Uçum, gerçek solculuğun ancak yurtseverlik, toplumsal adalet ve halk iradesine bağlılık üzerinden tanımlanabileceğini belirtti.

Açıklamasında "Sol Adının İstismarı" başlığı altında, çeşitli eğilimlerin sol kavramı altında meşrulaştırılmaya çalışıldığını belirten Uçum, şu ifadeleri kullandı:

Solculuk nitelemesi öyle bir hale geldiki solun varoluş esaslarına kökten aykırı bir çok fikri sapma ve karşıt akım solculuk olarak pazarlanır oldu. Bunlardan öne çıkanlara bakarsak solculuğu istismar eden akımların isimlerini şu şekilde sıralayabiliriz:

Sermaye solculuğu

Liberal solculuk

Neo liberal solculuk

Batıcı solculuk

Foncu solculuk

Küreselci solculuk

Gayri milli solculuk

Irkçı solculuk

Devlet düşmanı solculuk

İnsan karşıtı solculuk

Cinsiyetsizcilik solculuğu

Arkaik dogmatik solculuk

Duruma ve bağlama göre bu liste uzayıp gider. Bu sapma akımların bazıları iç içe bazıları tek başına ortaya çıktı. Hepsinin az çok bir karşılığı olduğu ve gerçek sol gibi savunulduğu görülüyor. Oysa bunların tamamı sahte soldur. Sol adını istismar eden sapma akımlardır.

Uçum, gerçek solculuğun ancak ülkenin tarihsel, toplumsal ve kültürel gerçeklikleriyle barışık olunarak yapılabileceğini dile getirdi. Toplumsal adalet mücadelesinin merkezde yer almadığı, sermayenin sözcülüğüne soyunulan veya ulusal devlete karşı açık tavır alınan yaklaşımların solculukla bağdaşmayacağını vurguladı.

“Yurtsever sol demokrat” vurgusu

Uçum’a göre günümüzün “ana akım solculuk” tanımı, yurtsever sol demokrat anlayışıyla şekilleniyor. Bu anlayış; ülkeye bağlılık, halk iradesine saygı ve sosyal adaleti merkezine alan bir yaklaşımı içeriyor. Aynı zamanda, yapıcı geleneğe, inançlara, kamuculuğa, anti-emperyalist mücadeleye ve kamu kaynaklarının doğru kullanımına da sahip çıkmayı gerektiriyor.

Uçum, kapitalizmin toplumsal ve insani yıkıcı sonuçlarına karşı durmayı da solun değişmeyen görevlerinden biri olarak nitelendirdi.

“Terörsüz Türkiye” hedefi ve yeni anayasa süreci

Açıklamasının son bölümünde Uçum, “Terörsüz Türkiye” hedefinin de yurtsever sol perspektifin ayrılmaz bir parçası olması gerektiğini belirtti. Şiddetin, ister terör biçiminde ister bireysel-toplumsal şiddet olarak, yaşamdan tamamen çıkarılmasının sol bakış açısından önemli olduğunu savundu.

Yeni anayasa sürecine de değinen Uçum, halkın iradesini güçlendirecek, demokrasi ve hukuk reformlarını derinleştirecek bir anayasanın, yurtsever sol çevreler için tarihsel bir sorumluluk olduğunu ifade etti.

Uçum, "Bu süreçte yer almak, katkı sunmak Türkiye’nin tüm yurtsever sol demokrat çevrelerinin tarihsel görevidir" ifadeleriyle çağrısını sonlandırdı.

Independent Türkçe