1874 yılında, 10 yaşındaki bir kız çocuğuna yapılan şiddet Amerika’yı sarstı. Vücudu morluk ve yanık ile dolu olan Mary Ellen Wilson’un feci ve üzücü durumu tüm Amerikan gazeteleri işgal edip çocuklara yönelik şiddetin azaltılması ve çocuk hakları kavramı gibi konularda Amerikanlılar arasında eşi görülmemiş bir empati dalgası yarattı.
Mary Ellen Wilson, Mart 1864'te New York'ta dünyaya geldi. Doğumundan birkaç ay sonra Amerikan iç savaşı sırasında babasını kaybetti. Ayrıca, ailesi maddi sıkıntılar yaşadığı için annesi, ailenin geçimini sağlamak üzere çalışmak zorunda kaldı. Ancak iki yıl sonra Mary’nın annesi işten kovuldu ve kızına bakamadığı için terk edip bir yetimhaneye bıraktı.
1866 yılında, Thomas ve Mary McCormack çifti yetimhaneye gelip iki yaşındaki Mary Ellen Wilson’u evlatlık edindiler.
Her gün işkence
Birkaç yıl sonra, hastalığa karşı verdiği mücadeleyi kaybeden koca Thomas McCormack hayatını kaybetti küçük Mary’yi yetiştirme görevini eşine bıraktı. Ancak onun ölümünden sonra karısı Mary McCormack hiç tereddüt etmeden Francis Connolly adlı bir adamla evlendi.
Bu ikinci evliliğin ardından, Mary Ellen Wilson’un hayatı alt üst oldu. Sonraki yedi yıl boyunca, günlük olarak her türlü şiddete ve işkencelere maruz kalıyordu.
Bu süre boyunca, üvey ebeveynler Mary ve Francis, küçük Mary’ı karanlık odalarından birinde uzun saatler boyunca hapis ediyordu. Hatta birkaç defa yiyeceklerden yoksun bırakıyordu.
Ayrıca, bu 7 yıl içerisinde, Mary’nin hiç evden çıkmasına hatta pencereye yaklaşmasına izin verilmiyordu. Tüm bunlarla birlikte neredeyse her gün vücuduna keskin aletler saplanıyor, darp ve yakılmaya maruz kalıyordu.
Her gün kabusu yaşayan küçük Mary, insanların onun acılarının farkına varmasını 1874 yılına kadar bekledi.
Bu süre zarfında, birçok komşu evden gelen çığlıklardan rahatsız oluyordu. Giderek artan şikayetlerin ardından, misyoner Etta Angell Wheeler, New York’taki Manhattan Bölgesi’nde bulunan Connolly çiftin evini ziyaret etti. Bu ziyaret sırasında, on yaşındaki Mary’nın trajedisini keşfetti.
Mary’ı kurtaran misyoner Etta Angell Wheeler’in fotoğrafı
Sonraki üç ay boyunca, misyoner Wheeler, yargı kararıyla Mary’ı aile ortamından çıkarabilmek için aynı zamanda arkadaşı olan Amerikan Hayvanları Koruma Derneği yetkilisi Henry Bergh ile bir araya gelip üvey ebeveynlere karşı dava açtı.
1874 yılında New York Eyaleti Yüksek Mahkemesi’nde gerçekleşen duruşma
Yargılama sırasında, Mary Ellen Wilson, Amerikalıları sarsan şoke edici ifadeler verdi. Günlük olarak ona yetersiz yiyecek verildiğini, yerde uyumaya zorlandığını, karanlık, kilitli bir odada yalnız bırakıldığını, yakıldığını ve şiddetli bir şekilde kırbaçla dövüldüğünü açıkladı. Mahkemeye, üvey annesi tarafından makasla yapılan yaraları gösterdi. Duruşmanın sonunda Mary, "Hem babam hem de annem öldü. Ben kaç yaşında olduğumu bilmiyorum. Neredeyse annemden her gün dayak yiyorum. Vücudumda daima siyah ve mavi izler var. Hiç kimse tarafından öpüldüğümü ya da sevildiğimi hatırlamıyorum. Annem hiçbir gün beni ne sevdi ne öptü. O kadar beni dövüyor ki hayatım boyunca sokakta yaşamayı razıyım. Artık geri dönüp annemle yaşamak istemiyorum." diyerek salondakileri ağlattı.
1 yıl hapis
Mahkemede, Mary’nın üvey annesi taciz ve işkence yapmakla suçlanıp 1 yıl hapis cezası aldı. Ayrıca, Etta Wheeler ve akrabalarıyla birlikte de küçük Mary’ının velayetini aldı.
Öte yandan, Mary’nın duruşmasından sonra, birçok yetkili Mary’nın olayının tekrarlanmasını önlemek ve diğer çocukların benzer şeyleri yaşamaması için çocukların haklarını savunma derneği açmayı düşündü.
1875 yılında, Henry Bergh ve hayırseverlerden biri olan John Wright'ın gösterdikleri büyük çabaların ardından, "The New York Society for the Prevention of Cruelty to Children" (Çocuklara Zulümü Önleme New York Derneği) resmi olarak kurulup dünyadaki ilk çocukları koruma örgütü olarak kayıtlara geçti.
Al Arabiya'dan Independent Türkçe için çeviren: Gülbahar İbeş
