Akşener: Erdoğan'ın oyu hep AK Parti’den 10 puan yüksek olurdu, şimdi eşitlendi, 2023’te seçilemeyecek

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni eleştiren İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Kimsenin kıymeti harbiyesi yok. Bütün her şey Sayın Erdoğan’ın iki dudağının arasında" dedi

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hâlâ İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı perspektifinden baktığını savunan Akşener,  “Hem faizi düşürüp hem doları düşük tutup hem istihdamı yüksek tutan, Nobel Ödülü alır” ifadelerini kullandı / Fotoğraf: İYİ Parti Basın Birimi

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Karar TV YouTube kanalında “Liderlerle Ekonomi” programına katılarak, Elif Çakır, Taha Akyol ve İbrahim Kahveci’nin konuğu oldu.

"10. ekonomi olmayı gerçekçi bulmak mümkün değil"

Konuşmasına ekonomi vurgusuyla başlayan Akşener, Kanada’nın gayri safi yurt içi hasılasının (GSHY) 1 trilyon 720 milyar dolar, Türkiye'nin ise 745 milyar dolar olduğunu belirterek, yeterli büyüme sağlansa bile 10. ekonomi haline gelmenin gerçekçi olmadığını savundu.

"Erdoğan hâlâ İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı perspektifinden bakıyor"

İşsizlik ve demokrasi "eksikliği" gibi konuların konuşulmaması için suni gündemler oluşturulduğunu ileri süren Meral Akşener, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:

Erdoğan hala maalesef İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı perspektifinden bakıyor. Kimse belediye başkanlığını küçümsediğimi düşünmesin. Belediyeler vatandaşa hizmet için, şehrin problemlerini çözmek için seçilirler, devlet organizasyonu içinde bir kurumdur, borçlanma hakları vardır ama o şehrin ekonomisini düzeltmek, tarımını geliştirmek gibi bir görevleri yoktur. İstanbul’un güvenliğinden belediye başkanı sorumlu değildir, üniversitelerden de sorumlu değildir. Öğrenci aç gitmesin diye sosyal alan oluşturur, imkan sağlar ama hizmet anlayışı üzerindendir. Güvenlik, eğitim, dış politika, ekonomi ile ilgili bir görevi yoktur. Erdoğan'ın kolay diye bir kavramı vardır. bu belediyecilik anlayışından geliyor.

"Devlet hafızasının gitmesiyle kurumlar birer birer çöktü"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın aklında tarıma ilişkin herhangi bir fikrin bulunmadığını savunan İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, "Her şeyi ithal eder olduk. Erzincan ovası boş, Muş ovası boş. Para verelim daha ucuza ithal edelim denildi. Belediyecilik anlayışıyla beraber Türkiye’nin birikimi olan Türkiye’nin Osmanlıdan beri getirdiği devlet hafızası gitti. Birer birer kurumların çöktüğünü görüyoruz" ifadelerini kullandı.

Liyakatın yok sayıldığını öne süren Meral Akşener, dış politika konusunda da eleştirilerde bulundu:

Kurumsallık kurallar bütünüdür, hafızayı getirir, o kuralların içinde ahlak vardır, liyakat vardır, yolsuzluk yapamazsınız bu önemli bir şeydir. Bir iktidar iyi vizyonla ortaya geniş bir perspektif koyduğu zaman yeni gelen bunu değiştirmiyor. Dış politikada biz önüne gelenle kavgalıyız bireysel sebeplerden dolayı. Böyle dış politika olmaz. Birinci derecedeki komşularıyla bugün itibarıyla kavgalıyız.

"O makamda oturmasının sebebi Erdoğan’ın damadı olması"

Tarım vurgusu yapan Akşener, "Eğer siz çocuklarınızı devlet olarak doğru beslemezseniz beyinsel ve akademik gelişmeleri durur. Tarımın böyle stratejik bir alanı var. Bu döneme baktığınız zaman ben ‘Damat bakan’ dediğim için çok asap bozuluyor ama Berat beyin bu konudaki donanımı tam değil. Fevkalade yetişen bir genç arkadaş olabilir. Sırf Erdoğan’ın damadı olduğu için bu birikimi yok saymak doğru değil ama o makamda oturmasının sebebi Erdoğan’ın damadı olması. Damat Bakanın ve Erdoğan’ın inandıklarına baktığınız zaman dünyada ikisinden başka bu kavramlara inan yok. Türkiye’de girişimciliği felsefe olarak anlaşılmadığını düşünüyorum. Devlet para veriyor, bina yapıyor ama organizasyonları oluşturmadı. Sayın Erdoğan ve damat beyin sanayi nosyonu yok. Sanayicinin parası olmaz, yüzde 4 ile çalışır. AK Parti iktidarları yoksulluğu yönettiler, yoksulluğu ortadan kaldırmayı yönetmediler" şeklinde konuştu.

"Hem faizi düşürüp hem doları düşük tutup hem istihdamı yüksek tutan Nobel Ödülü alır"

Ekonominin de doğru yönetilmediğini savunan Akşener, "Konfor alanında politika yapma anlayışı söz konusu olduğunda ekonomiyi de böyle yönetiyorlar. Hem faizi düşürüp, hem doları düşük tutup hem istihdamı yüksek tutan Nobel ödülü alır. Havaalanı yapıldı, köprü yapıldı, tünel yapıldı. Bizim mi? Hayır. Bir sistemle yapıldı, hazine garantisi var, müşteri garantisi var. Buradaki insanlardan çıkıyor. Bunun anlamı şu, ben yaptım oldu. Demokrasi yok, hukukun üstünlüğü yok, denetleme yok, keyfi bir yönetim anlayışıyla. Böyle bir noktada istihdam daralmış. İthal ettiğiniz samanla, ithal ettiğiniz hayvana bakıyorsunuz. Bir daha Türkiye’ye yatırım gelmez" yorumunu yaptı.

"Kadının tekrar çalışma hayatında yer almasını sağlayacağız"

Eğitimde fırsat eşitliği vurgusu yapan Akşener, yoksul kişilere yardımda "kayırmaların" bulunduğunu öne sürdü.

Mümkün olduğu kadar kişiyi iş sahibi yapmayı amaçladıklarını, önceliği tarımda üretime vereceklerini ifade eden Meral Akşener, "Kadının tekrar çalışma hayatında yer almasını sağlayacağız" dedi.

"Gençlerin yeniden hayal kurmasının, başarabilirim demesinin yolu nedir?"

22 milyon kişiye büyük ölçüde iş ve aş sağlayıp, yardımları sürdüreceklerini öne süren İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, belediyelere mahalle içlerinde kreş açılması çağrısı yaptı.

Meral Akşener, sözlerini "Gençlerin yeniden hayal kurmasının, başarabilirim demesinin yolu nedir? Onlara iyi bir eğitim verilmesidir, fikirlerinin ciddiye alınacağını bilmesidir. Gençlerin yeniden hayal kurmasını sağlamanın yolu iyi eğitim vermek ve onların fikirlerini dinlemekten geçer" ifadeleriyle sürdürdü.

"Erdoğan hep AK Parti’den 10 puan yüksek olurdu şimdi eşitlendi"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İBB Başkanı gibi hareket ettiğini savunan Akşener, "Sayın Erdoğan kendisini cumhurbaşkanı gibi hissedebilse başka bir gözlükle bakabilecek ama şu anda bütün doğruları o biliyor belediyecilik perspektifinden baktığı için. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişin esas sebebi şu, 2013’den sonra Ak Parti aşağı doğru inmeye başladı. Sayın Erdoğan’ın temel sorunu şu, hep başkaları suçludur. Bir sistemi suçladı. Bu sistem parlamenter sistem" ifadelerini kullandı.

"Kimsenin kıymeti harbiyesi yok, bütün her şey sanki Erdoğan'ın iki dudağının arasında"

Partili cumhurbaşkanlığına geçişten sonraki süreci eleştiren Akşener, Erdoğan'ın 2023'te cumhurbaşkanlığına yeniden seçilemeyeceğini ileri sürdü:

Parlamenter sistemde il başkanı suçlanırdı, milletvekili suçlanırdı, belediye başkanı suçlanırdı, sonra bakan suçlanırdı Sayın Erdoğan’ın önünde büyük bir bariyer olurdu. Şimdi kimsenin kıymeti harbiyesi yok. O bariyer indi ve bütün her şey Sayın Erdoğan’ın iki dudağının arasında. Erdoğan hep AK Parti’den 10 puan yüksek olurdu şimdi eşitlendi. Sayın Erdoğan, 2023’te seçilemeyecek.  Dînî hassasiyetler üzerinden elde ettiğiniz haklarınızı kaybedersiniz korkusunu izale edecek olan bizleriz.

"Kaynak bulunamadığı takdirde tsunami geliyor"

"Bugünkü şartlarda kaynak bulunamadığı takdirde bir tusunami geliyor" diyen Meral Akşener, dünyada eksi faizle bol miktarda para bulunduğu gerekçesiyle Türkiye'nin borçlanma üzerinden problemi çözebileceğini ancak güven eksikliği nedeniyle bunun başarılamadığını ileri sürdü.

"Niye gelemiyor yatırımcılar? Kafası atar da bizim paralar gider diye"

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener sözlerini, şu ifadelerle sürdürdü:

Niye gelemiyor yatırımcılar? Kafası atar da bizim paralar gider diye. Merkez Bankası bağımsız olmalı, Merkez Bankaları hükümetin abuk sabuk işlerini örtmek için yoktur. Denetleme kurumlarının, merkez bankasının, özerk kurumların tamamının şeffaf olması şarttır.

"Hane halkına nakit verilerek tüketim artırılsın"

KOBİ’lerin yaşamasını sağlamak, istihdam oluşturmak ve hane başına nakit verilerek tüketimi artırmanın şart olduğunu savunan Meral Akşener, bilgi ekonomisine geçiş ve dijital dönüşüm çalışmalarının bulunduğunu da sözlerine ekledi.

“6 ayda parlamenter sisteme dönülebilir”

Veri merkezlerinin kurulması, gençlerin tarıma yönelebilmesi için Bağ-Kur primlerinin ödenmesi, üretici kooperatiflerinin kurulması ve hal yasasının önünde duran “komisyonculuk” kavramına da değinen Akşener, parlamenter sisteme dönüşün şart olduğunu ve bunu gerçekleştirmek için 6 aylık sürenin yeterli olacağını ileri sürdü.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU