Davutoğlu, halka sabır tavsiye eden Erdoğan’a Haşr Suresi ile tepki gösterdi: Servet, içinizden sadece zenginler arasında dolaşan bir şey olmasın

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Büyük Kongre arefesinde sert konuştu. Davutoğlu’nun hedefinde Cumhur İttifakı ortakları vardı

Görüntü: Twitter / @GelecekPartiTR

Eski başbakanlardan Ahmet Davutoğlu’nun genel başkanlığında geçen aralık ayında kurulan Gelecek Partisi, 44 şehirde kongresini tamamlayarak Büyük Kongre yapmaya hak kazandı. 

Parti, kongresini 1 Kasım 2020’de yapacak.

Gelecek Partisi, Kurucular Kurulu toplantısı bugün partinin genel merkezinde yapıldı.

Toplantıda konuşan Davutoğlu, ekonomik kriz dolayısıyla “sabır” tavsiyesinde bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a tepki gösterdi.

Davutoğlu, ''Sayın Erdoğan, Haşr Suresi’nde 'Servet aranızdan bir grup arasında dolaşmasın' diyor. 'Dünya 5’ten büyüktür dedikten sonra ülkenizde 5 şirkete dayalı bir ekonomik sistem kurmayın' diyor. Gereğini yapın'' şeklinde konuştu.

''Halk sabretmeyi bilir''

''Halk sabretmeyi bilir'' diyen Davutoğlu, ''Sabır kavramını en çok içine sindiren halk bu halktır. Dedelerimiz 6-7 yıl süren seferberliklerde sabretti. Babalarımız 2. Dünya Savaşı’ndaki kıtlıklara sabretti ama ülkeye bağlılıklarını yitirmediler. Bizler, 4 darbeye sabrettik. Sabretmeyi biz biliriz. Bu millet liderinin kendileri gibi sabrettiğini gördüğünde sabreder. Birileri milletin sabrı üzerinden servet edinmişse bu mllet ona sessiz kalmaz'' ifadelerini kullandı.

''1 yandaş şirkete 1 günde 9,5 milyar lira vergi muafiyeti tanındı''

Pandemi sürecinde halka 38,5 milyar lira sosyal yardım yapıldığına işaret ederek bu halkın başına kaktığını savunan Davutoğlu, “Pandemi döneminde en az yapılan yardım bu. Mısır düzeyinde. 29,5 milyar lira işsilik fonunda geldi. Zaten işçiden yapılan kesintiler. Devlet hazinesinden çıkan. 9 milyar lira. ‘Sabret’ dediğiniz halka 9 milyar harcıyorsun da 1 günde, 1 yandaş şirkete 9.5 milyar lira vergi muafiyeti tanıyorsun. Bu millet bunun hesabını sormaz mı” dedi.

Konuşmasında Necip Fazıl ve İmam Gazali’den söz eden Davutoğlu şunları söyledi:

Necip Fazıl Kısakürek, 'kuzulara kurt mu oldunuz' diye size hesap sorar. Hamasetle olmuyor, hakkınız vermek lazım. Ödev veriyorum; İmam Gazali’nin İhya’ulimiddin’den sabır bahsini oku. Siz Beştepe Sarayı’nı keşfettiğinizde sabır imtihanını kaybettiniz. Halktan koptunuz. Sınav sadece fakirlerin sınavı değildir. Esas büyük sınav güçlülerin sınavıdır. Fakirlere sabret dedikten sonra her türlü şatafatı kendi ve yakın hayatında yaşatan devlet adamlarının anlayışına karşı kurduk.

Erken seçim tartışmalarına da değinen Davutoğlu, ''Bahçeli, 'erken seçim olmayacak' demişse bilin ki mutlaka olacak demektir'' ifadelerini kullandı.

Temiz Siyaset modeli açıklanacak

Davutoğlu, kongrede Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem, Temiz Siyaset ve Ekonomide Gelecek modellerini açıklayacaklarını kaydederek, ''Mahalle temsilciliklerine kadar herkesin riayet edeceği temiz siyaset belgesi açıklayacağız. Kimse Anadolu ve Trakya’nın her bir köşesinde fedakarlık yapan kardeşlerimizin üzerinden kendi çıkarlarını gözetmesin. 400 ilçe başkanımıza söylüyorum; Akçeli işler üzerinden kendi cebini doldurmaya çalışanlar bu kapıdan içeri girmesinler. Bu kapı yolsuzların kapsı değil temiz siyasetin kapısı olacak'' şeklinde konuştu.

İşsizliğin ve enflasyonun çift haneli rakamlara yükseldiğine değinen Davutoğlu, AK Parti’nin oyunun da çift haneli rakamlardan tek haneli rakamlara düşeceğini söyledi.

Bahçeli'ye ''Serok Ahmet'' tepkisi: Siz Ankara'da rahat yatağınızda yatarken...

Davutoğlu’nun hedefinde MHP lideri Bahçeli de vardı.

Bahçeli’nin kendisine “Serok Ahmet” dediğini aktaran Davutoğlu şöyle konuştu:

Siz Ankara’da rahat yatağınızda yatarken biz terörle mücadele yaptığımız günlerde Diyarbakır’a gittiğimizde on binlerce Diyarbakırlı bizi Ulu Cami’de karşıladı. ‘Torosların zirvesinde, Türkmen obasında doğan bir çocuk olarak benim hakkım neyse Hakkari dağlarında doğan çocuğun hakkı odur’ dediğimde bütün meydan ‘Serok Vezir’ diye inlemişti. ‘Horosan’dır bizim ilimiz’ diye bana ninniler okuyan babaannemin dili Türkçe ne kadar azizse, Dicle’de ninni söyleyen Kürtlerin dili de o kadar azizdir. Hakarete muhatap kılınamaz. Biz bu anlayışla hareket ediyoruz. 

Osman Öcalan televizyona çıktığında ses çıkarmaz, Abdullah Öcalan mektup getirir ses çıkarmaz. Küçük ortak ‘Öcalan televizyonda çıkacak’ der ses çıkarmaz. Bize ‘Serok Ahmet’ denmesi dolayısıyla bize hakaret ederken, Türkçenin büyük sözlüğünü yazan Kaşgarlı Mahmut’un memleketindeki zulme ses çıkarmaz. Biz sesimizi nerede çıkaracağımızı biliriz.  Cengiz Dağcı’nın naaşını 2010’da kırım’a götürüp sahip çıktık. O gün benimle birlikte cenaze namazı kılan Mustafa Cemiloğlu neden Kırım’a giremiyor. Bunu sorun Sayın Erdoğan’a.

Independent Türkçe

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU