Hastaneleri tehdit eden ölümcül mantar, doğada ilk kez görüldü

Bilim insanlarına göre yeni keşif, bu organizmanın kökenine dair ilk ipucunu sundu

Andaman Adaları, Hint Okyanusu'nun kuzeydoğusunda yer alan bir takımada (AFP)

Hastane ortamında bulunan, ölümcül bir süper mantar, ücra bir ada sahilinde de tespit edildi. Bilim insanları, ilaca dirençli olduğu için "süper mantar" diye anılan bu organizmayı doğada ilk kez gördüklerini söylüyor.

Araştırmacılar, Latince ismi Candida auris olan mantar türünü, Hint Okyanusu'nda bulunan Andaman Adaları'ndaki iki bölgede keşfetti. 16 Mart’ta hakemli bilimsel dergi mBio’da yayımlanan araştırma, yaklaşık 10 yıl önce dünyanın dört bir yanındaki hastanelerde gizemli bir şekilde ortaya çıkan mantarın kökenlerine dair önemli ipuçları sunuyor.

Harvard Üniversitesi’nde mantar evrimi üzerine çalışan ve yeni araştırmaya dahil olmayan Christina Cuomo bu süper mantarın kökenin tam bir muamma olduğunu ifade etti. Cuomo, "Keşif, bu organizmanın başka nerelerde bulunabileceğine dair ilk ipucunu sundu" diye konuştu.

Organizma, 2010'ların başında üç kıtada ortaya çıkmış ve insanlarda hastalığa sebebiyet veren bir patojen olduğu anlaşılmıştı. Mantar enfeksiyonu tedavisinde kullanılan birçok ilaca direnç göstermesi ve bazı durumlarda ölümcül enfeksiyonlara yol açması nedeniyle de halk sağlığı tehdidi diye nitelenmişti.

Maya olarak büyüyen organizma, hastanelerde ve diğer sağlık tesislerinde yatan ve genellikle ciddi şekilde hasta olan kişiler arasında yayılıyor; bağırsak veya diğer organlarda enfeksiyonlara neden oluyor.

ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), 19 Ocak itibarıyla ülkede bin 600'den fazla mantar vakası bildirildiğine dikkat çekiyor.

Uzmanlara göre bu organizmanın insan vücudunda ortaya çıkmış olması mümkün görünmüyor. Zira mantarların çoğu, 37 derecelik bu ortamda büyüyemiyor. Bu da C. auris'in iklim değişikliğinin bir sonucu olarak çevredeki yüksek sıcaklıklara alıştıktan sonra insanları enfekte etme yeteneği kazandığınA düşündürüyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bu hipotezden yola çıkan bilim insanları, ısınmanın etkilerine karşı çok hassas olan sulak alanların mantarın büyümesi için en olası yerler olduğunu tahmin etti. Kıyıda sulak alanları, bataklıkları ve plajları olan Andaman Adaları da bu hipoteze uyuyordu.

Bu nedenle Hindistan’daki Delhi Üniversitesi'nden tıbbi mikolog Anuradha Chowdhary ve meslektaşları, adalardaki 8 bölgeden aldıkları toprak ve deniz suyu örneklerini inceledi. Araştırmacılar, kıyıdaki sulak bir alandan ve kumsaldan aldıkları örneklerde bu mantar türüne rastladı.

Kumsaldan elde edilen mantarların ilaca dirençli olduğu ve genetik açıdan birbirlerine benzediği anlaşıldı. Bu da ilişkili olduklarının işaretiydi. Chowdhary, kumsaldaki mantarların insanlardan gelip gelmediğininse belirsiz olduğunu söyledi.

Ancak insan faaliyetinin görülmediği belirtilen sulak alanda bulunan iki mantar örneğinin genetik açıdan birbirinden ve kumsalda bulunan örneklerden farklı olduğu saptandı. Bu örneklerden birinin mantar ilaçlarından hala etkilenebildiği görüldü.

Mantar uzmanı Cuomo, bu organizmaların doğada ne kadar yaygın olduğunun tespit edilmesi için ileri araştırmalar gerektiğini belirtiyor. Zira C. auris'in kökenine dair daha fazla bilgi edinmek, organizmanın yüksek sıcaklıklara ve mantar önleyici ilaçlara karşı nasıl direndiğini ortaya çıkarabilir.

 

Independent Türkçe, Science News, Livescience

Derleyen: Çağla Üren

DAHA FAZLA HABER OKU