Yemen'de söndü Sudan'da patladı

Saldırının dahili veya harici uzantıları var mı? Yerel güçler tarafsızlık konusunda birleşecek mi, yoksa saf tutup ihtilaf ve çatışma hattına dahil mi olacak?

Fotoğraf: AFP

Bölge, sonsuz bir lanetin tutsağı veya büyücülüğe ve kötü şansa inananlar için kötü bir büyünün kurbanı gibi görünüyor. Gerçekte ise bazı insanlarının kötü yönetiminin kurbanından başka bir şey değil.

Husiler ve Meşru Hükümetçiler olarak Yemenlilerin, 8 yıllık savaşın sona ermesi umuduyla kucaklaştığı, Suudi Arabistan elçilerinin İranlı "kardeşleri" ile karşılıklı iftar davetleri verdikleri, Arap Birliği'nin, Suriye krizinden geriye kalanları bitirmenin yolunu aradığı bir dönemde, Sudan patladı!

Silahlı Kuvvetlerin iki kolu olan ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasındaki çatışmalar sınırlı da olsa 4 gündür devam ediyor.

Bir çözüm doğmadıkça veya ordu çatışmayı bitirecek bir sonuç almadıkça, bizi sıcak bir yaz ve yeni bir kanlı Arap savaş cephesi bekliyor.

Sudan çok şey yaşamış ve daha fazla savaşa tahammülü olmayan bir ülke. 80'lerin başından beri güneyde Kordofan ve Darfur'daki savaşlardan, Beşir rejimi darbesinin toplum ve altyapıda neden olduğu yıkımdan muzdarip.

Mevcut çatışma, Beşir rejiminin devrilmesinden sonra beklenen bir yansıma ve ertelenmiş bir savaş.

Saddam rejiminin devrilmesiyle Irak'ta, Kaddafi'nin ardından Libya'da olduğu gibi egemen olan merkezin çöktüğü ülkelerde doldurulması zor bir boşluk oluşur.

Ordu liderliğindeki anlaşmazlık belirtileri daha en başından belliydi. Devrilmesinin ardından Ömer Beşir'e alternatif olarak iki rakip "lider" ortaya çıktı. Bölünme, kışlada ve sokakta kriz yönetimini zayıflattı.

İşler nasıl çığırından çıktı ve iki taraf Sudan'ı nereye götürüyor?

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Açıklamalarından, başkentteki saldırıyı Hızlı Destek Kuvvetleri ve lideri Muhammed Hamdan Daklu'nun (burada açık olmak için kendisine "Hamideti'nin güçleri" diyeceğiz) başlattığı anlaşılıyor.

Hamideti'nin güçleri, Sudan Ordusu Genel Komutanlığını ve komutanı Abdulfettah el-Burhan'ın oradaki evini hedef aldı.

Burhan, cumartesi sabahı Hamideti'nin güçlerinin evine saldırmasına "şaşırdığını" söylüyor.

Onu ortadan kaldırmayı başaramadılar ama medya aracı olan devlet televizyonunu kurşun ve patlama seslerinin duyulduğu bir haber bülteni sırasında bombalayarak susturmayı başardılar.

Burhan ve askeri liderlerinin iki günlük şaşırtıcı yokluğu, Hamideti güçlerinin kendisini öldürdükleri anlatısını pekiştirdi.

Hamideti'nin güçleri askeri karargahlara, Hartum Havalimanı'na baskın yapmayı, merkezleri ve biri Suudi Arabistan'a ait olan uçakları yakmayı başardı.

Ancak çok geçmeden ele geçirdiği mevzileri kaybetti. Ayrıca ülkenin kuzeyinde Mısır sınırına yakın Maravi Havaalanını da ele geçirdi ve ortak tatbikatların bir parçası olarak orada konuşlu Mısır Silahlı Kuvvetleri mensuplarını tutukladı.

Maravi bölgesi, Firavunlar döneminden kalma piramitlerin yanı sıra Çinliler tarafından yaptırılan barajıyla da ünlü.


Sudan çok geniş ve çeşitliliğe sahip bir ülke ve sahada henüz bağımsız gazeteciler olmadığı için bilgiler doğrulanamıyor.

Sahadaki hızlı ve çok büyük olaylar ve gelişmelerle birlikte, açıklamaları ve videoları belgeleyen, inceleyen ve sahada bir ekibi olan birkaç büyük medya kuruluşu var.

Hamideti'nin iktidarı ele geçirmek için yaptığı saldırı bizi şaşırtmadı. Anlaşmazlıklar ve karşılıklı aleni tehditler nedeniyle iki güç arasında bir çatışma muhtemeldi.

Bundan birkaç gün önce Hamideti'nin güçleri başkente ve diğer şehirlere giriş yaparak varlığını yoğunlaştırmıştı.

Ordu, sınırdaki mevzilerine geri dönmesini talep ederek onları uyarmıştı ama Hamideti'nin güçleri "insan kaçakçılığı ve organize suçlarla mücadele" alanındaki görevlerini yürüttüğü bahanesiyle bunu reddetti.

Daha sonra bu adımların, Hamideti ile arasındaki anlaşmazlığa rağmen kuvvetleri savaşa hazır görünmeyen Burhan'a saldırı planının hazırlıkları olduğu ortaya çıktı.
 


Sıfır saati neden başarılı oluyor ve bu gerçekten bir darbe miydi?

Ülke çapındaki olayların seyrinden bunun sadece bir güç ve pazarlık gösterisi değil, daha çok bir değişim projesi olduğu açık mı?

İsyancılar, ordu kuvvetleri arasından kendilerine katılanların olmasını mı bekliyorlardı?

Yahut sokağın desteğini almayı mı bekliyorlardı?

Tüm bunlar açık ve net değil. Altta yatan niyeti bilmek aşağıdaki olasılıkları anlamak için önemli.

Uzlaşma olasılığı, yaşananlar kontrolden çıkmış bir yanlış anlaşılma ise mümkün, yok eğer aslında bir darbe ve isyan projesiyse, o zaman sonuna kadar sürecek bir savaşın yaşanması daha muhtemel.

Saldırının dahili veya harici uzantıları var mı?

Yerel güçler tarafsızlık konusunda birleşecek mi, yoksa saf tutup ihtilaf ve çatışma hattına dahil mi olacak?

Sudan, bugün iki savaşan taraf arasında çözülebilecek veya genişleyerek ülkenin geri kalanını da yutabilecek, Sudan halkının çile ve sıkıntılarını artıracak, gerilim düzeyini yükseltecek ve bunu bölgede başkalarına da bulaştıracak ciddi bir krizin başlangıcında.

Zira savaşlar virüsler gibi bulaşıcıdır, sadece aynı havayı solumakla bile bulaşabilirler.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

Independent Türkçe için çeviren: Asasmedia

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU