Filistinli liderler Trump'ın uzun süredir beklenen Ortadoğu barış planını şiddetle reddetti: Yüzyılın Şamarı

Filistin topraklarında protestolar patlak verirken, Trump Ortadoğu için "yeni bir şafak" müjdeliyor

Filistinliler Ramallah'taki gösterilerde Trump'ın ve Netanyahu'nun fotoğraflarını yaktı (AFP)

Filistin liderliği, Donald Trump'ın uzun zamandır beklenen Ortadoğu barış planını "yüzyılın şamarı" olarak adlandırarak açıkça reddetti.

Salı günü abartılı biçimde açıklanan plan, görünüşe bakılırsa onlarca yıllık çatışmada İsrail'in başlıca taleplerini geniş ölçüde karşılarken, kendi güvenliği ve sınırları üzerinde kısıtlı kontrole sahip bir Filistin devleti yaratıyor.

Beyaz Saray'da İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu yanına alarak sözüm ona "yüzyılın anlaşmasını" açıklayan Trump, planı herkes için "çift taraflı kazanç" olarak nitelendirdi.

Trump alkışlar arasında "Beraber Ortadoğu'ya yeni bir şafak getirebiliriz" dedi.

Anlaşmayı onaylamayı kabul eden Netanyahu da "İsrail'in bugüne kadar Beyaz Saray'da sahip olduğu en büyük dostu" dediği Trump'a övgüler yağdırdı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Gözleri parlayan Netanyahu, "Bu İsrail için harika bir plan, barış için harika bir plan" dedi.

Ancak genellikle parçalanmış bir vaziyette olan Filistin liderliği, anlaşmayı "saçmalık" olarak niteleyerek kınamak üzere çabucak güç birliği yaptı.

181 sayfalık belge Gazze ve Batı Şeria'nın bazı bölgelerinde bir Filistin devleti oluşturmakla beraber, İsrail'in Ürdün Vadisi'ni ve işgal altındaki topraklarda bulunan neredeyse tüm yerleşimleri ilhak etmesine imkan tanıyor.

Plan tartışmalı Kudüs şehrini tamamen İsrail kontrolüne bırakırken, Filistinlilereyse şehrin doğu eteklerinde halihazırda İsrail duvarının arkasında kalan bölgede bir başkent öneriyor.

Söz konusu plan, Filistinli mültecilerin onlarca yıl önce kaçtığı veya kaçmak zorunda bırakıldığı ve şu anda İsrail'in içinde kalan topraklara dönüş hakkını da reddediyor.

Plan, askersizleştirilmesi mecburi tutulan gelecekteki Filistin devletinin güvenlik sorumluluğunun İsrail tarafından sürdürüleceğini ifade ediyor.

Abbas, İsrail işgali altındaki Batı Şeria'da bulunan Ramallah'ta televizyonda yayımlanan konuşmasında, "Trump ve Netanyahu'ya şunu söylüyorum: Kudüs satılık değildir. Haklarımızın hiçbiri satılık değildir ve pazarlık konusu olamaz. Ve bu anlaşmanız, komplonuz gerçekleşmeyecek" dedi.

Abbas, "hiçbir Filistinli, Arap, Müslüman veya Hristiyan çocuk için" Kudüssüz bir devletin kabulünün mümkün olmadığını belirtti. İsrail, Batı Şeria ve Gazze'nin yanı sıra Kudüs'ün doğu kısmını 1967 savaşında ele geçirmişti.

Anlaşmayı "saçmalık" olarak tanımlayan Abbas, Filistinlileri plana karşı "barışçıl ve halka uygun yöntemlerle" direnmeye davet etti.

Abbas sözlerini "Yüzyılın anlaşmasına bin kez hayır diyoruz" diye tamamladı.

 

 

Nadir görülen birlik gösterisinde Abbas, plana verilecek müşterek yanıtı görüşmek için Gazze'yi yöneten başlıca rakibi olan militan grup Hamas dahil Filistinli diğer gruplarla acil toplantı gerçekleştirdi.

Filistin haber ajansı Vefa'ya göre Hamas'ın siyasi lideri İsmail Heniyye de Filistinlilerin "yan yana" durması gerektiği yönündeki arzusunu dile getirdi.

Gazze'deki bir protestoda, üst düzey Hamas yetkilisi Halil Hayya, "müşterek" cephe ifadesini vurgulayarak, Trump yönetiminin planına yanıt vermede "tüm seçeneklerin açık" olduğunu söyledi.

Hayya, "Filistin halkımızın bu komploların gerçekleşmesine izin vermeyeceğinden eminiz. Dolayısıyla, tüm seçenekler açık. (İsrail) işgali ve ABD yönetimi yaptıklarının sorumluluğunu taşıyacak" dedi.

Salı günkü konferansa davet edilmeyen Filistinlilerin ciddi direnişine rağmen Trump 1 milyon Filistinliye yeni iş yaratacağını ve bu grubun bölgelerindeki yoksulluğu ortadan kaldıracağını iddia ettiği planı devreye sokma işini kararlılıkla yürüttü.

Birçok kişi planın zamanlamasının ABD'nin iç siyasi takvimiyle ilişkili olduğunu ileri dürdü: Plan, Trump'ın Senato'daki azil duruşmasının planlanan zamanından sadece bir saat önce masaya yatırılmıştı.

Beyaz Saray'daki danışmanlar, İsrail'le yakın ilişki görüntüsünün Trump'ın muhafazakar tabanını tatmin edeceğini kabul ediyordu. Siyaset stratejistleri, Trump'ın ikinci dönem başkanlığı garanti edebilmesi için 6 veya 7 ana eyalette verilecek savaşta bu blokun büyük katılımına ihtiyaç duyacağını belirtiyor.

Plan, kendisine karşı hazırlanan üç yolsuzluk davasının gölgesinde tekrar seçilmek için kampanya yürüten Netanyahu'nun da imdadına yetişti: Netanyahu, barış planıyla ilgili basın toplantısının başlangıcından sadece birkaç saat önce resmen mahkemeye verildi.

Netanyahu, Batı Şeria'daki tüm İsrail yerleşimlerini tanıyan ilk ABD başkanı olması hasebiyle Trump'a teşekkür etti. Uluslararası hukuka göreyse bu yerleşimlerin hepsi yasa dışı kabul ediliyor.

Netanyahu'nın sözcüsü daha sonra yaptığı açıklamasında, Başbakan'ın kabinesinden, Ürdün Vadisi'nin derhal ilhakını öngören, İsrail'de övgü toplarken Filistinlilerin daha da tepkisini çeken planının onaylanmasını isteyeceğini ifade etti.

 

 

Filistin liderliği, Washington'ın iki yıl önce Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak kabul ederek büyükelçiliğini bu kente taşıdığını ilan etmesi üzerine ABD'yle irtibatını kesmişti.

ABD yönetimi Filistinlilere yapılan tüm yardımı ve Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı'na (UNRWA) ayırdığı fonu keserek Filistinlileri daha da öfkelendirmişti.

Filistinliler daha önce de Trump'ın damadı Jared Kushner'in geçen yıl temmuz ayında Filistinlilerin devlet sahibi olma hakkını teyitten uzak durarak tasarladığı 50 milyar dolar (yaklaşık 300 milyar TL) değerindeki ekonomiyi canlandırma planını kınamıştı.

Salı günü, planın ayrıntıları daha açıklanmadan önce, binlerce Filistinli Gazze ve Batı Şeria'da gösteriler düzenledi.

İsrail güvenlik güçleri ve Filistinli göstericiler arasında aralıklarla yaşanan çatışmalar öğleden sonra patlak verdi.

The Independent'a konuşan Fetih Hareketi Devrim Konseyi mensuplarından biri, yeni bir "intifada" veya "ayaklanmanın" Filistinliler için tek seçenek olabileceği tehdidini dahi dile getirdi.

Muhammed Laham, "Bize yeni bir intifada dışında hiçbir seçenek bırakmadılar (...) Plandaki kabul edilemez şartlar ve Arap komşularımızın çoğunun sessizliği elimizi kolumuzu bağlıyor ve şiddeti teşvik ediyor" dedi.

Ramallah'taki kaynaklara göre, Filistin Yönetimi liderliğiyle doğrudan bağa sahip Fetih Gençlik Hareketi'nden genç aktivistler artan gösteri çağrıları üzerine "hazır" bekliyor.

Laham, "Netanyahu tüm barış ortamını ateşe veriyor ve bu ateş onu yakacak" dedi.

Bu arada Gazze şehrinde "Trump bir aptal, Filistin satılık değil!" diye haykıran kalabalıklar, Filistin bayraklarını sallayıp Trump ve Netanyahu'nun fotoğraflarını yaktı.

Abbas ve Filistin Başbakanı Muhammed Iştiyye, Arap elçileri barış planını boykot etmeye çağırmıştı.

Ancak Trump salı günkü basın toplantısında Umman, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) büyükelçilerinin varlığına işaret etti.

Bölgeden gelen tepkilerse, Türkiye ve Ürdün'ün de aralarında bulunduğu ülkeler büyük ölçüde planı reddederken, Emirlikler'in planın reddine dair uyarıda bulunmasıyla birlikte farklılık gösterdi.

 

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

http://www.independent.co.uk/news

Independent Türkçe için çeviren: Kerim Çelik

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU