Yıllar geçer, sona ermez

Tarihsel haklar ilk veya tek vaka değil. Zira birçok ulus tarihin çeşitli zamanlarında farklı yerlerde yaşamış veya bunu istemiştir

Fotoğraf: Atlantic Council

Herkes Sovyetler Birliği'nin sonunu hatırlar, kimse yükselişini zikretmez.

30 Aralık 2022, Sovyetler Birliği'nin kuruluşunun 100’üncü yılıydı.

O gün Rusya; Ukrayna, Belarus, Transkafkasya ülkeleri, Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan ile Sovyetler Birliği'ni kurmak için anlaşmalar imzaladı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Böylece yeni bir birlik genişlemeye başladı. Moskova'nın Hitler-Stalin ittifakındaki payı olan Letonya, Estonya ve Litvanya'nın da (Baltık devletleri) ilhak edilmesiyle bu birlik zirve noktasına ulaştı. Öncesinde, 1917'de ise ki Bolşevik Devrimi kaydedildi.

Marksist birliğe girenin çıkması yasaktı. Bu nedenle, komünist rejimlere ve Karl Marx'ın proletarya hakimiyeti hayallerine, Macaristan'dan Çin'e ve Kamboçya'ya kadar tahminen 150 ila 200 milyon kişinin yaşamını yitirdiği ayaklanmalar ve kanlı savaşlar eşlik etti.

Yıllar süren zulüm ve kötü yönetimin ardından 1917 Ekim Devrimi başladı. Açlık, yoksulluk ve zorla çalıştırma toplumsal sınıfları tüketti.

Yeni lider Lenin erken öldü. Yerine ise Komünist Parti'ye katılmak için kiliseyi terk eden Gürcü asıllı Joseph Stalin adlı müthiş bir manipülatör geçti.

Bu kurnaz politikacı, aynı zamanda sınırları olmayan bir kasaptı. 30 milyon olduğu söylense de, kurbanlarının gerçek sayısı bilinmiyor.

Yaklaşık 60 milyon kişinin ölümüne sebep olduğu bilinen Mao Zedong’un gerisinde kalıyor. Bunların çoğunun yoldaş ve emekçi olduğunu söylemeye gerek yok.

Sovyetler Birliği'nin dağılmasının 30 yıl ardından ise birliğe katılan ilk ülke olan Ukrayna'da kanlı bir savaş yaşanıyor.

Estonya, Ruslara karşı en şiddetli düşmanlığı gösteriyor. Aralarında çıkan medya savaşında Estonya'nın tutumlarına en sert yanıt verenin Sergey Lavrov olduğu anlaşılıyor.

Ukrayna'yı sefalet ve karanlığa boğmak isteyen Putin, Rusya'nın buradaki tarihsel haklarını geri getirmekte ısrarcı.

Tarihsel haklar ilk veya tek vaka değil. Zira birçok ulus tarihin çeşitli zamanlarında farklı yerlerde yaşamış veya bunu istemiştir.

İşte Netanyahu, tüm "eşik muhafızları" ile birlikte iktidara dönüyor. Bu ifade Tevrat'ta geçiyor.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

Independent Türkçe için çeviren: Asasmedia

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU