Çalışma hayatındaki tartışma... İşverenler: Üretimi sığınmacılar ayakta tutuyor; İşçi temsilcileri: Güvencesiz ve ucuz iş gücü işsizliği artırıyor

Sanayici Kurt ile tekstilci Taşçı'ya göre belli sektörlerde sığınmacılar olmasa çalışacak işçi bulunamaz ve üretim düşer. İşçi temsilcisi Çetin ise bunun yalan olduğunu, ucuza ve güvencesiz çalıştırmak için mültecilerin tercih edildiğini öne sürdü

Türkiye'de iş yaşamındaki yabancı işçi sayısı artıyor / Fotoğraf: AA

Göç İdaresi'nin 2021 verilerine göre Türkiye'de 196 ülkeden 5,5 milyon insan bulunuyor.

Bunun 3,6 milyonu Suriyelilerden oluşuyor.

Suriyelileri, Afganistan, Özbekistan, Türkmenistan, Pakistan, Bangladeş ve Afrika'nın farklı ülkelerinden gelenler takip ediyor.

Türkiye'ye yabancı göçmen akışı ise sürüyor.

Sığınmacılar konusunda kamuoyu tam anlamıyla ikiye bölünmüş durumda.

Destekleyenler olduğu kadar karşı çıkanlar da var.

Karşı çıkanlar sığınmacıların ülkedeki işsizliği artıracağını öne sürerken, destekleyenler tam tersine istihdama katkıları olduğunu öne sürüyor.

Bu polemiği iş dünyasına ve işçi temsilcilerine yönelttik.

fikrikurt.jpg
Fikri Kurt / Fotoğraf: Twitter

 

"Çoğu fabrika gündüz yerli, akşam denetim az diye yabancı işçi çalıştırıyor"

Örme Sanayicileri Derneği (ÖRSAD) Başkanı Fikri Kurt, yabancı göçmenlerin üretime katkıları olduğunu söyledi.

"Yabancı işçiler olmasa ekonominin gidişatı parlak olmaz" diyen Kurt, "Çoğu fabrika gündüz yerli insanlarımızı çalıştırırken, gece vardiyalarında kontrol fazla olmadığı için yabancıları çalıştırıyor. Ekonomi ve ihracatın büyümesi genelde yabancıların sayesinde oluyor şimdi" dedi.

"Gençlerin beğenmedikleri işlerde yabancılar çalışıyor"

Kurt, yabancı işçilerin ekonomide artan rolüyle ilgili şunları kaydetti:

Yüzde 13,5 işsizliğe karşın eğitimli gençler belli işlerle çalışmak istemiyor veya iş beğenmiyor. Bundan dolayı son yıllarda sanayide ve tarımda, hayvancılıkta işverenler çalışacak adam bulmakta sorun yaşıyordu. Suriye, Afganistan, Özbekistan ve Türkmenistan'dan gelenler bizim insanımızın, gençlerin beğenmediği işlerde de çalışıyorlar. Bu yönleriyle faydalı oldukları gibi zararları da var.

tekstil.jpg
Tekstil sektöründe yabancı işveren sayısı da artıyor / Fotoğraf: AA

 

"Faydaları üretime katkı, zararları ekonomide kayıt dışılığı artırmaları"

Yabancı işçilerin faydalarının üretime katkı sağlamalarının olduğunu ifade eden Kurt, zararlarının ise kayıtdışılığı artırmaları olduğunu belirtti.

Bu nedenle kayıtdışı çalışan ile dürüst çalışan sanayici arasındaki farkın büyüdüğünü vurgulayan Kurt, "Kayıtdışı çalışanlar, vergisini vermeyip büyüyor. Namuslu, kurallara uyan, dürüst sanayiciler ise vergilerini ödüyor. Dürüst çalışanlar, vatandaşlıkları olmadığından Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan (SGK) izin belgesi alamadıklarından yabancı işçileri çalıştıramıyor. Bu nedenle yabancı işçilerin kayıt altına alınarak çalışma izni verilmesi lazım. Yoksa ülkede zaten yüzde 60 oranında olan kayıt dışılık daha da artar" değerlendirmesinde bulundu.

abidintaşçı.jpg
Abidin Taşçı / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Yabancı işçiler olmasa tekstilde üretim yüzde 50 düşer"

Yabancı sığınmacıların ve işçilerin en yoğun olduğu yerlerin başında İstanbul Kağıthane'ye bağlı Çağlayan semti geliyor.

İstanbul'un konfeksiyon merkezlerinden Çağlayan'da binlerce yabancı işçi ağırlıklı olarak kayıtdışı çalıştırılıyor.

Çağlayan'da bir tekstil atölyesinin sahibi Abidin Taşçı, yabancı işçilerin çekilmesi durumunda bu piyasadaki üretimin yüzde 50 oranında azalacağını iddia etti. 

Taşçı, bunun nedenlerini "Çünkü alttan artık adam yetişmiyor. Bizim gençlerimiz bu işte çalışmak istemiyor. Biz son kuşağız. Yabancı işçileri çekersen sadece tekstilde değil birçok sektörde sıkıntı yaşanır. Zira endüstri meslek liseleri dışında alttan adam gelmiyor" ifadeleriyle anlattı.

ırmak.jpg
Nebile Irmak Çetin / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Yabancı işçiler olmasa üretim zayıflar iddiası yalan"

İşveren çevrelerinin dile getirdiği "yabancı işçiler olmasa Türkiye'de üretim düşer" iddiasını DİSK'e bağlı Genel İş Sendikası Konut İşçileri İstanbul Şube Başkanı Nebile Irmak Çetin değerlendirdi. 

Çetin, bu iddianın büyük bir yalan olduğunu öne sürdü gerekçesini şu sözlerle dile getirdi:

Mültecilerin tercih edilmelerinin sebepleri güvencesiz, sigortasız ve ucuza çalıştırılmaları. Asgari ücrete çalışan bir Türk vatandaşının işverene maliyeti beş bin lira iken bir mülteci işçinin maliyeti işverene iki bin lira. Mültecileri ucuza, güvencesiz çalıştıkları için tercih ediyorlar.

işsizlik.jpg
Çetin, yabancı işçilerin güvencesiz çalıştırılmasının ülkedeki işsizliği artırdığını öne sürdü / Fotoğraf: AA

 

"İşsizliği artırıyor, emekçileri karşı karşıya getiriyorlar"

Çetin, sözlerini şöyle sürdürdü:

Dolayısıyla bu durum ülkedeki işsizliği de artırıyor. Hem de farklı halklara mensup emekçileri karşı karşıya getiriyorlar. Sokakta mikrofon tutsan yerli emekçiler de belki mültecilere tepki gösterecek. Oysa mülteciler belli yanlış politikaların sonucu yaşadığı yerlerden kopmak zorunda kalmış mağdur insanlar. Onlar da tıpkı Anadolu'nun dört bir tarafından gelen insanlar gibi sömürülüyor ve bu insanlar karşı karşıya getirildikçe bu sömürü daha da büyüyor.

"Köle gibi çalıştırılan mülteciler var, onların da güvenceleri olmalı"

Çetin, kendilerinin faaliyet alanı olan konut işçiliği sektöründe de ucuza, köle gibi çalıştırılan yabancı işçilerin olduğunu iddia ederek şu öneride bulundu:

Bir Türk vatandaşını alsa sigortasını yapmak, ailesiyle kalacağı yeri vermek zorunda kalacak diye gidip yalnız bir mülteciyi alıp tek başına güvencesiz çalıştırıyorlar. Oysa mülteciler de güvenceye alınmalı, onların da sendikası olmalı ki denge sağlansın, işsizlik sorunu daha da azalsın.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU