Süper Lig'de kötü günler geçiren ve 12. haftalar itibariyle lider Trabzonspor'un 10 puan gerisine düşen Fenerbahçe'de başkan Ali Koç'un açıklamaları tartışılmaya devam ediyor.

Perşembe günü FB TV'de canlı yayına katılan ve gündemdeki konuları değerlendiren Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, takımın son durumu, teknik direktör Vitor Pereira ve yıldız futbolcuları Mesut Özil hakkında açıklamalarda bulundu.

Son günlerde yıldız oyuncunun teknik direktör Pereira ile aralarında sorun olduğu yönündeki eleştirilere değinen Koç'un, Özil'in ticari ilişkilerini ekranlardan eleştirmesi dikkat çekti.

 

 

Mesut Özil'in sarı-lacivertli takımda daha fazla süre almak istediğini ve oynayabilmek için oldukça aç olduğunu öne süren Koç, şu ifadeleri kullandı:

İyi bir Mesut'un neler yapacağını herkes biliyor. Mesut aşık olduğu ülkesine, taptığı takımına döndü. İyi olmasını şampiyonluk kadar istiyorum. Oyun sistemi ile Mesut'un yaptıkları örtüşmüyor olabilir. Ancak hocamızın, Mesut'a ön yargısı yok. Mesut’un da artık işine odaklanması lazım. Ticari işleri bir yana koyup, Fenerbahçe’ye nasıl en iyi katkıları veririm, nasıl Fenerbahçe için en fazlasını yapabilirim. Bunlara daha fazla odaklanması gerekir. Hocamız, Mesut'tan en iyi şekilde nasıl yararlanabileceğini bir daha gözden geçirmeli. Ona en uygun sistemi nasıl tesis eder? Ona çalışıyor zaten. Basında yer aldığı kadar büyük bir sorun yok. Mesut oynamadığı için mutsuz, zaman zaman bunu dile getiriyor.

Koç'un açıklamaları sadece Türkiye'nin spor kamuoyunda değil Avrupa basınında da yankı buldu.

Alman BILD gazetesi, Koç'un açıklamalarını "Fenerbahçe'nin patronu Özil'e salladı" başlığıyla verirken, İspanyol gazetesi Mundo Deportivo, "Fenerbahçe Başkanı Özil'i uyandırma çağrısı yaptı" manşetini öne çıkardı.

Birleşik Krallık yayın organı Daily Mail ise haberi "Mesut Özil'e ticari ilişkileri bitirme uyarısı" şeklide okuyucularına duyurdu.

 

 

Özil, hem ticari faaliyetleri hem de yardım kampanyalarıyla anılıyor

Global bir spor markası olan Mesut Özil, sadece yeşil sahalardaki başarısıyla değil saha dışındaki ticari faaliyetleri ve yardım kampanyalarıyla gündemdeki yerini koruyor.

Türkiye'nin ve dünyanın çeşitli yerlerinde ihtiyaç sahiplerine el uzatan Özil, ticari anlamda da oldukça aktif durumda.

Birleşik Krallık'ta bir kozmetik şirketine ortak olan Özil, Amerika Birleşik Devletleri merkezli Class 5 Global isimli bir yatırım şirketi fonuyla ticari bağlantısı bulunuyor.

Özil, ayrıca Meksika'da faaliyetlerini sürdüren Nexaca Kulübü'nün de hissedarlarından. 

"M10 Streetwear" markasıyla giyim, "M10 Esports" ile oyun sektöründe yatırımları bulunan Özil'in son adımı ise oldukça dikkat çekici.

Yıldız futbolcu, Twitter hesabından da duyurduğu ve kendi adına üretilen "M10 Token" isimli kripto parasını piyasaya sürmeye hazırlanıyor.

 

 

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç'un Mesut Özil ile ilgili açıklamaları spor kamuoyunda tartışılmaya devam ediyor. 

Bir kesim kulüp başkanının bu açıklamalarını medya önünde yapmasını eleştirip takıma olumsuz yansıyacağını düşünürken bir diğer kesim ise bu durumun tam tersi görüşte. 

Bir diğer tartışma ise Koç'un açıklamalarının Özil'in ticari faaliyetlerine zarar verip vermediği üzerine dönüyor.

Koç'un Özil ile ilgili açıklamalarının sportif yönünü spor yazarı Ömer Faruk Ünal, hukuki boyutunu ise spor hukukçusu Aysu Melis Bağlan Independent Türkçe'ye değerlendirdi.

 

 

"Adaptasyon sorunu yaşıyor, bizler de üzerine fazla sorumluluk yükledik"

Mesut Özil, Türkiye'ye gelmesinin ardından spor kamuoyunda hemen her yaptığı hareket nedeniyle eleştirilen oyuncuların başında geliyor.

Spor yazarı Ömer Faruk Ünal, Mesut Özil'in eleştirilerin odağında yer almasını, Ali Koç'un açıklamalarını ve bu sözlerin Fenerbahçe'ye olası etkilerini değerlendirdi.

Özil'in sık sık eleştirilere maruz kalmasını yorumlayan Ünal, gurbetçi futbolcuların Türkiye'ye adaptasyonunun bir süreç aldığını dile getirerek, "Almanya'da doğup, büyümüş. Her ne kadar Türk kültürünü benimsese de adaptasyon sorunu yaşıyor. Bizler de üzerine fazla sorumluluk, misyon yükledik. Arsenal'de neredeyse bir yıl futbol oynamadı, geldikten sonra da o açığını kapatamadı. Bizler ise ondan bir Hagi, bir Alex performansı bekledik. Bu da üzerine büyük yük oldu. İlerisi için çok ümitli değilim olsa geçen bir yıllık süreçte olurdu. İşin özü tutmadı. Kan uyuşmazlığı oldu denilebilir" şeklinde görüş belirtti.

"O Türkiye'den istediğini alamadı biz de ondan beklediğimizi bulamadık"

Kamuoyu baskısının Özil'in performansının istenilen düzeye gelememesindeki faktörlerden birisi olacağını belirten Ünal, "O düzeydeki bir oyuncunun bunlardan çok da etkilenmemesi gerekiyordu. Özil, Fenerbahçe'yi Almanya ya da İngiltere'deki bir kulüp gibi sandı ancak öyle olmadı. Bizdeki futbol iklimi böyle. Hakemi beğenmeyiz, fikstürü beğenmeyiz, hiçbir şeyi beğenmeyiz... O Türkiye'den istediğini alamadı biz de ondan beklediğimizi bulamadık. Türkiye'de böyle tutmayan transferler var bu da onlardan bir tanesi oldu" değerlendirmesinde bulundu.

"Oyuncuyu bu şekilde ortaya atması çok yanlış oldu"

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç'un canlı yayında Özil'in ticari ilişkileriyle ilgili yaptığı açıklamaya da değinen Ünal, şunları kaydetti:

Çok talihsiz, fahiş bir hata. Bunu söyleyen kişi bir iş insanı. Oyuncuyu bu şekilde ortaya atması çok yanlış oldu. Bence bu açıklamalar da oyuncunun performansını olumsuz etkileyecektir. Bundan sonra düzelme yoluna girse bile bundan olumsuz etkileneceğini düşünüyorum. Demek ki başkan burada bir tercih kullandı ve teknik diretkör Pereira'dan yana oldu. Bir açıdan teknik direktörün yanında olmak doğru ancak bunu kamuoyu önünde yapmak okların Özil'e dönmesine neden olacak. Ya da Fenerbahçe camiasını iki bölecek. Kimisi Özil kimisi de Pereira'nın yanında olacak. Bu şartlar altında Özil'in destek bulması da zor çünkü taraftar başarı ister. Başarı olmazsa taraftar arkasında durmaz. Özil bence şu ana kadar hiçbir maçta taraftarın beklentisini karşılayacak bir futbol sergilemedi. 'Gol atıyor, asist yaptı' denilmesine takılmayın. Futbol olarak geldiğinden beri hiçbir şey ortaya koyamadı. 

