Zoom gibi video konferans programlarını kullandıktan sonra kameranın üstünü kapamaya gerek var mı?

Belki de Facebook'un kurucusu Mark Zuckerberg haklıdır

Kameralı dizüstü bilgisayarlar çıktığından beri sıklıkla sorulan soru, tekrar gündemde (AFP)

Koronavirüs salgını yüzünden daha önce görülmemiş sayıda insan evden çalışmaya ve okul derslerini tamamlamaya çalışırken, video konferans programlarının üzerine de emsalsiz bir yük bindi. 

Milyonlarca kişinin hayatına salgınla birlikte giren Zoom’daki güvenlik açıklarının, bilgisayar korsanlarının kamera ve mikrofonların denetimini ele geçirmesine neden olduğu yönündeki iddialar ortaya atılırken, diğer programlar da bu açıklardan münezzeh değil. Fakat bütün güvenlik açıkları, bütün sistemin güvenli olmasıyla kapatılabiliyor.

The Conversation’ın haberine göre, dünya üzerinde 15 binden fazla kameraya herhangi bir korsanlık faaliyetinde bulunmaksızın erişilebiliyor. Bu, güvenlik açıklarının ne kadar yaygın olduğunu gösteriyor. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Peki hangi durumlarda kameranız çalışıyor olabilir? Eğer dizüstü bilgisayarınız kapalıysa, kamerası çalışmaz. Fakat uyku moduna aldıysanız ya da sadece kapağını kapattıysanız, kamera çalıştırılabilir. 

Kameranızın ışığı kapalıysa, bu bilgisayar ya da telefonunuzun hacklenmediği anlamına mı geliyor? Cevap hayır, çünkü bilgisayar korsanları isterlerse bu ışığı da kapatabiliyor. 

Genelde işle alakalı bilgileri izinsiz almak için kameraların kontrolü ele geçirilirken, bunların arkasında rakip şirketler ya da istihbarat servisleri olabiliyor. 

Çoğu kamera hacki, kullanıcılar farketmeden yapıldığı için bu konuda çok fazla doğrudan şikayet yok. Diğer yandan her gün binlerce e-posta gönderilerek insanların hacklendiğini düşünmesi isteniyor. Şantaja uğradığını düşünen insanlar, bilgisayar korsanlarının isteklerine boyun eğebiliyor. 

Genelde iki yöntem kullanılıyor. Ya sizin internet sağlayıcınız adına arayan birisinin yönlendirmesiyle bilgisayarınızın kontrolünü kaybediyorsunuz, ya da size e-postayla trojan virüs gönderiliyor ki, bu sayede korsanlar cihazınızın kontrolünü tamamen ele geçirebilsin. Başkasının harici sabit diskini cihazınıza bağlamak da size benzer bir sıkıntı yaratabilir. 

Bu durumlarda kimlere hangi bilgileri vermemeniz ve hangi linklere tıklamamanız gerektiğini bilmek kritik önemde. 

Virüs karşıtı yazılımlar ve yeni geliştirilen ürünler güvenlik açıklarınızı size gösterebilir ancak bu vaatle ortaya çıkan bazı programlar size güvenlik açığı da yaratabilir. Bu yüzden güvenilir uzmanların önerdiği programlar dışında yazılım da indirmeyin. 

Virüs karşıtı programlar dışındaki bütün programlar, uygulamalar ve eklentileri yüklerken de bunun güvenilir bir şirketten çıkan sağlam bir yazılım olduğuna emin olun.
 


Cihazınızdaki programlarınızı sık sık güncellemek önemli. Neredeyse her güncellemede güvenlik açıkları giderilirken, güncellemeyi desteklemeyen cihazlar da bu açıklara karşı savunmasız kalabiliyor. 

Bir diğer kritik husus da kolay tahmin edilebilen şifreler. Bunlar size her türlü sorunu yaratabilir. Modem şifrenizden programda kullandığınız şifreye, hepsi önemli. 

Unutmayın ki bir zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür. Bu önlemlerden herhangi birisine dikkat etmezseniz, başınız belaya girebilir. O yüzden belki de Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg gibi biz de bilgisayarımızın kamerasının ve mikrofonunun üstünü kullanmadığımız zamanlarda kapatmalıyız. 

Independent Türkçe, The Conversation

DAHA FAZLA HABER OKU