2019 Top 10: En çok okunan ekonomi haberleri

Yıl boyunca hem gündemi hem cüzdanları değiştiren ekonomi haberleri ve yorumları

Kolaj: Independent Türkçe

Türk Lirası’nın dolar karşısında tarihi kaybını yaşadığı 2018’in ardından 2019, bir dizi ekonomik müdahale, düzenleme ve yeni açıklanan programın yılı oldu. 

Yıla, konut, beyaz eşya, mobilya ve otomotivde KDV ve ÖTV indirimlerinin mart ayı sonuna kadar uzatıldığı haberiyle başlayan Türkiye, tütün ürünlerinde ÖTV’nin 63'ten 67'ye çıktığı, cep telefonlarının ÖTV’sine yüzde 100’e varan zam yapıldığı, pırlanta, elmas, yat ve kürkte ise ÖTV’nin sıfırlandığı bir yıl yaşadı. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

2018’de kilogram fiyatı 6 lirayı aşan soğanın ve patatesin yanı sıra baklagiller, buğday, mısır, arpa, pirinç ve işlenmiş domates ithalatında sıfır gümrük vergisi dönemi başladı. 

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın “Markette istediğimiz rakamlar yok” demesinden kısa bir süre sonra ise Türkiye, “tanzim satış” kavramıyla tanıştı. 

Yılın ilk dört ayında bir yandan 31 Mart yerel seçimleri ve İstanbul seçimlerinin iptal sürecini takip eden vatandaş, bir yandan patates, soğan, domates ve biber gibi temel ürünlere neredeyse yarı yarıya daha az para vermek için tanzim stantlarında uzun kuyruklar oluşturdu. 

Elektriğe 2, doğalgaza 1, benzine 15 kez zam 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın teşvik edileceğini açıkladığı “kenevir” ile Sakarya'da 45 yıldır yerli ve milli üretim yaptıktan sonra iş insanı Ethem Sancak ve Katar ortaklığındaki BMC’ye devredilen Tank Palet Fabrikası gündemin önemli başlıkları arasındaydı. 

Çaya yüzde 15, şekere yüzde 16, yurt dışı çıkış harcına yüzde 233 zam yapılan 2019’da elektriğe iki defa, doğalgaza bir defa yüzde 15’er zam yapıldı. 2019 yılında motorin yapılan zam sayısı ise 13 kez, benzine 15 ve LPG’ye 8 oldu. 

Merkez Bankası'nın 2019'u

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası da hemen hemen her ay ekonomi sayfalarının manşetiydi. 

Ocak ayı Merkez Bankası için, kâr payının Hazine'ye devredilecek kısmının yüzde 12'den yüzde 90'a çıkarılmasıyla başladı. Bu kapsamda TCMB, 33,7 milyar liralık kâr payı yüzde 90’ını Hazine için ayırdı. 

Mart ayına gelindiğinde, Merkez Bankası rezervleri üzerindeki endişe, S-400 belirsizliği ve TCMB’nin faiz kararıyla ilgili soru işaretlerinin ardından Dolar/TL 6 liraya dayandı. Bunun üzerine Merkez Bankası, 1 hafta vadeli repo ihalelerine ara verdi ve Londra’daki swap piyasasında Türk Lirası'nın gecelik faizi, yüzde 1300'ü aştı.  

Haziranda Merkez Bankası’nın yıllık safi kârının yüzde 20'sinin ihtiyat akçesine ayrılacağına yönelik hüküm kaldırıldı. Bu oran yüzde 10'a düşürüldü ve buna karşılık gelen tutarın her yıl Hazine'ye aktarılacağı karara bağlandı. 

Cumhurbaşkanlığı kararıyla görev süresi 2021'de dolması planlanan Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya 6 Temmuz’da görevden alındı. Yerine gelen Murat Uysal döneminde gerçekleşen dört Para Politikası Kurulu’nda da faiz indirimi kararı alındı.

Böylece 53 ay indirim yapılmayan politika faizi, yüzde 24 seviyesinde yüzde 12’ye kadar çekilmiş oldu

Enflasyon, işsizlik, büyüme ne oldu?

Ekim 2018’de yüzde 25,24 ile zirveyi gören enflasyon yüzde 20,35 seviyesinde başladığı yılı, kasım verilerine göre yüzde 10,56’da kapattı. 

Ocak 2019’da yüzde 14,7 seviyesinde açıklanan işsizlik, en son açıklanan eylül verilerine göre yüzde 13,8 seviyesinde. Eylül 2018’de bu oran yüzde 11,4’tü. 

Genç işsizliğinde ise yıl başından bu yana hemen hemen hiç iyileşme olmadı. Zira, ocakta yüzde 26,7 olan genç işsizlik eylül itibariyle yüzde 26,1. 

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin verilerine göre kurulan şirket sayısı, ocak-kasım döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,38 azalarak 76 bin 253, kapanan şirket sayısı ise yüzde 4,57 artarak 10 bin 996 oldu.

Yılın ilk iki çeyreğini küçülme ile kapatan Türkiye ekonomisi, temmuz-eylül aylarını kapsayan üçüncü çeyrekte yüzde 0,9 büyüdü. 

Açıklanan paketlerden ne çıktı? 

Bu yıl açıklanan önemli paketlerden ilki 31 Mart Yerel Seçimleri’nden 10 gün sonra açıklanan Yapısal Reform Paketi oldu. 

Pakette en çok tartışılan konulardan biri “kıdem tazminatı” oldu. Zira daha önce gönüllülüğe dayanan bireysel emeklilik sistemi (BES) ile çalışanlardan ve işverenden yapılacak kesintiler Kıdem Tazminatı Fonu’nda toplanacak. 

Hazine ve Berat Albayrak’ın açıkladığı diğer bir paket ise Yeni Ekonomi Programı’ydı. 30 Eylül’de açıklanan programda “2019-2020” yılları “dengeleme dönemi” olarak nitelendi. 

Enflasyonla ilgili nihai hedefin yüzde 5’in altında olduğunu hatırlatan Albayrak, 2019 enflasyon hedefini yüzde 12 olarak açıkladı. 2018’de açıklanan 2019 enflasyon hedefi yüzde 15,9’du.

Albayrak, 2020 enflasyonunu yüzde 8,5, 2021 enflasyonunu yüzde 6, 2022 enflasyonunu ise yüzde 4,9 olarak hedeflediklerini açıkladı. 

Berat Albayrak, işsizlik hedeflerini ise şu şekilde açıkladı: 2019 için yüzde 12,9; 2020 için yüzde 11,8; 2021 için yüzde 10,6; 2022 için yüzde 9,8. 

Independent Türkçe okurları ne okudu? 

Türkiye’nin 2019 ekonomi gündemi bu şekildeydi. 

Independent Türkçe’den en çok okunan ekonomi haberleri ise ekonomi gündeminin cüzdanlara nasıl yansıdığı ile paralellik gösterdi. 

 

10- Merkez Bankası para mı basıyor?

Merkez Bankası
Fotoğraf: AFP

 

Trakya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sadi Uzunoğlu, bu yazısında Merkez Bankası'nın para yaratma mekanizmlarına değindikten sonra yaklaşık 10 yıldır likiditeye sıkışmış durumda olan piyasa için kaynak yaratma yöntemlerini de ele alıyor. 

Yaz aylarındaekonomi gündemini sıklıkla meşgul eden "yedek akçe" konusuna da değinen Uzunoğlu, konuyu teknik olarak şöyle açıklıyor: 

TCMB 24 liralık kârından 14 lira yedek akçe ayırdığını varsayarsak, pasifte kâr + 10 TL, Yedek Akçe de + 14 TL olarak ‘öz kaynaklar’ kaleminin altına kaydediliyor.

Şimdi bu yedek akçe Hazineye aktarılıyor. Bu bilançoyu nasıl değiştirecek; pasifte yedek akçe sıfırlanacak yine pasifte Hazine mevduatına + 14 yazılacak.

Bu, TCMB’nin yükümlülüğü olacak ve Hazine istediği anda bu mevduatını çekerse Hazine mevduatı sıfırlanacak, pasifte banknot tutarı 14 TL artacak yani sonuçta para basılacak ve/veya ekonomiye likidite aktarılacak. Dolayısıyla bu ‘”para basma değildir” demek yanıltıcıdır.

Diğer taraftan, "Zaten TCMB piyasadan faiz olarak aldığı likiditeyi; kar ve yedek akçesini Hazine’ye aktararak piyasaya geri veriyor" önermesi doğru mudur? 

Evet…

Çünkü piyasada bankaların likidite sıkışıklığından dolayı ortaya çıkan faiz geliri olarak piyasadan çekilen likidite, piyasaya yeniden farklı kanaldan girmiş oluyor. 

İşin tekniği bu şimdi sonuçları tartışılabilir…


 

9- Türkiye’nin iktisadi çöküşü 

148881-2077625326.jpg
Fotoğraf: Hedgethink

 

Gazeteci, yazar Hakan Gülseven, Independent Türkçe için kaleme aldığı yazıda Türkiye’yi çok ciddi bir iktisadi çöküşün beklediğini söylüyor ve ekliyor: Söz konusu çöküşün esas sebebi hiç kuşkusuz siyasidir. Sonucu ise, insani ve doğal bir yıkım olacaktır.

Üretimi geliştirecek, tarımı güçlendirecek, kalıcı istihdam artışı yaratacak akılcı bir yatırımın olmadığını söyleyen Gülseven, "iflasın" artık çok daha güncel bir tehdit olduğunu savunarak "Dış borcun milli gelire oranı 2018 yılı sonu itibarıyla yüzde 56,7’ye yükseldi. Ama hepsi bu kadar değil. AKP iktidarı altında 'geleceğe dönük gizli borçlanma' gibi yeni bir fenomenle karşı karşıyayız. Yolcu garantili köprüler, tüp geçitler, otoyollar, havalimanları, şehir hastaneleri ek birer borç yükü getiriyor" ifadelerini kullanıyor. 

Kanadalı maden şirketi Alamos Gold'un Kaz Dağları'nda maden arama ruhsatı almış olmasına da değinen Gülseven, şöyle devam ediyor: 

 Kaz Dağları’nda ortaya çıkan manzara istisnai bir durum değil. Türkiye’nin dağı taşı emperyalist şirketlere, tabii komisyoncu küçük ortaklar eşliğinde, peşkeş çekilmiş vaziyette. Madenler aranıyor, aranacak, geriye çökertilmiş ve zehirlenmiş topraklar bırakarak gidecekler.

Kıyılar da talan ediliyor. Geri dönüşü olmayan biçimde en güzel koylar, plajlar dev turizm tesisleri tarafından mahvediliyor. Bir süre sonra bir çöplüğe dönecek bu kıyılarda "turizm"in ne manası olabileceğini kimse sorgulamıyor…

Evet, ne yazık ki, ülkemiz çok ciddi bir iktisadi yıkıma doğru sürükleniyor.

Bunun doğaya ve insana faturasını ise, şimdi harekete geçilip akılcı adımlar atılsa bile, birkaç kuşak ağır biçimde ödeyecek.

 

8- Küresel dalgaya hazırlanmalıyız… 

212306-1055842561.jpg
Fotoğraf: AFP

 

Prof. Dr. Sadi Uzunoğlu'nun "en çok okunanlar" listesine giren ikinci yazısında kürsel ekonomiyle ilgili 2020 beklentilerine geniş yer veriliyor. 

IMF ve Dünya Bankası gibi uluslararası kuruluşların gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomilerin büyümesinin yavaşlayacağı konusunda hemfikir olduğunu söyleyen Uzunoğlu, dünyada devasa bir borç sorunu olduğuna dikkat çekiyor. 

Türkiye'nin borç sorununu da değinen Uzunoğlu, "Kamu ve özel sektörü ile Türkiye’nin dış borcunun GSYH’ya oranı yüzde 60 düzeyinde" diyor ve ekliyor: 

Oysa gelişmiş ekonomiler genelde kendi paraları cinsinden borçlanıyor.

Dolayısıyla bizim döviz üretmemiz gerekiyor ki dış borcu rahatlıkla çevirelim; küresel kriz ve finansal piyasalardan olası çıkışlara karşı kendimizi koruyabilelim. 

Yavaşlayan küresel büyüme, daralan dünya ticaret hacmi çerçevesinde yalnızca ihracata dayalı büyüme “korunma” için yeterli olmayacak gibi görünüyor.

İç talebin de bir biçimde devreye girmesi gerekecek ki üretmeye devam edelim.

Tabi ki yalnızca krediye dayalı büyümenin artık sürdürülemez olduğunu da görmemiz gerekiyor.

Para politikası tek başına ekonominin toparlanmasına yeterli değil. Zaten bunu yaşıyoruz.

Maliye politkasının devreye sokulması ve diğer makro ekonomik önlemlerle desteklenmesi gerekiyor ki küresel kırılmalara karşı dirençli olabilelim. 

 

7- Emekli maaşı hesaplama yöntemi nedir? Memurun, Bağ-Kur’lunun, SGK’lının emekli aylığı nasıl hesaplanır?

emekli
Fotoğraf: Reuters

 

İş ve Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Kaya'nın listede yer bulan üç yazısından ilki emeklillerin aklındaki tüm soruları yanıtlıyor. 

