Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, partisinin İl Başkanları ve Müfettişleri Toplantısı'nda konuştu.

“İttifakların tartışıldığı, konuşulduğu bu ortamda, iktidar seçim hesapları yaparken insanımız geçim mücadelesi vermekte” diyen Karamollaoğlu; vatandaşların yaşadığı geçim sıkıntısını, siyasetin ve ülke gündemine taşımak adına “Geçim İttifakı” kampanyası başlattığını kamuoyuyla paylaştı. 

“Konuşulması gerekenler konuşulmuyor”

Ülkedeki insanların dertleri her geçen gün artarken asıl konuşulması gerekenlerin konuşulmadığını iktidarın, her günü gereksiz bir gündemle meşgul etmeye çalıştığını söyleyen Karamollaoğlu, şöyle konuştu:

“19 yıldır iktidar olanlar, dertlere derman olacaklarına ne yazık ki mağdurlar ordusu oluşturdular. Çünkü görevlendirmelerde liyakati esas almadılar, işsizler ordusu oluşturdular. İyi gün, kötü gün demeden vergi topladılar; esnafımızı, insanımızı zor günlerinde yalnız bıraktılar. Yanlışta politikalarda ısrarcı olarak ekonomiyi çıkmaza soktular, insanımızı hayat pahalılığına mahkum ettiler.Kendileri, yakınları varlık içinde yüzerken, milyonların geçim derdini görmezden geldiler.İşçiyi, memuru, emekliyi dert sahibi yaptılar. Sanayicimizin, çiftçimizin, besicimizin üretim arzusunu kırdılar ama faiz lobilerinin ekmeğine yağ sürdüler. Devlet olarak zor günlerden geçiyoruz diyerek insanımızın merhamet duygusuna sığınanlar; vatandaşımıza zor günlerinde sırt çevirdiler. Vatandaşın derdi ile dertlenmeyi külfet görenler, kendi itibarlar için israftan geri durmadılar”

“Geçim sıkıntısının bunalımıyla intihar edenler var”

Konuşmasında yaşanan ekonomik sıkıntılara değinen Temel Karamollaoğlu, siftah yapamadan dükkan kapatan, pandemiden dolayı iflas eden esnafların olduğunu, gençlerin gelecek hayalini yurtdışında yaşamak üzere kurduklarını söyledi.

“Başını yastığa koyduğunda ay sonu nasıl gelecek diye uyuyamayan milyonlarca kardeşimiz var” diyen Karamollaoğlu, “Geçim sıkıntısının bunalımıyla intihar edenler var. Daha küçücük yaşta en büyük hayali, babasının borçlarını ödeyebilmesi olan çocuklarımız var. Çocuğunun istediğini alamadığı için evine geç giden anne babalar var” diye konuştu.

“Ciddiyetsiz bir iktidar ile karşı karşıyayız”

“Şimdi açıkça sormak istiyorum bu iç karartan tablonun müsebbibi kim? Sanayicimiz, çiftçimiz, esnafımız mı? Ay sonunu zor getiren, memurumuz, emeklimiz, işçimiz mi?” diye soran SP lideri, sorunun yanıtını da şu şekilde verdi:

“Çok açık bir şekilde cevap vermek gerekirse; bu perişan halin tek sorumlusu var o da; ülkeyi yöneten iktidardır, iktidarın meselelere yanlış yaklaşımı, keyfi yönetim anlayışıdır. Allah aşkına bir ülkenin en az 5 yıl görevde kalması hukuken sabit kılınmış Merkez Bankası Başkanı sürekli değişir mi? 2 yılda 4 başkan değiştirildi.  Sanki yaşanan kötü gidişatın sorumlusu MB Başkanıymış gibi önce faizleri düşürmedi diye başkan görevden aldılar sonra da faiz arttıracak adamları bulup yine kendileri tayin ettiler. Son değişikliğin bu ülkeye yüklediği külfet doların gecelik 1 lira artışı ile 435 milyar liralık yük olmuştur. Bir gecede fakirliğimiz katlandı ama bu vahim durum iktidarın umurunda dahi olmadı. Nasıl olsun ki?”

“Dünyada bunun örneğine rastlayamazsınız”

Keyfi yönetim anlayışının sadece ekonomide olmadığını ve iktidarın her alanda keyfilik ve  ciddiyetsizlik içinde olduğunu öne süren Karamollaoğlu, Meclis’te yaşanan Güvenlik Soruşturması Kanun Teklifi’nin muhalefet oyları ile reddedilmesinin ardından bir gün sonra oylamanın tekrarlatılmasını örnek gösterdi.

TBMM Başkanı Şentop’un tavrını da eleştiren Karamollaoğlu, “Bu arkadaşlarımızda şu anlayış var; yapmak istedikleri bir icraata yönetmelik izin vermiyorsa onu değiştiriyorlar. Ama kanun varsa kanunu değiştirmeden kendi fikirlerini uyguluyorlar. Anayasa ise hiç umurlarında bile değil hatta AYM’ye ihtiyaç kalmadı kaldırılsın diyebiliyorlar. Emin olun dünyada bunun örneğine rastlayamazsınız. Değil sadece demokratik ülkelerde anti demokratik ülkelerde bile rastlayamazsınız onlar da bir kılıf bulmaya çalışırlar.  Bu çok vahim bir tablodur bundan sonra güvencemiz kalmadı manasına gelir” diye konuştu.

“İlk seçimde milletimiz bu yükü sırtından atacaktır”

Türkiye’nin bir an öce vakit kaybetmeden bu keyfilikten kurtulması gerektiğinin altını çizen Saadet Partisi lideri , “İktidar ve onun küçük ortakları bu ülkeye yük olmaktan başka bir işe yaramıyor. İnanıyorum ki ilk seçimde milletimiz bu yükü sırtından atacaktır” dedi.

“Gençlerimizin boğazının sıkılmasına razı değiliz”

Tüm bu olayların son birkaç haftada ve herkesin gözü önünde yaşandığını belirten Kramollaoğlu, “Şair'in ifadesiyle; "her şey biz yaşarken oldu" dedi.

Saadet Partisi olarak, tarihin ve milletin şahitliğinin huzurunda "her şey biz susarken oldu" dememek için, haksızlıklar, hukuksuzluklar, keyfi tutum ve davranışlar karşısında susmadıklarını ve susmayacaklarını söyleyen Karamolaoğlu, şöyle konuştu:

“İktidara sesleniyorum; yanlış yapıyorsunuz, daha da kötüsü bu yanlışlıkları bilerek, isteyerek, hatta inadına yapıyorsunuz. Biz, Türkiye'yi yönetme tarzınıza razı değiliz. Gençlerimizin boğazının sıkılmasına razı değiliz”

“Siz "kutuplaşma" diyeceksiniz; biz "kucaklaşma" diyeceğiz”

Son günlerde yaşanan parti kapatma tartışmalarına da göndermede bulunan Karamollaoğlu, “Adeta; "bir tanesi Balgat'ta, diğeri Söğütözü'nde olmak üzere iki siyasi parti açık kalacak, bunlar dışındaki bütün partiler kapatılacak Türkiye’de sessizlik hakim olacak intibaını doğurmaya çalışacak birileri” dedi.

Her saniye kriz üstüne kriz yaşayan, her gün gerilimin ve kutuplaşmanın tırmandığı bu iklimin artık son bulmasını istediklerini söyleyen SP lideri, “Bu nedenle; siz, insanlarımız arasında inadına duvarlar örmeye çalışırken; biz Milli Görüşçüler de "inadına kardeşlik" diyerek, örmeye çalıştığınız o duvarların tuğlalarını tek tek sökeceğiz. Siz "kutuplaşma" diyeceksiniz; biz "kucaklaşma" diyeceğiz. Siz "hesaplaşma" dedikçe; biz "helalleşme" diyeceğiz” şeklinde konuştu.

“Seçim ittifakı değil, geçim ittifakı”

İttifak tartışmaları ile ilgili tartışmalara gönderme yapan ve Saadet Partisi’nin yeni kampanyasının da tanıtımını yapan Karamollaoğlu, "Seçimden önce bir geçim ittifakı kurmakta kararlıyız. Bir geçim ittifakı kuralım. Hayat pahalılığına, adaletsiz gelir dağılımına, üretmeyen ekonomiye, işsizliğe, ağır vergilere, hayır diyelim. Toplumumuzun her kesimine sesleniyorum. Gelin, milletimizle el ele verelim, geçim ittifakından başka hiçbir şey konuşmayalım. İnsanımızın derdine hep birlikte tercüman olalım. Bir araya gelerek çözüm yolları arayalım" dedi.

 

Independent Türkçe