Eski MİT’çi Öneş, gazetecilerin tutuklanmasını yorumladı: Hukuki değil

Öneş: FETÖ, yolsuzluklar, demokrasi, hukuk mücadelesinde öne çıkan şahısların suçlanması da dikkat çekicidir

Fotoğraf: Globe and Mail

Libya’da hayatını kaybeden Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) mensubunun kimliğini ifşa ettikleri iddiasıyla gazeteciler Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu, Hülya Kılınç, Aydın Keser, Ferhat Çelik ve Murat Ağırel tutuklandı. Odatv, söz konusu haberi yayınladığı için erişime engellendi.

 1966-2005 arasında MİT’te görev yapan, 2000-2005 yılları arasında da Müsteşar Yardımcılığı görevini üstlenen Cevat Öneş, Sözcü’den Saygı Öztürk’e açıklamalarda bulundu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Öneş’in ifadeleri şöyle:

Olay ve MİT mensuplarının isimleri TBMM'de bir milletvekili tarafından açıklanmış ve kamuoyu bilgi sahibi olmuştur. Manisa'da cenaze töreni açık olarak yapılmış, gizlilik kuralı uygulanmamıştır. MİT Başkanı tarafından da çelenk gönderilmiştir. Başkanın veya yardımcılarının katılıp katılmadığını bilemiyorum.

Yerel basında konu fotoğraflarla işlenmiştir. Bu durum, MİT Yasası'nın 27. maddesinin uygulanamayacağını göstermektedir. Ayrıca, yasal ve idari uygulamalar olarak da önceki benzer (Kaşif Kozinoğlu ve bazı MİT mensupları) cenaze törenleri dikkate alındığında, teamül olarak da bir kriterden söz edilemez.

Gazetecilerin konuyu işlemeleri ise ‘Devlet sırrı ve gizlilik kurallarının ortadan kalktığı' bir olayla bağlantılıdır. Basın özgürlüğü, kamuoyunun bilgilendirilmesi amaçlı bir faaliyet söz konusudur. Evrensel hukuk ilkeleri, Anayasamız, Türk Ceza Kanunu'nun hükümleri çerçevesinde gazetecilerin soruşturulmaması gerektiği gibi, tutuklanarak yargılanmalarının da hukuki olmadığı kanaatindeyim. Ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatları da ayrıca bu konuya kesin bir şekilde cevaz vermektedir.

Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan, Hülya Kılınç, Murat Ağırel gibi Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ), yolsuzluklar, demokrasi, hukuk mücadelesinde öne çıkan şahısların suçlanması da dikkat çekicidir. Hukuksuzluk ve yolsuzlukla mücadeleyi engelleyen bir yaklaşımdır. Sonuç olarak 40 kadar baronun bu konudaki duruşu, hukuki gerçeği de göstermektedir.

 

Sözcü

DAHA FAZLA HABER OKU