Eski İçişleri Bakanı Tantan: Sadece müteahhitleri yargılayarak kurtulamazsınız

“Mimarlar, inşaat mühendisleri, statikçiler ve üniversiteler kaliteden ve bilgiden yoksun olarak bu rüşvet çarkının içine girmiş durumdalar”

Fotoğraf: Reuters

Eski İçişleri Bakanı Sadettin Tantan, depremde yaşanan yıkımlar ve can kayıpları dolayısıyla sadece müteahhitlerin suçlu olmadığını, en büyük suçlunun siyaset olduğunu söyledi.

Tantan, İzmir'de yaşanan depremin ardından Cumhuriyet için bir yazı kaleme aldı.

Eski bakan, iktidar ve muhalefetten siyasetçilerin afetin yaşandığı bölgelere “koşarak gittiğini” söylerken şu eleştirilerini dile getirdi:

Peki, neden? O kişilere sormak lazım: Sizin uzman niteliğinde bir sıfatınız mı var? Enkazdaki beton parçalarını bölebilen makineleri kullanmayı mı biliyorsunuz? Yaptığınız sadece o bölgeyi kalabalıklaştırmak. Bir bakanın kendini sırf orada çalışıyormuş gibi göstermeye çalışması son derece yanlış. Bu tip doğal afetlerde kamu görevlileri, AFAD’ın, belediyelerin eğitimli gönüllü sivil çalışma ekipleri, polis ve itfaiye dışında o bölgeye hiç kimsenin girmemesi gerekiyor. Bir bakanın orada fotoğraf vermesi kabul edilir bir şey değil. Sizin orada yapabileceğiniz bir şey yok. Yardım edilecekse maddi ve malzeme yardımı yapılır.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

“Siyasetçiler ders çıkarmalı”

“Türkiye’nin açık bir şekilde, Edirne’den Kars ve Hakkâri’ye kadar bütün altyapılarını geliştirmesi gerekiyor” diyen Tantan, siyasetçilerin geçmişte yaşanan afetlerden ders çıkarması gerektiğinin altını çizdi.

“Çalışmalar arşivde kaldı”

1999’da yaşanan depremin ardından bilimsel çalışmalar yaptırdıklarını aktaran Tantan, “Ama maalesef ki o çalışmaların bir kısmı arşivde kaldı. Güçlendirme çalışmalarını sadece maddi durumu iyi olanlar yapabildi. İktidarlar her daim rantı düşündükleri için beton diken projeler öncelikli oldu” dedi.

“Rant çarkı”

Japonya ve Türkiye’deki depremleri kıyaslayan Tantan, şöyle yazdı:

Deprem kuşağında olan iki ülke, Türkiye ile Japonya’ya bakın. Japonya’da, Türkiye’den daha çok ve daha kuvvetli depremler olmasına rağmen ölen insan sayısı yok denecek kadar azdır. 1999 depreminden sonra Özel Yapı Denetim firmaları da kuruldu. Ancak günümüzde müteahhitler bile bu firmalardan rahatsız. Çünkü bugün Türkiye’nin en temel sorunu olduğu gibi bu firmaların işleyişi de tamamen rant çarkı ile dönüyor. Bu durum devletin tedbirsizliği, dikkatsizliği ve denetimsizliğinden kaynaklanıyor. Belediyelerde adam kayırarak plansız işler yapılıyor, yapanlara da göz yumuluyor. Mimarlar, inşaat mühendisleri, statikçiler ve üniversiteler kaliteden ve bilgiden yoksun olarak bu rüşvet çarkının içine girmiş durumdalar. Ruhsat ve iskân denetimleri dahi sadece rüşvet için yapılıyor.

“En büyük suç siyasetin”

Tantan, yazısını şöyle sonlandırdı:

Şimdi soruyorum: depremde ölen insanların katili kim ve kimler hesap vermeli? Sadece müteahhitleri yargılayarak kurtulamazsınız. En büyük suç; siyasetindir, siyasetin ta kendisinin.

 

Cumhuriyet, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU