Türkiye, F-35 programında kalmak için ABD'li hukuk şirketi ile başlattığı lobi faaliyetlerini 1 yıl uzatma kararı aldı

Şubat ayında 'Türkiye’nin F-35 programında kalmasını sağlamak' amacıyla F-35 programının ticari ortakları nezdinde lobi yapması için yapılan sözleşme, 1.5 milyon dolar karşılığında bir yıl uzatıldı

Arnold and Porter şirketi, ABD Adalet Bakanlığı’na 20 Eylül’de Şubat’ta SSTEK ile yapılan danışmanlık sözleşmesine ilişkin bildirimde bulundu / Kolaj: Independent Türkçe

Türkiye, Rusya'dan alınan S-400'ler nedeniyle çıkarıldığı F-35 programında kalmak için ABD'li hukuk şirketi Arnold and Porter ile başlattığı lobi faaliyetini 1.5 milyon dolar karşılığında bir yıl uzatma kararı aldı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)


Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı'nın (SSB) iştirakı Savunma Sanayi Teknolojileri A.Ş. (SSTEK) Washington'daki Arnold and Porter'la şubat ayında 'Türkiye'nin F-35 programında kalmasını sağlamak' için 750 bin dolar karşılığında altı ay süreli danışmanlık hizmeti sözleşmesi imzalamıştı. Ağustos ayında sona eren sözleşmenin devamı için 15 Ağustos'ta yeni bir sözleşme imzalandı. ABD'de yabancı ülkeler adına lobi faaliyeti yürüten şirketlerin yapması zorunlu olan yasal bildirim gereği Arnold and Porter şirketi, ABD Adalet Bakanlığı'na 20 Eylül'de Şubat'ta SSTEK ile yapılan danışmanlık sözleşmesine ilişkin bildirimde bulundu.

Buna göre Arnold and Porter, SSTEK'ye 'Karmaşık jeopolitik ve ticari faktörleri de dikkate alarak Müşterek Taarruz Uçağı Programı'na (F-35) katılımının devamını sağlamak' için 15 Ağustos'tan başlayarak 12 ay boyunca danışmanlık hizmeti sağlayacak. Türkiye, bu hizmet için şirkete 1.5 milyon dolar ödeyecek.

CAATSA önlemi

Cumhuriyet'ten Hüseyin Hayatsever'in haberine göre, Sözleşmede Arnold and Porter'ın SSTEK'ye sağlayacağı danışmanlık hizmetinin tanımında hiçbir değişikliğe gidilmedi, şubat ayındaki sözleşmedeki ifadeler aynı şekliyle korundu. Sözleşme, lobi şirketine, 'SSB'nin ve yüklenici Türk şirketlerin F-35 programında kalmasını sağlamak için bir strateji önermek' ve 'SSB'nin programda kalmasının önemini anlatmak için F-35 programının ticari ortak ve paydaşlarına ulaşmak' ve ayrıca '(Türkiye'ye yönelik) ihracat kontrolleri ve ticari yaptırımları izlemek' görevlerini veriyor.

Yeni sözleşmeye de şubat ayındaki sözleşmede olduğu gibi ABD'nin S-400 alımı nedeniyle Amerika'nın Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Yasası (CAATSA) kapsamında yaptırım uyguladığı kişilerin sözleşme kapsamındaki faaliyetlere müdahil olamayacakları ve lobi şirketinden doğrudan ya da dolaylı olarak bir tavsiye alamayacaklarına dair hüküm konuldu.

ABD yönetimi, Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir'in de aralarında bulunduğu 4 SSB yetkilisine CAATSA kapsamında yaptırım uygulamıştı.

Amaç Türk şirketlerin parça üretmeye devamını sağlamak

Türkiye'nin F-35 programından çıkartılmasıyla birlikte bu uçaklar için parça üreten Türk şirketlerin de programdan çıkartılacağı açıklanmıştı. Ancak bazı Türk şirketlerinin halen F-35 için parça üretmeye devam ettiği biliniyor. Türkiye adına ABD'de yürütülecek lobi faaliyetinin öncelikli hedefini “Türk şirketlerinden F-35 parçası alınmaya devam edilmesini sağlamak” oluşturuyor.

Rusya'dan alınan S-400'ler nedeniyle Türkiye'yi F-35 programından çıkartan ve Türkiye için üretilen 6 F-35'in teslimatını engelleyen ABD, savunma bütçe yasasına konulan bir maddeyle Türkiye'nin F-35 programına dönüşünü S-400'lerden vazgeçmesi şartına bağlamıştı. Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, mart ayında “Biz illa F-35 programına geri dönelim modunda değiliz. Ortada bir haksızlık var. Onun giderilmesini bekliyoruz” açıklaması yapmış, mayıs ayında ise Türkiye'nin F-35 programından çıkartılması nedeniyle oluşan zararın tazmini için ABD ile diyalog süreci başlayacağını söylemişti. Buna karşın halen Ankara-Washington hattında F-35'lerle ilgili bir diyalog kanalı açıldığına dair bir işaret bulunmuyor.

 

Cumhuriyet

DAHA FAZLA HABER OKU