 

 

"Koç'un açıklamaları tavsiye niteliğinde, hukuki yaptırımı olması mümkün değil"

Spor hukukçusu Aysu Melis Bağlan, Ali Koç'un açıklamalarının Özil'in iş ilişkilerine olası etkilerini ve olayın hukuksal boyutunun olup olmayacağını değerlendirdi.

Oyuncuların ticari faaliyetlerinin en çok sponsorluk ilişkileriyle gündeme geldiğini bu duruma da hem okurların hem de taraftarların en kolay somutlaştırabileceği şeyler olmasının neden olduğunu söyleyen Bağlan, şöyle konuştu:

Futbolcuların hem kulüp sponsorlarıyla olan hem de bireysel sponsorluk ilişkileri oluyor. Örneğin reklam filmlerinde oynamaları, sözleşmeleri ne kadarsa o markanın ürünlerini tanıtması, reklam yüzü olması vs... Öyle bir dönemde yaşıyoruz ki artık bir futbolcuya kulüpte sözleşmesinde var olan bir sponsorluk çekimine geç kaldığı için bile kulüp iç disiplin yönetmeliği uyarınca ceza verilebiliyor. Bu konuyla alakalı Ali Koç'un açıklamaları tavsiye niteliğindedir, hukuki yaptırımı olması mümkün değil, tavsiyede bulunmuş. Başkanın da onun arkasında olduğunu ve konsantrasyonunu biraz daha kulübüne vermesiyle ilgili bir temennide bulunmuş. Bunun hukuki bir karşılığı yok. 

"Özil'in ticari ilişkilerinde bir zarar görmesi söz konusu değil" 

Mesut Özil'in ticari faaliyetlerinin Fenerbahçe Kulübü ile olan sözleşmesinde bir ihlal yaratması durumunda Ali Koç'un tavsiye niteliğinde bir açıklama yapmayacağını vurgulayan Bağlan, şunları kaydetti:

Böyle bir durumda kulübün iç disiplin yönetmeliğine dayanarak kendisine bir para cezası verilirdi. Bu bazen ahlaka aykırı bir durumda bazen de kulübün de içinde olduğu ticari ilişkiye iştirak etmemekten dolayı olabilir. Dolayısıyla yurtdışı ve yurtiçiyle ilgili Özil'in ticari ilişkilerinde bir zarar görmesi söz konusu değil. Ali Koç, sadece camianın kucakladığı, sosyolojik ve psikolojik bir açıklama yapmış. Şu an için hukuki bir karşılığı yok. Şayet olacaksa da bu ilişkinin anayasası Fenerbahçe Spor Kulübü ile Mesut Özil arasında imzalanan sözleşme. Bu sözleşmedeki senaryoları bilmeden hep senaryolar üzerine konuşmak zorundayız. O yüzden bununla ilgili yasal bir kısıtlama yok. 

"Dürüstlük kuralı, ticari veya mesleki sırların açığa çıkması, adil rekabetin sağlanması kriterleri önemli"

Futbolcunun bireysel olarak sponsorluklara imza atabileceğini ancak burada belirli kriterlerin olması gerektiğine değinen Bağlan, sözlerini şöyle noktaladı:

Sözleşme serbestisi diye bir şey var. Prensipte kulüp ve sporcu anlaştılarsa 'şu madde, bu madde konamaz' diye bir durum söz konusu değil. Başka bir kulüple ilgili veya başka bir kulübü çağrıştıran sponsorla ilgili bir şey de değil. Haksız rekabet veya kendi bulunduğu sistemin sırlarını açığa çıkartacak veya dürüstlük kuralına uygun olmayan anlaşmalar da değil. Dolayısıyla bu kriterler önemli: Dürüstlük kuralı, ticari veya mesleki sırların açığa çıkması, adil rekabetin sağlanması... Bunlarla ilgili bir kriter bu olayda görünmüyor. Ali Koç, sadece psikolojik ve sahiplenici bir açıklama yapmış.