bütçe ve kurtarma programına ilişkin paketi veto ettiğini belirtti.

Macaristan ve Polonya’nın açıklamaları

Macaristan Başbakanlık Basın Sorumlusu Bertalan Havasi, Macar Haber Ajansına (MTI) yaptığı açıklamada, "Başbakan Viktor Orban, Almanya Başbakanı Angela Merkel, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve AB Konseyi Başkanı Charles Michel'e yolladığı mektupta, Macar hükümetinin, AB'nin 7 yıllık bütçesi ve kurtarma paketi ile ilgili hukuki düzenlemeyi veto edeceğini bildirdi" ifadelerini kullanmıştı.

Havasi, Orban'ın daha önce de yaptığı açıklamada, AB bütçesi ve kurtarma paketinin tam olarak tanımlanmayan hukuk ihlali maddesine bağlanmasının kabul edilemez olduğunu ve bunun Macaristan'ın çıkarını ve üye ülkeler arasındaki güveni zedelediğine dikkat çektiğini hatırlatmıştı.

Polonya Başbakanlık Ofis Sorumlusu Michal Dworczyk da yaptığı açıklamada, AB bütçesi ve kurtarma paketinin hukukun üstünlüğü koşuluna bağlanması girişiminin AB anayasasına aykırı olduğunu savunmuştu.

Dworczyk, "AB fonlarının hukukun üstünlüğüne bağlanması tamamen AB yetkilileri ve siyasilerinin keyfiliğine dayanması demek. Bu durum ise bazı ülkeleri avantajlı, bazılarını ise dezavantajlı duruma getirecek. Hiçbir şekilde anayasa ihlalini ve AB içinde şantajı kabul etmeyeceğiz" diye konuşmuştu.

Ne olmuştu? 

AB üyesi 27 ülkenin liderleri, temmuz ayında yaptıkları 4 gün süren zirvede salgının ekonomik sonuçlarıyla mücadele için hazırlanan kurtarma programı ve AB'nin 2021-2027'deki bütçesini içeren yaklaşık 1,8 trilyon avroluk pakette uzlaşı sağlamıştı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

AB'nin uzun dönem bütçesinin yürürlüğe girmesi için Avrupa Parlamentosu (AP) tarafından onaylanması gerekiyordu. Bu nedenle AB Konseyi ve AP arasında bütçe müzakereleri yapılıyordu.

AP özellikle bütçede iklim koruma, dijitalleşme, sağlık, gençlik, eğitim, araştırma ve göç alanlarına daha fazla kaynak ayrılmasını, bütçedeki öz kaynakların artırılmasını ve AB fonlarının hukukun üstünlüğü ilkesine bağlanmasını talep etti.

Geçtiğimiz günlerde AP ile AB Konseyi Dönem Başkanı Almanya, birlik fonlarının hukukun üstünlüğü koşuluna bağlanması konusunda ve bazı programlara ilave kaynak sağlanmasında siyasi uzlaşı sağladı.

Uzlaşıya göre, hukukun üstünlüğü konusunda eksikleri olan bir AB üyesi ülkenin fonları kesintiye uğrayabilecekti.

Bu kesinti için AB Konseyi'nde üye ülkelerin yüzde 55'ini ve Birlik toplam nüfusunun yüzde 65'ini temsil eden nitelikli çoğunluk sağlanması gerekecekti.

Söz konusu AB fonlarının hukukun üstünlüğü ilkesine bağlanmasına özellikle Macaristan ile Polonya sıcak bakmıyordu.

 

Independent Türkçe, AA

DAHA FAZLA HABER OKU