Bağdat, Washington’la diyalog öncesi Tahran’la enerji konusunda uzlaştı

Washington’un Irak’ı ABD’nin İran’a uyguladığı yaptırımlara bağlı olmaya zorlama girişimleri hakkındaki konuşmalarla birlikte Bağdat, İran Enerji Bakanı'nın ‘komşu ülkeyle elektrik bağlantısını iki yıl daha uzattığını’ duyurmasıyla sürpriz bir adım attı

Irak Başbakanı, ülkesinin, komşularıyla iyi ilişkiler kurmak için çabaladığını açıkladı (AFP)

Washington ve Bağdat arasında 10 Haziran’da yapılması planlanan stratejik diyalog tarihinin yaklaşmasıyla birlikte ABD, Mustafa el-Kazimi hükümetine verdiği desteğin ardından Irak ile ilişkilerin yeniden düzenlenmesi konusunda ciddi görünüyor. Bu durum ise ülkedeki siyasi etkisinin ön plana çıkmasına neden olabilir.

Gözlemciler, ABD’nin  gelecekleri hükümetleri de ilgilendiren, uzun vadeli bir anlaşma yapmaya kararlı olduğuna inanıyor. Ancak bu konu, artan İran etkisi, siyasi ve silahlı kolları başta olmak üzere birçok zorlukla karşılaşabilir.

Enerji sözleşmelerinin uzatılması

Washington’un Irak’ı ABD’nin İran’a uyguladığı yaptırımlara bağlı olmaya zorlama girişimleri hakkındaki konuşmalarla birlikte Bağdat, İran Enerji Bakanı Rıza Ardakanyan’ın ‘komşu ülkeyle elektrik bağlantısını iki yıl daha uzattığını’ duyurmasıyla sürpriz bir adım attı.

Ardakanyan, düzenlediği bir basın toplantısında “Irak’a elektrik ihracatıyla ilgili tüm anlaşmalar 1 yıl önceydi. Ancak bu ziyaret sırasında, söz konusu meseleye ilişkin 2020 ve 2021 dönemi için bir anlaşma imzalandı” ifadelerini kullandı.

Bakan, “Irak’taki İran Büyükelçiliği’nin eşgüdümlü çabalarıyla bu seyahatimizde 400 milyon dolarlık anlaşma tutarının yarısını teslim aldık. Iraklı yetkililerle yapılan görüşmelerde, İran özel sektörünün Irak elektrik endüstrisini rehabilite etme programı ve elektrik ihracatından alınan aidatlar dahil önceki anlaşmalar ele alındı" dedi. 

Ardakanyan, “İranlı teknik uzmanlardan oluşan bir heyet, önümüzdeki hafta Irak’ı ziyaret edecek ve elektrik kesintilerini azaltmak ve ekipmanların tamiratlarını yapmak amacıyla iki ayrı önemli anlaşma imzalayacaklar” dedi. 

Kazimi de eski tarihli bir açıklamasında Irak'ın komşularıyla daha iyi ilişkiler kurmaya istekli olduğunu söyleyerek, hükümetinin programının 'dış taraflarla işbirliğinin kapsamını geliştirmek ve deneyim alışverişini artırmak' olduğunu belirtti. 

Şüpheli zamanlama ve gizli çözüm 

ABD'nin Bağdat Büyükelçisi Matthew Toler'in stratejik diyaloğun iki taraf arasındaki güvenlik işbirliğiyle sınırlı olmayacağını, çeşitli siyasi, ekonomik ve kültürel yönleri içereceğini söylemesine rağmen gözlemciler, bu durumu reddetti. Müzakerelerin, ABD güçlerinin ülkedeki varlığı için yasal bir formüle ulaşmakla sınırlı olacağını söyleyen gözlemciler, iki tarafın 2008 yılında Stratejik Çerçeve Anlaşması maddelerini uygulama konusunda ciddi olmadığını açıkladı.

Bu çerçevede Arap Stratejik Araştırmalar Merkezi’den Yahya el-Kubisi, “İki taraf, yapılacak görüşmelerin Irak’taki ABD askeri güçlerinin statüsü için bir tür yasal çerçeve oluşturmayı amaçladığının farkındadır” ifadelerini kullandı.

Independent Arabia’ya konuşan Kubisi, “Amaç bir anlaşma yapmak değil. Çünkü parlamento üyelerinin üçte ikisinin oy vermesi gerekecek ve mevcut durum ışığında bu zor. Elde edilebilecek en fazla şey, sadece ABD kuvvetlerinin statüsü ile ilgili bir mutabakat zaptıdır” dedi.

