Irak'ın Süleymaniye kentinde, KYB lideri Bafil Talabani ve kuzeni Lahur Cengi Talabani arasındaki rekabet çatışmaya dönüştü. Aynı zamanda, muhalif Kürdistan Halk Cephesi Partisi'nin lideri de olan Lahur Cengi Talabani, uzun süren silahlı çatışmaların ardından gözaltına alındı. Süleymani yönetimi konuyla ilgili açıklama yaptı

Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne (IKBY) bağlı Süleymaniye kentinde güvenlik güçleri, haklarında tutuklama kararı bulunan Halk Cephesi Partisi Başkanı Lahur Şeyh Cengi ile kardeşi Polat Şeyh Cengi’yi saklandıkları Lalezar Oteli’ne düzenlenen operasyonla gözaltına aldı. Tutuklama kararına direnen Şeyh Cengi’ye bağlı silahlı kişilerle güvenlik güçleri arasında saatlerce süren çatışmalar yaşandı. Çatışmalarda en az 3 kişi yaşamını yitirirken, 10’dan fazla kişi yaralandı. Lahur Şeyh Cengi ve beraberindekiler otelde gözaltına alındı. Süleymaniye Soruşturma Mahkemesi, Irak Ceza Kanunu’nun 56. maddesi uyarınca Cengi hakkında "Kamu düzeni ve güvenliğiyle ilgili suçlamalar" kapsamında yakalama kararı çıkardı. Çatışmalar sırasında Şeyh Cengi, yazılı ve sesli mesajlar yayımlayarak hakkındaki suçlamaları "Siyasi bahaneler" olarak nitelendirdi.

Gelişmeler üzerine IKBY Başbakanı Mesrur Barzani, tüm taraflara çatışmalara derhal son verme çağrısı yaparak "Bu olaylar bölgenin güvenliği ve istikrarını hedef almaktadır" diyerek sorunların yalnızca yasal yollarla çözülmesi gerektiğini vurguladı.

"Suikast timinin parçası olduklarını itiraf ettiler"

Süleymaniye kaynakları uluslararası basına konuyla ilgili şu bilgi notunu geçti:

Birkaç gün önce, istihbarat bilgileri Lahur Şeyh Cangi'nin şehirde huzursuzluk çıkarmayı ve bu kaostan yararlanarak Kak Bafel'e suikast girişimini kolaylaştırmayı planladığını gösteriyordu. Bu çabalara rağmen, güvenlik güçlerimiz önleyici tedbirler alabildi.

Üç gün önce, Kak Bafel tarafından yaygın olarak kullanılan bir güzergahta gözetleme yaparken iki kişi tutuklandı. Sorgulama sırasında, Lahur Şeyh Cangi'nin doğrudan emriyle bir keskin nişancı saldırısı düzenlemekle görevli bir suikast timinin parçası olduklarını itiraf ettiler. Bu delillere dayanarak mahkemeler, Lahur Şeyh Cangi için tutuklama emri çıkardı.

"Milis gücünü kurduğunu açıkladı"

Lahur Şeyh Cangi ve kişisel güvenlik güçlerine komuta eden kardeşine defalarca teslim olmaları yönünde çağrıda bulunulmasına rağmen, teslim olmayı reddettiler. Kürdistan Bölgesi'nin iç güvenlik gücü olarak görev yapan Asayiş, daha sonra Lahur Şeyh Cangi'nin yerleşkesinin etrafındaki alanı kordon altına aldı. Bu sırada, Lahur Şeyh Cangi canlı yayında kuşatma altında olduğunu ve buna karşılık kendi milis gücünü kurduğunu açıkladı.

Birkaç saat süren bir çatışma yaşandı ve bu süre zarfında Kak Bafel, Lahur Şeyh Cangi ile iki kez şahsen iletişime geçerek barışçıl bir şekilde teslim olması çağrısında bulundu. Lahur Şeyh Cangi bu talebi reddetti ve yetkililere yerleşkesine girmeleri için meydan okudu. Güvenlik güçleri yaklaştığında, roketatar ve diğer ağır silahların ateşi altında kaldılar.

Bu tırmanış takviye güçlerin gönderilmesini gerektirdi ve güvenlik güçleri karşılık vermek zorunda kaldı. Yerleşke içindeki çatışmalarda çok sayıda can kaybı ve yaralanma meydana geldi. Sonuç olarak, Lahur Şeyh Cangi, kardeşi ve yaklaşık 160 silahlı destekçisi mahkeme kararıyla gözaltına alındı.

"Operasyona hiçbir siyasi veya paramiliter birimin dahil olmadı"

Bu olayın Lahur Şeyh Cangi'nin siyasi faaliyetleri, parti bağlantıları veya muhalefetteki rolüyle hiçbir ilgisi olmadığını vurgulamak önemlidir. Alınan tedbirler, siyasi pozisyonlarla değil, tamamen suç ve güvenlik tehditlerine yanıt niteliğindedir.

Ayrıca, operasyona hiçbir siyasi veya paramiliter birimin dahil olmadığının da altını çizmek gerekir. Operasyona katılan tüm güçler, sivil bir hakimin yetkisi altında hareket eden Kürdistan Bölgesel Hükümeti'nin resmi güvenlik teşkilatının bir parçasıydı.

Çatışma sırasında Lahur Şeyh Cangi, Süleymaniye'de Kak Bafel'in annesi ve diğer aile üyelerinin ikamet ettiği Mam Celal'in evini hedef alan patlayıcı yüklü iki drone saldırısı da düzenledi. Neyse ki, dronelar hedefi ıskaladı ve aileye herhangi bir zarar gelmedi.

Gözaltına alınanların tamamı şu anda gözaltında ve gerekli yasal işlemlere tabi tutulacaklar.

Independent Türkçe