14 Mayıs'ta yapılacak cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerine 36 parti giriyor.
Bu partilerin bir kısmı ittifaklar oluşturarak seçimlere girecek.
Türkiye'de 4 cumhurbaşkanı adayı ve 4 ittifak bulunuyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Cumhur İttifakı'nda AK Parti, Milliyetçi Hareket Partisi, Büyük Birlik Partisi, Yeniden Refah Partisi ve Hür Dava Partisi yer alıyor.
Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti, Demokrasi ve Atılım Partisi, Gelecek Partisi, Saadet Partisi ve Demokrat Parti de Millet İttifakı'nda birlikte hareket ediyor.
Emek ve Özgürlük İttifakı'nda ise Halkların Demokratik Partisi, Türkiye İşçi Partisi, Emek Partisi, Emekçi Hareket Partisi, Toplumsal Özgürlük Partisi, Yeşil Sol Parti ve Sosyalist Meclisler Federasyonu bulunuyor.
11 Mart 2023'te kurulan Ata İttifakı ise Zafer Partisi, Adalet Partisi, Ülkem Partisi ile Türkiye İttifakı Partisi'nden oluşuyor.
İttifaklar, seçim ittifak protokolünü 24 Mart'ta Yüksek Seçim Kurulu'na teslim etti.
Mevcut İttifaklar logolarıyla mı yoksa tek listeyle mi seçimlere girmenin daha kazançlı olup olmadığını tartışmaları devam ediyor.
Benzer tartışmalar Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) öncülük ettiği Emek ve Özgürlük İttifakı'nda da yaşanıyor.
TİP ısrarcı oldu, HDP kararını esnetti
HDP ittifakın tek liste ile seçime girmesi gerektiğini savunurken, Türkiye İşçi Partisi (TİP) kendi isim ve logosuyla seçime girmede ısrarcı oldu
Hatta HDP ortak milletvekili listesiyle seçime girilmesine yönelik Merkez Yürütme Kurulu'nda karar bile almıştı ama sonra bu kararını esnetti ve TİP ile Yeşil Sol Parti'nin Emek ve Özgürlük İttifakı adıyla seçimlere katılma kararını içeren protokol YSK'ya sunuldu.
Bununla partilerin "birbirlerinin milletvekili çıkarmasını engellemeyecek" şekilde kendi isim ve listeleriyle seçime girebilmenin yolu açıldı.
TİP Genel Başkanı Erkan Baş, 30 Mart'ta TELE1 ekranlarında Gürkan Hacır ile "Şimdiki Zaman" programında "Türkiye'de bir baraj oluşturulmuştu ve özellikle solun toplumsal tabanı olan işçilerin, Kürtlerin, Alevilerin, gençlerin siyasete katılım kanalları daraltılmıştı. TİP, Gezi'den aldığı güçle bu alanı açtı. En büyük farklılığımız budur" ifadelerini kullandı.
Baş'ın açıklamaları HDP destekçilerinin tepkisine neden oldu. Baş'ın tepki çeken bir diğer açıklaması da bu oldu:
Yurttaşın verdiği her oya değer kazandırmak için il il çalışma yapıyoruz. Mesela TİP'in Şırnak'ta vekil çıkarma ihtimali var mı, araştırıyoruz; yok. O zaman oradaki ittifak ortağımıza destek olalım ve AKP'nin kaybettiği vekili Yeşil Sol Parti kazansın. En az 41 ilde gireceğiz."
Özellikle Şırnak benzetmesi HDP'lilerin öfkesine yol açtı. Birçok sosyal medya kullanıcısı Baş'a tepki gösterirken gereğinden fazla TİP'e ehemmiyet gösteriliyor diye HDP'ye de sitem etti.
"Bu ittifak artık bir seçim ittifakı niteliğinde değildir"
Bir "uyarı" da son ana kadar ismi Emek ve Özgürlük İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı olarak geçen Kocaeli F Tipi Cezaevi'nde tutuklu Gültan Kışanak'tan geldi.
Televizyonda TİP Genel Başkanı Erkan Baş'ı izleyince, birkaç cümle yazma ihtiyacının ortaya çıktığını belirten Kışanak'ın kaleme aldığı yazının bir bölümü şöyle:
Öyle görülüyor ki, Emek ve Özgürlük İttifakı bir seçim ittifakı niteliğinde değil. Ortak cumhurbaşkanı adayı yok. Ortak seçim listesi de olmayacaksa, bu ittifak artık bir seçim ittifakı niteliğinde değildir. Sayın Baş, artık baraj kaygısı olmadığı için çok oy alacaklarını söylüyor. Evet, ittifakta olmak TİP için yüzde 7 barajını ortadan kaldırıyor ancak, barajı Kürtler yıllarca büyük emekler vererek, bedel ödeyerek anlamsız hale getirdi. HDP 7 Haziran'da barajı yıktı."
Kışanak'ın yazdıklarından sonra TİP ile Emek ve Özgürlük İttifakı'nın durumu tekrar tartışılmaya başlandı. Peki yollar ayrılıyor mu?
HDP'nin STK ve Siyasi Partilerle İlişkilerden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Sultan Özcan Independent Türkçe'ye açıklamalarda bulundu.
"Yoldaşça bir uyarıydı"
Özcan, Gültan Kışanak'ın bir hatırlatmada bulunarak tek araçla seçime girmenin daha avantajlı, sosyalist olmanın da kimsenin tekelinde olmadığını ve HDP içinde de hem bileşen hem de bireyler olarak çok da sosyalizme atanmış ömür ve yapıların olduğuna işaret ettiğini söyledi.
İttifakta bir kopuşun söz konusu olmadığını aktaran Özcan, "Burada bir kopuş değil bir hatırlatma, keşke dememenin bir yoldaşça uyarının olduğunu görüyoruz" dedi.
"Kendini gözden geçirmek isteyenden memnun oluruz"
Kendileri açısından hiçbir değişikliğin olmadığının altını çizen Özcan, Emek ve Özgürlük İttifakı'nın Yeşil Sol Parti ile Türkiye İşçi Partisi logosu altında seçimlere gireceğini tekrarladı.
İttifakta bir sorun olmadığını ve eğer değişiklik olursa da bunun kaynağının kendileri olmayacağını ifade eden Özcan, "Kim kendini gözden geçirmek isterse hay hay hep beraber memnuniyet duyarız, değilse yoldaşça bir ittifak ilişkisi sürdürmeye kararlıyız" diye konuştu.
"TİP yol arkadaşımızdır"
Emek Partisi'nin de önce kendi logosuyla seçimlere gireceğini beyan ettiğini ama sonra kararını değiştirdiğini hatırlatan Özcan, "TİP de böyle bir şey yaparsa memnuniyet duyarız. Zaten protokol yapılmış ve YSK'ya verilmiş. Bizim cephemizde bir değişiklik yoktur" ifadelerini kullandı.
"HDP'nin burada yapacağı bir şey yok" diyen Özcan, şunları kaydetti:
İttifakı oluşturan protokol başvurusu yapıldı. İttifakın içindeki bir yapının veya her bir açıklamasına had bildirmek gibi asla bir tutumumuz olmaz. Eğer aynı düşünseydik farklı partilerde örgütlenmezdik. Kimseyi hizaya çekme gibi bir durumda değiliz. Biz ana hatlarda kutuplaşmayı, milliyetçiliği, cinsiyetçiliği öteleyen, demokratik bir geleceği önceleyen siyasal bir ittifak kurmuşuz. Dolayısıyla TİP yol arkadaşımızdır ve her açıklamasına bir şeyler diyecek değiliz."
"Onlar da bakıyor, ölçüyor"
Kimsenin HDP veya Yeşil Sol Parti'ye bir şey söylediği yok ama yetkililerin açıklamalarla ilgili daha dikkatli davranma konusunda hatırlatmalarının olduğunu söyleyen Özcan, sözlerini şöyle tamamladı:
Vatandaşın, Türkiye İşçi Partisi'ne yönelik çeşitli eleştirel yaklaşımın takdiri partinin kendisidir. Onlar da bakıyor ve ölçüyor, tepkiyi de takdiri de görüyorlar. Şu ‘bunu' dedi, öbürü ‘şunu' dedi gibi bir tutumun içerisine giremeyiz. Aksi durumda yoldaşlık ittifakını terk etmemiz gerekir. Dolayısıyla tekrarlayacak olursam şu an için ittifakta bir değişiklik yok, planlandığı şekilde yoluna devam ediyor."
© The Independentturkish