"Sosyal güvenlik reformu" adı altında son yıllarda yapılan düzenlemelerin emeklilikle ilgili hesapları da değiştirdiğini hatırlatan Kaya, emekli aylıklarının hesaplanması yönteminde memur, kendi hesabına çalışan ve işçi ayrımının olduğunu söylüyor. 

Sadece emekli olma yaşı değil emekli aylığı hesaplama yöntemlerinin değiştiğini dolayısıyla birkaç farklı hesap dönemi olduğunu belirten Özgür Kaya, yazısında, SSK ve BağKur'dan emekli olanlar için aylık ücret hesaplamayı detaylı şekilde anlatıyor. 

 

6- Türkiye'de gerçek enflasyonun yüzde 46 olduğunu savunan ünlü ekonomist Independent Türkçe'ye konuştu: TL'yi altına endeksleyin

Steve Hanke
Fotoğraf: Facebook/ @ProfSteveHanke

 

Nisan enflasyonunun yüzde 19,50 seviyesinde açıklanmasının ardından Independent Türkçe'ye konuşan John Hopkins Üniversitesi ekonomi profesörü Steve Hanke, Türkiye'de gerçek enflasyonun yüzde 46 olduğunu açıkladı. 

Türkiye'nin iflas etmiş olduğunu söyleyen Hanke, "Türk Lirası muhtemelen yeniden düşecek. Merkez Bankası’nın kısa dönem borçları ödenip brüt rezervden düşüldükten sonra rezervler de tereyağı gibi eriyecek” ifadelerini kullanmıştı. 

Hanke'nin enflasyon hesaplaması diğer birçok ekonomiste göre farklılık gösteriyor. 

Hesaplamalarında “nispi satın alma gücü paritesini” kullanan Hanke’ye göre iki ülke paraları arasında serbest piyasada oluşan kur değişimi, fiyat düzeylerindeki yani enflasyon oranlarındaki değişim ile doğru orantılı.

Hanke, enflasyonu hesaplarken serbest piyasada oluşan döviz kurunu ve aşağıdaki verileri özel bir denkleme yerleştiriyor:

- Hesaplamanın yapıldığı ülkenin (Örneğin Türkiye) para birimi cinsinden ürün sepetinin fiyatı, ürün fiyatlarındaki değişim (enflasyon oranı)

- Karşılaştırmanın yapıldığı ülkenin (Örneğin ABD) para birimi cinsinden ürün sepetinin fiyatı ve ürün fiyatlarındaki değişim.

Bu denklemin sonucunun “gerçek enflasyon oranını” verdiğini söyleyen Hanke’ye göre oran, yüzde 50’nin üzerindeyse, bu seviye en az 30 gün devam ediyorsa ve fiyatlar gün be gün değişiyorsa ülke, hiperenflasyon yaşıyor anlamına geliyor. Hanke’ye göre Türkiye hiperenflasyonun eşiğinde. 

 

5- İhtiyat akçesini Hazine'ye devreden, yurt dışı çıkış harcına yüzde 233 zam getiren torba yasa

130536-773570859.jpg
Fotoğraf: AA

 

Ekonomi alanında düzenlemeler içeren Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi temmuz ayında TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edildi.

Peki bu "torba yasa" neleri kapsıyordu?

- Merkez Bankası’nın temel görev ve yetkilerinde değişiklik

- Merkez Bankası’nın yıllık safi kârının yüzde 20'sinin ihtiyat akçesine ayrılacağına yönelik hükmün kaldırılması, bu oranın yüzde 10'a indirilerek Hazine'ye devredilmesi

- Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının  Türkiye'deki banka veya aracı kuruma bildirilmesini öngören Varlık Barışı'nın 31 Aralık 2019'a kadar uzatılması. (30 Aralık'ta alınan yeni bir kararla Varlık Barışı 6 ay daha uzatıldı)

- Yurt dışı çıkış harç miktarının 15 liradan 50 liraya çıkarılması

- SGK bilgilerinin “özel durumlarda” paylaşılabilmesi

- Finansal güçlük içinde bulunan firmaların borçlarının yeniden yapılandırılması

- Bankalara krediler ile ilgili olarak doğmuş veya doğması muhtemel zararların karşılanması için yeterli düzeyde karşılık ayrılması zorunluluğu getirilmesi

 

4- İşsizlik maaşı hakkında bilinmesi gerekenler… İş ve Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Kaya Independent Türkçe için merak edilenleri cevapladı

işsizlik.jpg
Fotoğraf: İHA

 

2019'da en düşük bin 15 en yüksek 2 bin 31 lira olan, 2020 için ise en düşük bin 117, en yüksek ise 2 bin 354 seviyesinde açıklanan işsizlik maaşı ile ilgili tüm merak edilenleri Özgür Kaya, mayıs ayında kaleme aldı. 

