Buldan: Patates-soğan dağıtımına kadar her şeye karar veren tek adam haberim yok diyemez

HDP Eş Genel Başkanı Buldan, "90’ların faili belli cinayetleri AKP iktidarındaki Roboski, Suruç, Ankara Gar Katliamı’dır. Beyaz Torosların yerini AKP’nin SİHA’ları aldı" diye konuştu

Fotoğraf: AA

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Konuşmasında isim vermden Sedat Peker'in iddialarına değinen Buldan, "Buna karşın iktidar Sincan'da bir AKP mahkemesi kurmuş, Kobani kumpas davasıyla güya HDP'yi yargılayacaklar. Ortada bir hukuk davası yoktur çünkü bu ülkede hukuk diye bir şey sözkonusu değildir. Bu dava HDP'den siyasi intikam alma davasıdır. 7 Haziran’da, 31 Mart’ta iktidara neden kaybettirdiniz davasıdır" diye konuştu.

"Kobani davası AKP'nin seçim çalışmasıdır"

Kobani davasını "AKP'nin HDP'yi engellemeye yönelik yürüttüğü bir siyasi parti faaliyetidir, ve seçim çalışmasıdır" ifadeleriyle değerlendiren Buldan şöyle devam etti:

İktidar bu davada suçüstü yakalanmıştır. IŞİD’i sahiplenerek suçüstü yakalanmıştır. Dosyada AİHM’in başka kararlarını referans gösterirken Demirtaş kararını yok sayan mahkeme yaptığı hukuk gaspıyla suç üstü bir kez daha yakalanmıştır. İktidar kendi kurduğu mahkemede hakikatler karşısında mahkûm olacaktır. Kobani’de başaramadılar, Sincan’da da başaramayacaklar.

"İktidar bu güçlerle uzlaşarak ittifak kurdu ve çözüm sürecini bitirdi"

3 Kasım 1996'da yaşanan Susurluk kazasını hatırlatan Buldan, "90’larda Kürt halkına karşı işlediği insanlık suçlarının bir bir deşifre olduğuna hepimiz tanıklık ettik. 28 Şubat darbesiyle Susurluk’un üzerini apar topar kapattıklarını hepimiz biliyoruz.  Oradaki tuğlaya dokunmadıklarını hepimiz hatırlıyoruz. Çeyrek asır sonra Türkiye, AKP-MHP iktidarında bir kez daha siyaset-bürokrasi-mafya ilişkileriyle, ürettiği suç karanlığıyla karşı karşıyadır. Nedeni bellidir: Susurluk’tan bugüne uzanan çete örgütlenmelerinin dayandığı en önemli zemin, Kürt sorununun inkârı ve güvenlikçi politikalardır. Kürt düşmanlığıdır. Bugün ortaya saçılan çete-mafya ilişkileri de yine Kürt sorunda çatışmalı sürecin tırmandırıldığı 2015 konseptinin yarattığı zemin üzerinde yükselmiştir. Türkiye’de Kürt sorunu çözülmeden, sistem demokratikleştirilmeden, hukukun üstünlüğü sağlanmadan çete-mafya-siyaset ilişkileri son bulmaz. İktidar bu güçlerle uzlaşarak ittifak kurdu ve çözüm sürecini bitirdi. Böylece bugünlerde ortaya saçılan çete-mafya düzeninin de önünü açmış oldu" diye konuştu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Çiller'in ifadesini hatırlattı

Dönemin başbakanı Tansu Çiller'in 4 Kasım 1993 tarihinde İstanbul’da yaptığı "Elimizde Kürt işadamlarının listesi var, bunlar örgüte yardım ediyor, bunlardan hesap soracağız" açıklamasını hatırlatan Buldan, "Ardından ne oldu.? Kürt iş adamlarına yönelik faili meçhul cinayetler zinciri başladı. Bu cinayetlerin planlıyıcısı da ben devlet adına operasyon yaptım dedi. Kutlu Savaş’ın hazırladığı raporda sansürlü bölüm içinde Türkiye’de nelerin olup bittiğini anlayabiliriz. Musa Anter cinayetinden Savaş Buldan cinayetine kadar bütün işlenen faili meçhul cinayetlerin planlıyıcı, tetikçisi, emir vereni o sansürlü kısmında" dedi.

"Beyaz Torosların yerini AKP’nin SİHA’ları aldı"

"Saray yönetimi" olarak adlandırdığı iktidarın kendisini yaşananlardan soyutlayamayacağını belirten Buldan konuşmasına şöyle devam etti:

Patates-soğan dağıtımına kadar her şeye karar veren tek adam haberim yok diyemez. 90’ların faili belli cinayetleri AKP iktidarındaki Roboski, Suruç, Ankara Gar Katliamı’dır. 

Beyaz Torosların yerini AKP’nin SİHA’ları aldı. Dersim’de son 6 yılda 11 yurttaş kolluk güçlerince katledildi. Murat Yıldız köyde SİHA’lar tarafından bombalandı. Son 5 yılda Hakkâri’de 10 sivil güvenlik güçlerince katledildi. Bunlar AKP döneminin faili belli cinayetleri!

Cumartesi Anneleri çeyrek asırdır kayıplarını arıyor. O dönemin failleri şimdi AKP-MHP iktidarıyla birlikte iş tutuyor. Annelere her Cumartesi saldıran yine bu iktidardır. Geçmişiyle yüzleşmeyen bir akıl yüzsüzleşir, saldırganlaşır, suç örgütüne dönüşür ve sonunda çürür.

Susurluk'un tuğlalarından Saray yaptılar ve oradan yönettiler her şeyi. Karşımızdaki yapı Kürtlerle, Alevilerle, kadınlarla, gençlerle, demokrasi ve barış isteyen herkesle mücadele etmek, tüm toplumu susturmak, sindirmek için ittifak kurmuştur.

Erken seçim çağrısı

"Bağımlı yargı mafyaya biz sizi görmeyiz keyfinize bakın mesajı vermektedir. Çözülme de çok büyük olacaktır" ifadelerini kullanan Buldan, Türkiye'nin derhal erken seçime gitmesi gerektiğini belirtti. 

 

 

 

Indepedent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU