Efsane yönetmen Francis Ford Coppola, son yapımı Megalopolis'i çekerken nasıl "öğrenci tarzı" film yapmaya döndüğünü anlattı.
İtalyan asıllı Amerikan yönetmen, 1997 yapımı Rainmaker'ı (Yağmurcu) çektikten sonra büyük stüdyo sistemini bıraktığını belirtiyor.
85 yaşındaki yönetmen, kendi tarzını keşfetmek için Hollywood kalıplarının dışına çıkmaya karar verdiğini ifade ederek şunları söylüyor:
Bir süreliğine ayrılmak ve öğrenci olmak istedim. Farklı tarzda birçok film yaptım. Ama benim tarzım ne? Benim bir tarzım var mı? Kendime sorduğum soru buydu.
Coppola, bu kararın ardından 2007'de yayımlanan Youth Without Youth (Geç Gelen Gençlik), 2009 yapımı Tetro ve 2011'de seyircilerle buluşan Twixt gibi filmlerde olaya "bağımsız sinemacı" gibi yaklaştığını belirtiyor.
Duayen sinemacı, bu dönemde öğrendiklerini, 40 yıldır hayalini kurduğu ve 27 Eylül'de vizyona girecek Megalopolis'te hayata geçirdiğini söylüyor ve ekliyor:
Bu keşif döneminde öğrendiğim her şey, nihayet kozadan çıkıp profesyonel bir film yaptığımda, yani 'Megalopolis'i çektiğimde çok etkili oldu.
Adam Driver, Jon Voight ve Laurence Fishburne gibi isimlerin yer aldığı 120 milyon dolar bütçeye sahip film, 16 Mayıs'ta Cannes Film Festivali'nde prömiyerini yaptığında eleştirmenleri ikiye bölmüştü.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Coppola, Megalopolis'in taslağı üzerinde 1980'lerden beri uğraştığını belirterek, "Benim film yapma alışkanlığım, bir şeyden nefret edip onu terk edene kadar üzerinde çok yoğun şekilde çalışmaktır" diyor.
Apocalypse Now (Kıyamet) ve Baba serisinin yönetmen koltuğunda oturan Coppola, kendi çalışma yöntemini şöyle anlatıyor:
Nefret ettiğim filmden uzaklaşmak için ikinci bir film üzerinde çalışıyorum. Sonra onun üzerinde o kadar çok çalışıyorum ki ondan nefret ediyorum ve nefret ettiğim ilk filme bakıp 'O kadar da kötü değilmiş' diyorum. Sonra gidip onu yapıyorum. Her zaman daha önce terk ettiğim bir filmi yapıyorum.
Independent Türkçe, IndieWire, Entertainment Weekly