Son üç sezonda uluslararası arenada elde ettiği başarılarla adından söz ettiren milli otomobil sporcusu Ayhancan Güven, geçtiğimiz ay Portekiz'de düzenlenen "Porsche'nin 2020 Genç Sürücüsü" seçmelerinde 12 adayı geride bırakarak bu koltuğun sahibi oldu.
Önümüzdeki sezon "otomobil sporlarının zirvesi" olarak kabul edilen Porsche Mobil 1 Supercup'ta yarışacak ve 32 pilot arasında şampiyonluk mücadelesi verecek olan Ayhancan Güven, motorsporları hikayesini Independent Türkçe'ye anlattı.
Aslen Rizeli olan Ayhancan Güven, 2 Ocak 1998'de İstanbul'da doğdu.
Ayhancan Güven / Fotoğraf: Independent Türkçe
Eski otomobil yarışçsıcı Hakan Güven'in iki çocuğundan biri olan milli sporcu, İstanbul Bilgi Üniversitesi Mektaronik Mühendisliği öğrencisi olduğunu ancak yurt dışı seyahatleri ve yarış yoğunluğu nedeniyle okulunu dondurduğunu ifade ediyor.
Ayhancan, otomobil sporcusu olan babası Hakan Güven'in sayesinde çok küçük yaşlarda pistlerle tanıştığını ve çevresinden gördüğü ilk tepkileri şöyle anlatıyor:
Babam, çok küçük yaşlarda beni kartinge ve simülasyon oyunlarına yönlendirdi. Gerçek arabaya ise henüz 5 yaşındayken karting aracının direksiyonunda oturdum. Tabi o dönem babam, 'Bu kadar küçük yaşta çocuğa böyle spor yaptırılır mı?' diye biraz tepki aldı. Annem de biraz tehlikeli olduğu için çekiniyordu ama ben zamanla başarılı sonuçlar alınca o da güvenmeye ve desteklemeye başladı.
Ayhancan'a neden Porsche'yi tercih ettiğini sordum.
Porsche, motorsporlarında yer alan takımlar arasında en büyüklerden birisi ayrıca çok başarılı bir genç sürücü programı var. Gençlere bu konuda en büyük desteği de yine Porsche veriyor. Benim gibi 25 yaşın altındaki tüm pilotların hayali bu koltuğa oturabilmek.
Portekiz'deki genç sürücü seçmelerine 12 pilotun davet edildiğini belirten Ayhancan, eleme sürecinde yaşadıklarını şöyle anlatıyor.
Oraya gittiğinizde, yarıştığınız isimleri önünüzde gördüğünüzde doğal olarak heyecanlanıyorsunuz. Çünkü gerçekten çok başarılı 12 pilotla seçmelerde yarışıyorsunuz. Şöyle söyleyeyim, Porsche'nin bile 'Bu seçmeleri yapmak bizim için gerçekten çok zor' dediği bir elemeden bahsediyoruz.
Son üç sezonda uluslararası arenada önemli başarılara imza atan milli sporcuya göre, başarıya ulaşmanın yolu basamak basamak yükselmek...
Kendisini bu seçmelere getiren nedenlerin başında kazandığı şampiyonlukların geldiğini vurgulayan Ayhancan, seçmelerde geçirdiği üç günü şöyle aktarıyor:
Açıkçası o seçmede son dönemlerdeki performanslarımdan bildiğim, hissettiğim kendime her zaman adapte ettiğim şey "sadece kendi işime odaklanıp, kendi bildiğimi yapmam ve en iyi performansı sergilemem" gerektiği düşüncesiyle geçen üç gün oldu. Yüzde 100'ümü vererek mücadele ettim ve istediğim sonucu aldım. 3 günün sonunda geri döndüğümde kendimi çok iyi hissediyordum. Tabi sonraki bekleme süreci biraz zor geçti. 'Ne zaman haber gelecek, ne zaman arayacaklar' diye düşünürken o telefon geldiğinde hiçbir zaman unutmayacağım bir duygu yaşadım.
Önümüzdeki sezon yarışacağı Supercup'la ilgili düşüncelerini de aktaran Ayhancan, "Super Cup, otomobil sporlarının zirvesi. Formula 1'den önce yapılması, işin şov kısmını da çok ayrı bir noktaya getiriyor. Super Cup'ta Porsche desteğini aldıktan sonra hedefim tamamen şampiyonluk olacak. Karşımda çok önemli isimler olacak örneğin son 3 yılın şampiyonu Müller... Benim gibi genç ve başarılı sürücüler olacak. Farklı ülkelerden 32 pilot yarışacak Super Cup'ta. 8 yarış yapacağız. Şampiyonluğun hiç kolay olmayacağını biliyorum. Her yarışın ayrı bir önemi var ve hiç hata payım olmayacak. Çünkü biliyorum ki herhangi bir hata yaptığımda şampiyonluktan bir adım geri düşmüş olacağım. Onun için 'Hiç hata yapmayacağım' telkiniyle yarışmalara hazırlanıyorum" ifadelerini kullandı.
Porsche takımıyla uzun vadede başarılı olmak istediğini söyleyen milli sporcu, kısa vadede ilk hedefinin Super Cup şampiyonluğu olduğunu dile getirdi.
İlk ve öncelikli hedefim Super Cup şampiyonluğu. Daha sonra da Porsche'yle kontratımı uzatıp, Le Mans ve Daytona gibi dünyanın en büyük dayanıklılık yarışlarını kazanmak istiyorum. Daha sonra da şu an gelişen Hyper Car'da klasman yükselterek formulaya geçmek istiyorum. Dünya Şampiyonası için bu klasmanlar çok önemli ama dediğim gibi öncelikle önümüzdeki bir iki senelik dönemi çok iyi geçirmem gerekiyor.
Motorsporlarına başlarken kendisini en çok zorlayan şeyin ekonomik sıkıntılar olduğundan bahseden Ayhancan, küçük yaşlardan itibaren Avrupa'ya gitmenin de kendisini hem maddi hem de psikolojik açıdan etkilediğini söylüyor.
Türkiye'de bu sporun çok fazla bilinmediğini ve başarılı örnekler de olmadığı için önceleri devlet desteği olmadığını aktaran Ayhancan, devletin bu spora bakış açısını değiştirdiklerini belirtiyor.
TOSFED Başkanı Serkan Yazıcı'nın son üç yılda benim elde ettiğim başarıları görmesi ve bana inanmasıyla birlikte, bu işi bakanlığa taşıdık. Bakanlığımız da sağ olsun başarılı olacağıma, geleceğime inanarak bu işe destek oldular. Son iki-üç senedir bakanlığımız bu işin içerisinde. Başarı geldikçe ve iyi sporcular çıkmaya devam ettiği sürece devletimizin, bakanlığımızın ve federasyonumuzun desteğini esirgemeyeceğine ve bu sporun arkasında duracağına inanıyorum.
Ulusal ve uluslararası arenada bir çok başarı kazanan otomobil sporcusu Ayhancan, İstanbul'da toplu taşıma kullandığını söyleyerek bizleri de şaşırtıyor.
Metro ve otobüslerde seyahat ederken zaman zaman insanların kendisini tanıdığını ve çok güzel tepkiler aldığını dile getiren milli sporcu, karşılaştığı insanların, "Gururumuzsun", "Tebrikler", "Senin gibi olmak istiyoruz" dediklerini dile getirerek, gençlere bir takım önerilerde bulunuyor:
Spor yapmalarını tavsiye ediyorum. Günün sonunda hem güzel bir şey yapmış oluyorsunuz hem de mutlu oluyorsunuz. Hele ki profesyonel anlamda yapıyorsanız her açıdan olumlu oluyor. İş haline getirdiğiniz zaman örneğin iyi bir pilot olarak gerçekten keyif alıyorsunuz. Sadece pilot olarak da görmemek gerekiyor. Motorsporlarında çok fazla insan kendisine yer bulabiliyor. Örneğin mühendis olarak takımlarda görev alabilirler ya da yarışlarda hakem olabilirler. Bu işin pilot tarafında olmak isteyenler için durum biraz farklı. Aile de işin içine girdiği için çok küçük yaşlarda başlamak gerekiyor. Genç yaşta başlayamamışlarsa ralli için "TOSFED Yıldızını Arıyor" projesine girebilirler. Simülasyon oyunlarıyla ya da kartingle bu işe başlayabilirler.
© The Independentturkish
