AK Partili Yayman: Sosyal medya düzenlemesi, yasaklama, sansür, ceza düzenlemesi olmayacak

AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, "Sosyal medyanın çağdaş normlara kavuşması gerekir. Burada kişilerle ilgili bir düzenlemeden bahsetmiyoruz. Biz yalan haberin önüne geçmezsek, bu, demokrasimizi tehdit eder hale gelecektir" diye konuştu

Fotoğraf: AA

TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı, AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, yapılacak sosyal medya düzenlemesinin, bir yasaklama, sansür, ceza düzenlemesi olmayacağını söyledi.

Yayman, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, dünyada sosyal ağların hayatın her alanını kuşattığını belirtti.

Dünyada 4 milyar 20 milyon, Türkiye’de 64 milyon sosyal ağ kullanıcısı olduğunu kaydeden Yayman, bu rakamların, ne kadar büyük bir değişim ve dönüşümün yaşandığını gösterdiğini dile getirdi.

Sosyal medya şirketlerinin, ulus devletleri ve demokrasileri tehdit eder hale geldiğini söyleyen Yayman, "Sosyal medyada ortaya çıkan yalan haber, dezenformasyon, itibar suikasti, ırkçılık, şiddet, nefret dili, demokrasileri tehdit eder hal kazanmıştır." dedi.

thumbs_b_c_3e0f8a9523225f406fa6b42394e2a901.jpg
Yayman: Çağdaş ülkelerde, Avrupa'da hangi uygulamalar varsa biz Türkiye'de de aynısını olmasını istiyoruz. Fotoğraf: AA

"Yalan haberin önüne geçmezsek, bu, demokrasimizi tehdit eder hale gelecektir"

Günümüzde sosyal ağların kendilerini hükümetler üstü görür hale geldiğini ifade eden Yayman, bunun asla kabul edilebilir bir durum olmadığını vurguladı.

Yayman, "Dünya, küresel dijital oligarklar tarafından bir dijital diktatörlüğe götürülmek istenmektedir. Sosyal ağların, demokrasileri tehdit etmesi, hukuk için tehdit oluşturması, mahkeme yerine geçerek sosyal medya mahkemesi kurulması, üzerinde düşünülmesi gereken bir durumdur." diye konuştu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Sosyal mecralar sorununun hem bir özgürlük hem bir güvenlik sorunu haline geldiğini kaydeden Yayman, "Ülkemizde son günlerde yaşanan yangın, sel, deprem felaketlerinde bir taraftan olayın kendisiyle uğraşırken, diğer taraftan yaşanan doğal afetlerden daha büyük bir sosyal medya afetiyle karşı karşıya kaldığımız ortadadır. Bunun iktidar muhalefet gerilimi ile ilişkisi yoktur. Sosyal medyanın çağdaş normlara kavuşması gerekir. Burada kişilerle ilgili bir düzenlemeden bahsetmiyoruz. Biz yalan haberin önüne geçmezsek, bu, demokrasimizi tehdit eder hale gelecektir." değerlendirmesini yaptı.

Yapılacak sosyal medya düzenlemesinin, bir yasaklama, sansür, ceza düzenlemesi olmayacağını belirten Yayman, bu düzenlemenin, yeni yasama döneminde TBMM'nin en öncelikli konulardan bir tanesi olacağını söyledi. Yayman, "Çağdaş ülkelerde, Avrupa'da hangi uygulamalar varsa biz Türkiye'de de aynısını olmasını istiyoruz. Çağdaş normlara uygun düzenlemeyi iktidar muhalefet hep birlikte inşallah sağlayacağız." ifadesini kullandı.

Yayman, bir soru üzerine, sosyal ağların şiddeti öven paylaşımları engellenmesini doğru bulduğunu; tüm terör örgütlerine karşı aynı tavrın gösterilmesi gerektiğini söyledi.

Yalan habere 5 yıla kadar hapis cezası geliyor

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, yedi gün önce katıldığı canlı yayında "Meclis’in açılmasıyla birlikte sosyal medyaya yönelik bir çalışmanın yapılması gerektiğine inanıyorum" ifadelerini kullanmıştı.

Türkiye gazetesinden dün yayımlanan habere göre yeni dönemde Meclis’e getirilmesi planlanan yasal düzenleme ile sosyal medyada yalan haber yapan, yayan ve hakaret edene Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) ceza tanımlanması yapılacak. TCK’da, dezenformasyon ve mezenfermasyon gibi yeni suçlar yer alacak.

Teklife göre, sosyal medya üzerinden bir kişiye hakaret edilmesi durumunda şüphelinin üç aydan 2 yıla kadar hapisle yargılanması planlanıyor. Yalan haber yayan ve yapanların da 1 yıldan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması öngörülüyor. Kanundaki mevcut suçlarda uygulanan artırım sebepleri sosyal medya aracılığıyla işlenen suçlar için de geçerli olacak. Örneğin, TCK’nın 125’inci maddesinde kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçunu işleyenlere verilecek cezanın bir yılın altında olamayacağı hüküm altına alınıyor. Ayrıca suçun ağırlığı, sonucu, kişinin konumu, sosyal statüsü ve kastı gibi kriterlerin de ceza yaptırımında dikkate alınması konusunda değerlendirmelerin yapıldığı belirtiliyor.

 

 

 

Independent Türkçe, AA, Türkiye 

DAHA FAZLA HABER OKU