Kaya, "İşsizlik maaşı nedir? İşsizlik maaşı nasıl alınır? Kimler işsizlik maaşı alabilir? İşsizlik maaşı alabilmenin şartları nelerdir? İstifa edenlerde işsizlik maaşı alabilir mi? İşsizlik maaşı için nereye başvurmalıyım? Kaç ay işsizlik maaşı alabilirim? İşsizlik maaşı haczedilebilir mi? Emekliler işsizlik maaşından faydalanabilir mi? İşsizlik maaşı alırken yurtdışına çıkanların işsizlik maaşı kesilir mi?" gibi sorulara yanıt verdi. 

 

3- Dul ve yetim aylığı nedir, şartları nelerdir, hangi durumlarda kesilir? Dul ve yetim aylığı ile ilgili merak edilenler…

Türk Lirası
Fotoğraf: AFP

 

İş ve Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Kaya'nın listeye üçüncü sıradan giren yazısında bir sigortalının vefat etmesi durumunda geride kalan hak sahiplerinin hayatlarını idame ettirebilmeleri için kendilerine bağlanan dul aylığı (ölüm aylığı) ve yetim aylığı hakkında geniş bir bilgilendirmeye yer veriyor. 

Kaya'ya göre bazı durumlarda hak sahipleri iki maaş birden alabilecekken eksik bilgi ya da yanlış bilgi ile tek aylık alabiliyor. 

 

2- Rakı "ev yapımı" formülüyle yeniden milli içki olur mu?.. Ev reçeli yapar gibi rakı yapıp tarif paylaşanlar anlattı

rakı
Fotoğraf: Pixabay

 

Alkole gelen reklam yasakları, satışına saat limiti getirilmesi, içkili mekanların ruhsat almada çektiği zorluklar ve her yıl katlanarak artan vergiler nedeniyle rakı fiyatları son 10 yılda altı kat arttı. 

Hatta öyle ki, rakı fiyatları viski fiyatları ile yarışır hâle geldikçe Türkiye’de viski tüketimi yüzde 20 artarken, rakı tüketimi ise yaklaşık yüzde 30 geriledi. 

Bu durum elbette ki "ev yapımı rakının" yaygınlaşmasının önünü açtı. 

Independent Türkçe'ye konuşan ev yapımı rakı tüketicileri, tarifini internetten öğrendiklerini ve hazır rakının beşte biri fiyatına denk geldiğini söylüyor.

"Rakı yapmak benim için evde reçel yapmak, konserve yapmak gibi..." diyen de var, "Rakıdan iyi anlayan arkadaşlarım bile fark görmüyor" diyen de... 

Evde rakı yapanlar açısından en büyük risk ise etil alkol yerine metil alkol kullanmak. Daha ucuz olan metil alkol, öldürücü olabiliyor. Bu nedenle evde rakı yapanlar, merdivenaltı üreticiler nedeniyle her zaman risk altında.

 

1- Sigara zammı tütün piyasasını canlandırdı: Tütün saranlar, tütünü kaçak satanlar ve tütün eksperleri ne diyor?

Tütün-tazgahı.jpg
Fotoğraf: Cihat Arpacık/ Independent Türkçe 

 

"Alkol zamlarının ardından artan ev rakısı" haberinin ardından 2019'un en çok okunan ekonomi haberleri listesinin zirvesini "Sigara zamlarının ardından artan sarma tütün" haberimiz aldı. 

TEKEL’in 2004'te özelleştirilmesinin ardından büyük ölçüde yavaşlayan tütün üretimi, 2010’dan sonra sigaraya gelen zamların ardından tütüne rağbetin artmasıyla tekrar canlandı.

Geçtiğimiz yıl 25 bin üreticinin 20 bin ton sözleşmesiz tütün üretimi yaptığı tahmin ediliyor.

Sarmalık kıyılmış tütünü satmak yasal olmasa da "tütün satıcılarının" işleri sigara zamlarının ardından yüzde 40 oranında yükseldi. 

 Tüketici, bir kilogram tütünle  ayda 500 lira tasarruf ettiğini söylerken Tütün Eksperleri Derneği, piyasada satılan sigara ürünlerinin içinde kokulandırma ve işlemlerinin olduğunu, sarmalık kıyılmış tütünde ise bu işlemlerin olmadığını söylüyor. 

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU