Abdullah Öcalan: Kürtler hem Suriye’de hem de Ortadoğu’nun her yerinde, varlıklarından taviz vermeden yaşamın öncüleri olmalıdır

Almanya’nın Köln kentinde düzenlenen yürüyüşe mesaj gönderen Öcalan; Avrupa’dan yükselen sesin İmralı’da duyulduğunu ve muhataplarına da ulaştığını belirtti

Fotoğraf: X

Öcalan, mesajında yürüyüşün yalnızca kendi özgürlüğü için değil, Kürt halkının demokratik çözüm ve onurlu barış mücadelesi için önemli bir adım olduğunu vurguladı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

“Avrupa’nın dört bir yanından bir araya gelerek başlattığınız bu Büyük Köln Yürüyüşü, yalnızca benim özgürlüğüm için değil, Kürt halkının demokratik çözüm ve onurlu barış mücadelesi için attığınız önemli bir adımdır,” ifadelerini kullanan Öcalan, yürüyüşün barış, demokrasi ve eşit yurttaşlık taleplerini dünyaya duyurduğunu söyledi.

Öcalan, 1993’ten bu yana zaman zaman kesintiye uğrasa da süren barış ve diyalog çabalarının, kardeşliğin bu topraklarda mümkün olabileceğini gösterdiğini dile getirdi. Öcalan'ın mesajının tamamı şöyle:

Sevgili dostlar, yoldaşlar ve barış ile özgürlüğe inanan tüm insanlar,
 
Avrupa’nın dört bir yanından bir araya gelerek başlattığınız bu Büyük Köln Yürüyüşü, yalnızca benim özgürlüğüm için değil Kürt halkının demokratik çözüm ve onurlu barış mücadelesi için attığınız önemli bir adımdır. Sizler, yeniden canlanan Barış ve Demokratik Toplum Sürecine umut, cesaret ve kararlılık katıyorsunuz. Benim özgürlüğüm, Kürt halkının ve Türkiye halklarının demokrasisiyle, ortak özgürlüğünden ayrı değildir. Özgürlük demek barışa, demokrasiye ve eşit yurttaşlığa özgürlük demektir. Bu yürüyüşle birlikte geliştirmeye çalıştığımız irade temelinde, özgürlük, demokrasi ve çözüm talebimizi tüm dünyaya duyuruyorsunuz. 1993’ten beri, zaman zaman kesintiye uğrasa da sürdürmeye çalıştığımız barış ve diyalog çabaları, bu topraklarda kardeşliğin mümkün olabileceğini göstermişti. Bütün çabalarımıza rağmen hep yarım bırakılan umut, bugün Barış ve Demokratik Toplum adımımızla yeniden canlanıyor, giderek hayat buluyor.
 
Bu süreç, aslında negatif devrim sürecinden pozitif devrim sürecine geçiştir. Sürecin bu karakteri, tarihsel ve evrensel bir gerçeklik olarak kavranmalıdır. Kürt olgusuna ve mücadelesine dayatılan hukuk dışılıktan, hukuksal zemine geçiş mücadelesini esas alıyoruz. İşte sizin bu kıymetli yürüyüşünüzle barış ve çözüm mücadelesi daha da gelişecek, filizlenecektir.
 
Değerli yoldaşlar,
 
Kürt halkının Cumhuriyet’e anayasal kabulü ve demokratik zeminde eşit yurttaş olarak varlığını sürdürmesi, Türkiye’nin demokratik geleceğiyle doğrudan bağlantılıdır. Yine hem Suriye’de hem de Ortadoğu’nun her yerinde, Kürtler özgürlüklerinden ve varlıklarından taviz vermeden tüm halklar ve inançlarla eşit, özgür ve barış içinde bir yaşamın öncüleri olmalıdırlar. Avrupa’dan yükselen bu sesi İmralı’dan duyuyor ve bu sesin tüm muhataplara ulaştığını biliyoruz. Çünkü siz, antidemokratik uygulamalara maruz kaldığınız için ülkeden ayrı yaşamak zorunda kalmış insanlar olarak, çözümün ve barışın vicdani gücüsünüz. Her çabanız, kardeşliğe ve özgürlüğe atılmış bir adımdır. İnanıyorum ki, sizin bu iradenizle Kürt halkı ve tüm ezilenler özgür ve demokratik bir geleceğe kavuşacaktır.

 

Independent Türkçe

 

DAHA FAZLA HABER OKU