Bağdat ile Tahran arasında yapılan enerji sözleşmeleri hususundaki anlaşma hakkında ise Kubisi, “Bağdat ile Washington arasında yapılacak görüşmelerden günler önce imzalanmasının yanı sıra anlaşmayı iki yılda ilk defa imzalamak, şüphe uyandırıyor” değerlendirmesinde bulundu. Yahya el-Kubisi, ABD kuvvetlerinin yasal bir çerçeve içerisinde kalmasına izin verilmesi karşılığında Irak’ın İran’dan enerji ithalatını sürdürmesine ilişkin bir tür zımni uzlaşı olduğu inancını dile getirdi.

Bağımsız Araştırma Grubu Başkanı Mungez Dagher, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada, “Enerji ithalatı sözleşmesinin uzatılması, Washington’ın yeni hükümeti elektrik gibi dikenli bir meseleye bulaştırmak istemediği hususunda öncelikle Irak’a yönelik bir mesajdır. Çünkü İran gazını kesmek, elektriğin yaklaşık dörtte birini kaybetmek anlamına geliyor ve bu da faaliyetlerin başında Kazimi hükümeti üzerinde büyük bir baskıya yol açabilir” dedi.

Dagher, “ABD, Irak’ta İran karşıtı bir müttefik değil, Tahran’ın politikasından bağımsız bir müttefik arıyor. Washington’un hedefi, Bağdat’ı etkisiz hale getirmek ve bölgedeki İran eksenine katılmamasını sağlamaktır” değerlendirmesinde bulundu.

Diyaloğu engelleme

Kazimi’ye İran ile ilişki sağlanması ve Washington ile yeni bir anlaşma yapılması olasılığı hususunda manevra alanı sağlayan şey, durumun ekonomik mesele de dahil çeşitli konular içermesidir. Zira Tahran, devam eden yaptırımlar ışığında ekonomik bir çıkış noktası olarak Irak’a büyük ölçüde bağımlı hale geldi.

Bu çerçevede siyasi coğrafya profesörü Diyari el-Fili, “Bağdat’ın şu anda İran ile bir enerji anlaşması imzalaması, bir karşıt eksene kaymayacağına dair güvence mesajları gönderme girişimidir” değerlendirmesinde bulundu.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre gazeteye konuşan Fili, “Irak hükümeti bu mesajları pratikte desteklemeyi ve ülkenin söylemini güçlendirmeyi başarırsa, bölgesel düzeyde de bir çözüm üretme konusunda başkalarıyla bir ortaklık olacaktır” dedi.

Washington ile yeni bir anlaşmayı baltalama girişimleri hususuna da değinen Fili, “Bazı Iraklı taraflar, yeni bir anlaşmanın ortaya çıkmasını baltalamak istiyor. İran, Türkiye ve Katar’a yakın siyasi tarafların, temsilcilerini stratejik diyalog müzakerelerine katılacak olan heyete empoze etmek istediği yönünde söylentiler var” ifadelerini kullandı. Diyari el-Fili ayrıca, “Bu taraflar, dengeli bir anlaşmanın çıkarlarını ve ülkedeki rollerini etkileyeceğine inanıyorlar” dedi.

İran yatırımı ve ABD kısıtlamaları

Siyasi ve güvenlik meselelerinde araştırmacı Muhammed el-Akili, “İran tarafının mevcut vakitte kendi lehine yatırım yaptığı mevcut bölgesel ve uluslararası koşullar göz önüne alındığında Washington’un, Bağdat ile diyaloğa ihtiyacı var” değerlendirmesinde bulundu.

Akili, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada, “Tahran, son dönemde protesto hareketinden zarar gören çıkarlarını geri kazanmak için mevcut koşullardan yararlanıyor” dedi.

“Şii güçler, parçalandı ve bazıları Kazimi hükümeti saflarına katıldı. Bu durum, bu güçlerin Washington ile yaklaşan diyaloglara karşı muhalefet ve müdahale olasılığını azaltabilir” diyen Muhammed el-Akili, “Hükümetin güvenoyu toplantısının tamamlanması, Kazimi’ye stratejik diyalogda manevra alanı sağlıyor” ifadelerini kullandı.

Akili ayrıca, “Washington, İran’dan enerji ithalatı muafiyetini dört ay uzattı. Son anlaşmayla birlikte Tahran’a diyaloglarla ilgili çözüm sağlama baskısını azaltmaya çalışıyor” dedi.

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Kübra Şahin

https://www.independentarabia.com/node/125201

DAHA FAZLA HABER OKU