Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, CHP’nin 8 Ekim 2023’te yapılan İstanbul Olağan İl Kongresi’nin iptali istemini reddetti.
CHP’nin 8 Ekim 2023’te yapılan Olağan İstanbul İl Kongresi’nin iptali istemiyle İstanbul’da açılan bir dava Ankara’ya gönderilmişti. Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, davayı duruşmalı gördü. Duruşmaya, taraf avukatları katıldı.
Mahkeme, CHP’nin 8 Ekim 2023’te yapılan İstanbul İl Olağan Kongresi’nin iptal istemini reddetti.
Bu davayla birleşen Ankara 34. Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki, CHP’nin 4-5 Kasım 2023 tarihli 38. Olağan Kurultüyı’nın iptali istemi de ''aynı davanın daha önce açılmış ve halen görülmekte olması'' nedeniyle ''dava şartı yokluğundan'' reddedildi.
CHP'nin 38. Olağan Kurultayı'na ilişkin iptal davası Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde devam ediyor.
CHP'liler kararı nasıl yorumladı?
Bu gelişmenin ardından CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, "Artık Gürsel Tekin'in kayyumluk görevi sona ermiştir" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin, CHP İstanbul İl kongresinin iptali talebini esastan reddetmesine ilişkin, “Ankara 3’üncü Asliye Hukuk Mahkemesi doğru bir karar verdi. Hem İstanbul’da hem de Ankara’da açılan bir dava var. Usul yönünden her iki dosyayı Ankara’da birleştiriyor. İstanbul’da açılan davada taraf ehliyetine haiz olmadığını söylüyor davalının. Yine Ankara’da açılan davayı da reddediyor. Bu durumda ortaya şu sonuç çıkıyor; il binamız için ve İl Başkanlığı yönetimimiz için verilen karar boşa düşmüştür. Bu dakikadan sonra derhal gereğinin yapılması, bu rezaletin ortadan kaldırılması gerekiyor” yorumunu yaptı.
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, sosyal medya hesabından Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin verdiği kararı değerlendirdi:
Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi bugün çok net bir karar verdi. İstanbul İl Kongremizin iptali için açılan davaların tamamı reddedildi. Hakim dosyayı inceledi, hukuki dayanak bulunmadığını açıkça ortaya koydu. Hukuk Mahkemeleri Kanunu'nun açık hükümleri ortadayken, aynı konuda tekrar tekrar dava açılması mümkün değildir. Ancak ne yazık ki, dava sonuçlanmadan 'tedbir' adı altında kayyum atanmasına kalkışıldı. Hukukun üstünlüğü ayaklar altına alınarak, demokratik irade gasp edilmeye çalışıldı. Şimdi mahkeme, kongremizin meşruiyetini tescillediğine göre bu kayyum uygulamasının da hiçbir geçerliliği kalmamıştır. Bu karar, Cumhuriyet Halk Partisi’nin örgüt iradesine müdahale etmek isteyenlere verilmiş en net cevaptır. Hukukun üstünlüğünü yok sayarak demokrasiye gölge düşürmeye çalışanlar, bir kez daha duvara toslamıştır. Cumhuriyet Halk Partisi dimdik ayaktadır ve halkın iradesini kimse masa başında gasp edemez.
CHP'nin avukatlarından Çağlar Çağlayan da "Davayı görme yetkisi olan davadan ret kararı çıktı. Bundan sonra ilgili mahkemelerin buna göre karar alması gerekiyor. Bundan sonra 45. Asliye Mahkemesi nasıl bir karar verecek, göreceğiz hemen. Hukuki bir boyutta değerlendirecek olursak kayyumun görevinin sona ermesi gerekir." ifadelerini kullandı.
Gürsel Tekin: Görevimin başındayım
Gürsel Tekin'den ise açıklamalara jet cevap geldi. X hesabından paylaşım yapan Tekin, şu ifadeleri kullandı:
Allah herkesi yalandan, talandan, sahte dostlardan korusun. Bugün can yoldaşımın acı günündeyim. İnsanlık, sadece zor günde belli olur. Sizi insan olmaya davet ediyorum. Biz Çağrı Heyeti olarak görevimizin başındayız. Bazı medya organlarında çıkan yalan ve yanlış haberlere itibar etmeyin. Bizim davamız Cumhuriyet Halk Partisi’nin yoludur. En kısa sürede sorunların üstesinden gelerek görevimizi yol arkadaşlarımıza devredeceğiz.
Gürsel Tekin'in avukatından açıklama
Gürsel Tekin’in avukatı Barış Demirkuş, sosyal medya hesabından sözkonusu kararla ilgili açıklama yaptı.
Açıklamasında, “Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi kararı, İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararını geçersiz kılacak veya ortadan kaldıracak nitelikte değildir. Hukuken geçerli ve bağlayıcı olan karar, İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2025/254 vermiş olduğu karardır” dedi.
Demirkuş açıklamasında şunları kaydetti:
Kamuoyu Bilgilendirmesi Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2025/176 Esas sayılı dosyasında verilen karar, İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2025/254 esas sayılı dosyasında tarafından daha önce verilmiş olan karar ile doğrudan bağlantılı değildir. Zira her iki davada taraflar farklı olup, uyuşmazlık konuları da birbirinden bağımsızdır. Bu nedenle Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi kararı, İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararını geçersiz kılacak veya ortadan kaldıracak nitelikte değildir. Hukuken geçerli ve bağlayıcı olan karar, İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2025/254 vermiş olduğu karardır. Bu kararın kaldırılması veya değiştirilmesi ancak ve yalnızca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili dairesi tarafından yapılabilir. Dolayısıyla kamuoyunda farklı bir algı yaratılmaya çalışılsa da, mevcut durumda İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2025/254 esas sayılı dosyasındaki ihtiyati tedbir kararı yürürlüktedir ve geçerliliğini korumaktadır. Sözün özü; çağrı heyeti görevine devam edecektir.
Independent Türkçe