Kadınların yüzde 27'si gece yalnız yürürken kendini güvensiz hissediyor

2020 yılında yaşadıkları çevrede gece yalnız yürürken kendilerini güvensiz hisseden erkeklerin oranı yüzde 10,7 iken bu oran kadınlarda yüzde 27,3 oldu

TÜİK'in yaşam memnuniyeti araştırmasına göre, kadınların %27,3'ü yaşadığı çevrede gece yalnız yürürken kendini güvensiz hissetti / Fotoğraf: Pixabay

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), "İstatistiklerle Kadın 2020" çalışmasının sonuçlarını açıkladı.Çalışma kadınların yarısının yaşadağı çevrede kendisini güvende hissetmediğini ortaya koydu.

Çalışmaya katılan kadınların yüzde 27,3'ü 'yaşadığım çevrede gece yalnız yürürken kendimi güvende hissetmiyorum" dedi. Bu oran erkeklerde yüzde 10.7'de kaldı.

Çalışmaya katılan kadınların yarısından çoğu yaşadıkları çevrenin de güvenli olmadığını söyledi. Kadınların yüzde 48,7'si, erkeklerin ise yüzde 69,9'u yaşadıkları çevrede kendilerini güvende hissetti.

Evde yalnız otururken kendilerini güvensiz hissedenlerin oranı 2020 yılında toplamda yüzde 4,8, kadınlarda yüzde 6,2, erkeklerde yüzde 3,4 oldu. Kadınların yüzde 78,3'ü, erkeklerin ise yüzde 85,4'ü evde yalnız otururken kendilerini güvende hissetti.. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"İstatistiklerle Kadın 2020"ye göre Türkiye nüfusunun yüzde 49,9'unu kadınlar, yüzde 50,1'ini erkekler oluşturdu. Türkiye'nin kadın nüfusu 41 milyon 698 bin 377, erkek nüfusu 41 milyon 915 bin 985 kişi oldu.

Kadınlar ile erkekler arasındaki bu oransal denge, kadınların daha uzun yaşaması nedeniyle, 60 ve daha yukarı yaş grubundan itibaren kadınların lehine değişti. Kadın nüfusun oranı, 60-74 yaş grubunda yüzde 52,3 iken 90 ve üzeri yaş grubunda yüzde 73,4 olarak belirlendi.

Doğuşta beklenen yaşam süresi, Türkiye geneli için 78,6 yıl, kadınlarda 81,3 ve erkeklerde 75,9 yıl oldu. Doğuşta beklenen yaşam süresi farkı 5,4 yıl olarak hesaplandı.TÜİK’in açıkladığı istatistiklerde öne çıkan bazı başlıklar şöyle:

Kadınların istihdam oranının erkeklerin yarısından daha az olduğu görüldü

Hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarına göre; 2019 yılında, Türkiye'de 15 ve daha yukarı yaştaki istihdam edilenlerin oranı yüzde 45,7 olup bu oran kadınlarda yüzde 28,7, erkeklerde ise yüzde 63,1 oldu.

En yüksek istihdam oranı, 2019 yılında yüzde 53,0 ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) bölgesinde gerçekleşti. En düşük istihdam oranı ise yüzde 30,0 ile TRC3 (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) bölgesinde gerçekleşti. En yüksek kadın istihdam oranı, yüzde 38,6 ile TR90 (Trabzon, Ordu, Giresun, Rize, Artvin, Gümüşhane) bölgesinde iken en yüksek erkek istihdam oranı, yüzde 71,3 ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) bölgesinde. En düşük istihdam oranı ise kadınlarda yüzde 12,4, erkeklerde yüzde 49,4 ile TRC3 (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) bölgesinde oldu.

Kadınların çalışma hayatında kalma süresi 7 yılda 2,4 yıl arttı   

Çalışma hayatında kalma süresi, bir kişinin hayatı boyunca işgücü piyasasında aktif olması beklenen yıl sayısı olarak tanımlanır. Hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarına göre; çalışma hayatında kalma süresi, 2013 yılında 15 ve daha yukarı yaştaki kadınlarda 16,7 yıl, erkeklerde 37,7 yıl iken 2019 yılında çalışma hayatında kalma süresi kadınlarda 19,1 yıl, erkeklerde 39,0 yıl oldu.

suresi.png
Çalışma hayatı süresine kadınların katılım oranında 2013-2019 yılları arasındaki değişim / Grafik: TÜİK 

 

Kadın büyükelçi oranı yüzde 25

Dışişleri Bakanlığı verilerine göre; kadın büyükelçi oranı 2007 yılında %9,4 iken bu oran 2020 yılında %25,0 oldu. Erkek büyükelçi oranı ise 2007 yılında %90,6 iken 2020 yılında %75,0 oldu.

Kadın milletvekili oranı yüzde 17,3

Türkiye Büyük Millet Meclisi verilerine göre; 2020 yılında 584 milletvekili içerisinde kadın milletvekili sayısının 101, erkek milletvekili sayısının ise 483 olduğu görüldü. Meclise giren kadın milletvekili oranı, 2007 yılında yüzde 9,1 iken bu oran 2020 yılında yüzde 17,3 oldu

Ortalama ilk evlenme yaşı kadınlarda 25,1, erkeklerde 27,9 

Evlenme istatistiklerine göre; resmi olarak ilk evliliğini 2020 yılında yapmış olan kadınların ortalama evlenme yaşı 25,1 iken erkeklerin ortalama evlenme yaşı 27,9 oldu.

Ortalama ilk evlenme yaşının en yüksek olduğu il, kadınlarda 27,6 yaş, erkeklerde 31,3 yaş ile Tunceli oldu. Ortalama ilk evlenme yaşının en düşük olduğu iller ise kadınlarda 22,2 yaş ile Ağrı, erkeklerde 26,0 yaş ile Şanlıurfa oldu.

evlenme.png
En yüksek ve en düşük ortalama ilk evlenme yaşına sahip ilk 3 ilin cinsiyete göre dağılımı/ Grafik: TÜİK

 

Kadınların %15,1'inin eğitim seviyeleri eşlerinden daha yüksek

ADNKS sonuçlarına göre; resmi evliliklerde eşler arasındaki eğitim farkı incelendiğinde, 2019 yılında kadınların %40,4'ünün kendilerinden daha yüksek eğitimli erkeklerle evli olduğu, eşlerinden daha yüksek eğitimli olan kadınların oranının ise %15,1 olduğu görüldü. Eğitim seviyeleri aynı olan eşlerin oranı %42,9, eğitim seviyeleri farkı bilinmeyen eşlerin oranı ise %1,6 oldu.

Kadınlarda obezite oranı %24,8   

Türkiye sağlık araştırması sonuçlarına göre; boy ve kilo değerleri kullanılarak hesaplanan vücut kitle indeksi incelendiğinde; 15 yaş ve üstü obez bireylerin oranı 2008 yılında %15,2 iken, 2019 yılında %21,1'e yükseldi. Obez bireylerin oranı cinsiyet ayırımında incelendiğinde, 2019 yılında kadınların %24,8'inin, erkeklerin ise %17,3'ünün obez olduğu görüldü.

Her gün tütün kullanan kadınların oranı %14,9

Türkiye sağlık araştırması sonuçlarına göre; her gün tütün kullanan 15 yaş ve üstü bireylerin oranı 2010 yılında %25,4 iken 2019 yılında %28,0 oldu. Tütün kullanan bireylerin oranı cinsiyet ayrımında incelendiğinde, 2019 yılında kadınların %14,9'unun, erkeklerin %41,3'ünün her gün tütün kullandığı görüldü.

Kadınların ölüm nedeninde ilk sırada dolaşım sistemi hastalıkları geliyor

Ölüm ve ölüm nedeni istatistikleri sonuçlarına göre; 2019 yılında Türkiye genelinde ölüm nedenleri incelendiğinde ilk sırada %36,8 ile dolaşım sistemi hastalıkları yer alırken, ikinci sırada %18,4 ile iyi ve kötü huylu tümörler, üçüncü sırada ise %12,9 ile solunum sistemi hastalıkları yer aldı. Yaşamını yitiren kadınlar ve erkekler için ilk üç sıradaki ölüm nedenlerinin değişmediği görüldü.

Dolaşım sistemi hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirenlerin %49,8'inin kadın, %50,2'sinin erkek, iyi ve kötü huylu tümörlerden yaşamını yitirenlerin %35,5'inin kadın, %64,5'inin erkek, solunum sistemi hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirenlerin %43,5'inin kadın, %56,5'inin erkek olduğu görüldü.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU