Akit yazarı: Erdoğan ne söylese tebrik edecek kadrolar hazırda bekliyor

"Rusya ve Çin’le yakınlaşmışken Avrupa Birliği’yle küllenen ilişkileri yeniden alevlendirmek de nereden çıktı diyen yok"

Fotoğraf: Reuters

Akit yazarı Kenan Alpay, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın her söylemini alkışlamak için hazırda bekleyen bir kadro olduğunu ifade etti.

Alpay, bugünkü köşe yazısında Türkiye’nin “birtakım sebeplerle” yargıda yapılması beklenen reform konusunu gündemine alamadığını ifade etti:

Türkiye birtakım sebeplerle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yargı reformu ve Avrupa Birliği’yle yeniden oluşturulacak yol haritası gündemini bir türlü konuşup değerlendiremiyor. Reform olmasın da diyen yok Rusya ve Çin’le yakınlaşmışken Avrupa Birliği’yle küllenen ilişkileri yeniden alevlendirmek de nereden çıktı diyen de yok. Cumhurbaşkanı Erdoğan ne söylese, hangi yönü gösterse, neyi öncelese alkışlar ve tezahüratlar eşliğinde “müthiş atak, çağ açan adım” mealinde cümlelerle tebrik ve takdir edecek profesyonel kadrolar hazırda bekliyor çünkü. Lakin “şu konuda düzen bozulmasın, bunlar şu imkânlardan istifade etmesin, şunların mağduriyetini gidermeye gerek yok” gibi bin bir türlü gerekçeyle esasen muazzam bir direnç sergileniyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Son günlerde siyasetçi ve gazetecilere yönelik saldırıları hatırlatan Alpay, şöyle yazdı:

Gazetecilere ve siyasetçilere yönelen ve giderek artan silahlı-sopalı pusulardan hareketle ortaya çıkan manzara şudur: Türkiye’nin içine düşürüldüğü manzara puslu-sisli bir manzaradır ve bu puslu iklimi en çok kurtlar sever. Yavuz Salim Demirağ, Murat Alan ve İdris Akyol’la başlayan gazetecilere ilişkin kafa-kol kırma, ağız-burun dağıtma stratejisi Orhan Uğuroğlu ve Afşin Hatipoğlu’ndan sonra Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ’a dayandı. Olayların örgüsü birebir aynı işliyor. Üç-beş kişiden oluşan saldırganlar önce kurt gibi pusuya yatıyor ardından sürü halinde üzerine çullandıkları kişinin yaşına-başına, çoluk çocuğuna hiç aldırış etmeden parçalamaya girişiyorlar. Ancak nasıl oluyorsa bir kediye tekme atan, bir köpeğin kuyruğuna basan barbarları saniye saniye kaydeden kameralar söz konusu gazeteciler ve siyasetçiler olunca o an nasılsa kayıttan çıkıyor, canileri kıskıvrak yakalayıp mahkemeye götürürken kameraların önünden geçiren emniyet görevlileri sebepsiz yere teamülleri terk edip isim ve eşkâllerini kamuoyundan saklayıveriyor.

Akit yazarı “Acaba faili meçhul çeteler marifetiyle işlenen ve giderek tırmanan bu kafa-kol kırmaya, ağız-burun dağıtmaya matuf pusuların hangi inlerde tasarlanıp organize edilerek kurulduğunu devlet neden ve nasıl tam olarak tespit edemiyor?” diye sordu.

En yüksek perdeden tehdit ve şantajlarla gerilimin tırmandırıldığını ifade eden Alpay, “Ama siyaset ve toplumuyla bütün bir ülkeyi ipotek altına alan bu barbarca saldırıları organize eden kurmay kadroya ilişkin hâlâ tatmin edici bir izah yapılamıyor” ifadesini kullandı.

 

Akit, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU