İstanbul Modern Sinema, Pelin Esmer filmlerini ağırlıyor

“Yönetmenlerle Buluşma” serisi Pelin Esmer’le devam ediyor

(İstanbul Modern Sinema)

Yönetmen sinemasına odaklanarak onların gözünden üretim süreçlerine ve günümüz sinemasının dinamiklerine odaklanan programın bu yılki konuğu Pelin Esmer.

Program dahilinde Esmer’in filmografisindeki 6 yapım haricinde, ilk filmi olan kısa metraj Kar (2000) ve Z1 Film Atölyesi’nde aldığı eğitimden sonra ekibinde yer aldığı, Yavuz Özkan imzalı Bir Erkeğin Anatomisi (1997), yapımcılığını, yönetmenliğini ve kameramanlığını üstlendiği ilk belgeseli Koleksiyoncu (2002) gibi yönetmenin kariyerinde yer etmiş bazı özel gösterimler de dikkat çekiyor.

Pelin Esmer’in 6 Şubat’taki iki filminin gösteriminin ardından izleyiciler film ekipleriyle bir araya geliyor.

İşe Yarar Bir Şey’in 17.00’deki gösteriminin ardından yönetmen Pelin Esmer, yapımcı Dilde Mahalli, başrol oyuncularından Öykü Karayel, görüntü yönetmeni Gökhan Tiryaki ve sanat yönetmeni Elif Tasçıoğlu izleyicilerle buluşacak. Saat 19.00’daki Gözetleme Kulesi filminin gösterimineyse yönetmen Pelin Esmer, yapımcılar Nida Karabol ve Tolga Esmer, başrol oyuncusu Olgun Şimşek, ve görüntü yönetmeni Özgür Eken konuk olacak.

Film ekiplerinin katılımıyla yapılacak gösterimlerin yanı sıra 13 Şubat Perşembe günü İstanbul Modern Sinema Programları Danışmanı Müge Turan ile Pelin Esmer bir söyleşi gerçekleşecek. 

Esmer’in yolculuğu

Sosyoloji bölümünden mezun olduktan sonra Yavuz Özkan'ın Z1 Film Atölyesi’ne katılan Pelin Esmer, sinema sektöründeki ilk görevini Ziya Öztan’ın yönettiği Cumhuriyet (1998) filminde yönetmen yardımcısı olarak aldı. Yapımcılığını, yönetmenliğini ve kameramanlığını üstlendiği 46 dakikalık ilk belgeseli Koleksiyoncu (2002) ile her şeyin koleksiyonunu yapan kendi öz amcası Mithat Esmer’i filme aldı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

7 yıl sonra bu kişisel hikaye aynı koleksiyoncunun (Mithat Esmer) oturduğu apartmanın kapıcısıyla (Nejat İşler) kesiştiği kurmaca bir film olan 11’e 10 Kala’ya (2009) evrildi. 2007’de davet edildiği Cannes Festivali Cinefondation’da yazmaya başladığı filmin uluslararası prömiyeri San Sebastian Film Festivali’nde gerçekleşti.

Pelin Esmer’in ilk uzun metrajıysa bir belgeseldi: Toros dağlarında bir köyde yaşayan, günlerini tarlada, inşaatta veya evde çalışarak geçiren 9 kadının yazdığı ve oynadığı tiyatro oyunu Kadının Feryadı!’nın yaratım ve sahnelenme sürecini izleyen Oyun (2005).

Yönetmen 14 yıl sonra bu kadınlarla yeniden buluştu ve Oyun’un bir bakıma devamı olan Kraliçe Lear’ı (2019) çekti. Pelin Esmer’in belgeselle kurmaca arasında zikzak çizen yönetmenlik kariyerindeki ikinci uzun metraj filmi Gözetleme Kulesi (2012) yine iki farklı karakterin karşılaşması üzerinden bir vicdan hikayesiydi. Film uluslararası galalarını Toronto ve Rotterdam’da yaptıktan sonra Adana Altın Koza’da “En İyi Yönetmen” dahil 5 ödül kazandı.

Ardından Barış Bıçakçı ile beraber yazdığı İşe Yarar Bir Şey (2017) iki kadının karşılaştığı bir tren yolcuğunda geçen, edebiyat ve ölüm üzerine bir film oldu.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU