Tökezleme hastalığı

Fransız İçişleri Bakanı, Lübnan Dışişleri Bakanı'nın telefon etmesinin daha iyi olacağını söyleseydi ne olurdu bir düşün!

Lübnan Başbakanı Hassan Diyab / Fotoğraf: AA

Konuşurken hata yapan, yürürken düşen ve denerken başarısız olan insanlar var.

Bunların iyi niyetle bir ilgisi yok. Fakat Allah’ın işi ya, bazı insanların dünyadan nasibi de bu.

Bu kişilerin çevresi kırık dökük şeylerle doludur. Öğleden önce bir açıklama yapar, öğlenden sonra bundan dönerler. Dönüşleri de aynı coşkuyla, aynı vurguyla ve aynı kayıtsızlıkla olur.

Lübnan Başbakanı şanssız bir adam.

Bunun ilk göstergesi de ülkenin politik, sosyal, ekonomik, sağlık, turizm ve iş alanlarında tarihinin en kötü dönemlerinden birinden geçtiği sırada başbakan olmasıdır.

Az biraz şansı olsaydı özür dileyerek kendini bu imtihandan, ülkesini de bu sıkıntıdan kurtarırdı.

Bu arkadaş tanık olduğu bunca soruna rağmen kendisini Süpermen zannediyor ve insanlara yüz gün içerisinde çeşitli mucizeler göstereceği yönünde sözler veriyor.

Aradan yüz gün geçtikten sonra verdiği sözleri görmezden gelip susmak yerine konuşmaya karar verdi. Konuştu ve vaatlerinin yüzde 97'sini gerçekleştirdiğini söyledi.

Lübnanlılar neşeyle havalara uçtu tabi. Artık gerçekleştirilmesi gereken yüzde 3’lük bir kısım kaldı.

Pek çok kişi ‘az söz, çok iş’ deyince Dr. Hasan Diyab’ı gösteriyor.

Kim olduğunu anladınız mı? Sonra konuşmanın ne zararı var?

Biliyorsan eğer, zararı büyüktür. Dr. Hasan Diyab’ın devleti Fransız Dışişleri Bakanını kabul etti, suçladı ve azarlayarak vedalaştı.

Ona diplomatik çalışma konusunda bir ders verdi. Yanında yeni bir şeyle gelmeksizin nasıl olur da başkanın zamanını zayi eder?

İçişleri Bakanı Hasab Fehmi, devletler arası ilişkilerdeki büyük diplomatik tecrübesiyle, bakanın bunları telefonda da söyleyebileceğini ve dolayısıyla ziyaret etmesine gerek olmadığını söyledi.

En azından e-posta, Facebook ya da daha kısa bir çözüm olarak Twitter’dan bahsetmedi.

Ertesi gün Fransız büyükelçiliğinden bir heyet, ‘Dışişleri Bakanı yeterli bilgiye sahip değildi’ sözüyle ne kastettiğini öğrenmek üzere bakanı ziyaret etti.

Devlet konuşmaya karar verdi ve iki ülke arasındaki ilişkinin derinliğine ve tarihine değindi. Sanırım bu satırları yazarken de hala konuşmaya devam ediyor.

Ayrıca şansızlığın gelip çattığı tek kişi başbakan değil. Nitekim ülke de aynı derecede bir talihsizlikten mustarip.

Artık çehrelerdeki güzellik ve iyilik dışında bundan bir nasibimiz yok.

Böyle deyince de şair Mütenebbi bizi hemen şu şekilde uyarır:

Yüz güzelliği bir haldir, gelir geçer.


Fransız İçişleri Bakanı, Lübnan Dışişleri Bakanı'nın telefon etmesinin daha iyi olacağını söyleseydi ne olurdu bir düşün!

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Beyan İshakoğlu

Şarku'l Avsat

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU